2008, salı akşamı, Sisli hava, adeta pusu havası...
Ali, bugün iyi iş yapmıştı elindeki malzemelerin yarısını satmıştı bir günde, e tabi haliyle havada bozuk, bu saatten sonrada kimse gelmeyeceği gibi kepenkleri 2 saat öncesinden indirip, evine doğru yola çıktı, 3 sokak aşağıdaydı evi yürüme mesafesi, diye eski 80'lerden kalma Mercedesini kapının önünden oynatmıyordu. Tam evinin önünde kapıya anahtarı sokup çevirdiğinde, birden anahtarı bırakıp eli silahına gitti;
Bir terslik vardı, anahtar çok rahat çevrilmişti, oysaki ali bilerek kilit sistemini bozup anahtarı ikinci kilit kısmını açmak için çevirmek istediğinde biraz zorlaması gerekiyordu. Ama 3 kademede de kolayca çevrilmişti. Kapıyla kurcalanmıştı belli. Alinin evine ne olursa olsun kapıdan başka bir yerden girilemezdi, ön giriş tarafında kapıdan başka bir şey yoktu. Arka tarafı ise 3 kat yüksek ana caddeye bakıyordu. Pencereye tırmanmak için örümcek adam falan olmak lazımdı ;) . Yavaş bir şekilde silahını ateşe hazırlayarak evin içinde doğru girdi. Salondan bir ses geldi o sırada, tam içeri doğru yaklaştı...ÇIT sesi, Karanlıkta ateşin, hafif eşgali belirtmesiyle, silahını beline geri taktı. Bu Ahmet amcasından başkası olamazdı ;)
Ali- Sen miydin şef ? Sigaranı yakmasan, bizi komutanını öldürmekten vatan hainliği ile yargılayacaklardı, Ucuz yırttım, hahahaha.
Şef- Hâlâ çömezler gibi pat diye dalıyorsun içeriye, dua ette bir dahakine gelen kişi, seni benim kadar tanımasın ;)
Ali- Neden geldin, seni daha geç bekliyordum ?
Şef- Burada işin çok fazla uzadı, kulağıma bir takım havadisler geldi, Bu sıralar kendini fazla belli ediyorsun. Amerikalılara olan karşıtlığın tüm Kerkük esnafı tarafından konuşuluyor. Elde ettiğimiz bilgiler, Amerikalıların çarkına çomak sokmamız için yeterli. Burada ki görevin artık bitti, daha da fazla uzarsa, deşifre olabilme riskin var. Yarın sabah dükkanı bizim çocuklardan biri açıcak. Yanında malzeme süsü verilmiş şekilde, yanmış gerilla cesedi dükkana koyulcak, o arada Arkadaşımız dükkandan çıkıp ardından da dükkanın kundaklanacak. Yerel ırak polislerinin de, esnafın da tek bileceği neden Amerikan karşıtlığın olucak.
Ali- Peki dükkana girerken görünen o "arkadaş" çıkarken kimse tarafından görünmezmi şef ! ;D
Şef- Haddini aşma Turanoğlu ! ;) göreve başlarken, yuvanın deposundan kaybolan 2 Hilti, bir kürek, 50 çuvalı dükkanında satmak için almadın her halde ? (gizli geçit)
Ali- Hahahaha yaşlısın falan ama, hâlâ binbaşılık zamanlarındaki, zehir, soğuk, acımasız, komutan olarak gözümün önüne geliyorsun.
Şef- Unutma Turanoğlu, yaşlıyız ama kurduz nihayetinde. ;)
Ali- Gerçek ismimle seslenilmeyeli uzun zaman oldu şef! Sahi bütün bunlar ne için ? Yeni görevim ne ?
Şef- Artık, benimlesin. Sahaya aktif istihbaratçı olarak katılacaksın. Bundan sonraki görevinde ki tek farklılık; muhbir olarak değil, savaşçı olarak devam edeceksin, Tümgeneral Dereck Phillson'a suikast ekibinin komutanı olarak görev alacaksın.
Ali- Demek yıllardır beklediğim o gün geldi ha şef ?
Şef- Geldi, Mete. O gün benimle beraber 10 askerimin başına geçirilen çuvalın bedelini ödetme vakti geldi.
Ali- O gün yemin ettim şef ! Bugün için yemin ettim !
Şef- Vakit geldi aslanım, bundan öncesi ve sonrası, yaptığımız herşey şanlı bayrak, şanlı tük milleti için.
Ali- Allah aşkına bu sefer sadece kod ismimi kullanayım şef, Libyalı Arap tüccar olmaktan, Kerküklü esnaflarla iç içe olmaktan asimile oldum ;)
Şef- Merak etme, komuta altındaki yiğitlerin, seni Ali Ersever olarak bilecek.
Ali, Ahmet Amcasıyla uzun uzun hem hasret giderdi, hem de yeni görevi hakkında konuştu. Yeni bir başlangıç için hazırdı Ali. O Kara gün, 11 silah arkadaşı ile beraber ihanete uğradığı, kumpasa düştüğü gün, Mete Cem olarak Ettiği intikam yeminini, Ali Ersever olarak gerçekleştirmek için, Amacına ulaşmak için son yola adım atış günüydü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teşkilat-ı Bozqurd
Fiksi SejarahSilahşorun, Kuşcubaşı Eşref'ten bu yana gelen Vatan-î Fedaî'nin intikam yemini.