CENNET'E BUYRUN!

103 3 61
                                    

Yeni bir bölümden hepinize selamlar☺️💗

Nasılsınızz? umarım iyisinizdir🤗

Hepinize iyi okumalarr!😖👍

---

...

Portaldan aniden geçmemiz bir süre sarhoşluk etkisi bırakmıştı. Gözlerim hızla açıp kapadım. Yavaştan kendime geliyordum.

Kolumda bir ağırlık hissettim o tarafa bakınca vaggie'nin başı döndüğü için kolumu sıkıca tuttuğunu fark ettim.

Kendine gelince hemen geri çekildi. Omuz silktim.

Etrafıma bakındım.

Hay lanet olsun! Cennet'in girişindeydik.

Normalde Cennet'ten izin almak zordur hatta imkansızdır ancak izin vereleri tutmuştu. Chairle'ye baktım, onun da beni getiresi tutmuştu.

BEN HİÇ GÜNYÜZÜ GÖREMEYECEK MİYİM, ARKADAŞ!

Derin bir nefes verdim. Tam o sırada kapıdaki giriş görevlisi ortaya çıktı. Maalesef ki onu çok iyi tanıyordum.

Beni görünce bir an dona kaldı. Ona ters bir bakış attım. Hemen kendini toparladı ve "Buyrun, isminizi alayım?" dedi soru sorarcasına bir tavırla.

Chairle, "Chairle Morningstar, efendim." dedi. Ancak ismi listede bulamadı ve tekrar sordu.

Tam o sırada yukarıdan tüylerimi diken diken eden bir ses, "Onlar misafirlerimiz, bırak içeri girsinler." Ben yüzümü saklamaya çalışıyordum ancak bunun sonradan kendime yakıştıramadım ve dimdik ona baktım.

Yanında... Emily vardı. Emily beni görmesiyle yüzündeki gülümseme silindi. K@lleş Emily.

Sera'da da aynı şey oldu.

Ortamda rahatsız edici bir sessizlik oldu. Chairle ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Vaggie tahmin edebilyordu büyük ihtimal zaten o da bir melekti, eskiden.

Sera boğazını temizledi ve hiç bir şey olmamış gibi devam etti. Klasik hoşgeldiniz konuşması yapıyordu. Ben o sırada Emily'ye ölümcül bakışlar atıyordum. O da mahcup bir ifadeyle bana bakıyordu.

Sonra yine benim için oldukça klasik Cennet'e Hoşgeldiniz konulu bir şarkı söylediler. Klasikti.

Etrafı gezdirdiler. Klasik.

Bunlar zaten daha önce benim Cennete yeni gelmiş ruhlara yaptığım bir şeydi. Biraz hüzünlendim.

Bizi 3 kişilik bir odaya bırakıp çıktılar.

Chairle, oldukça mutlu bir şekilde yaptığı planları Vaggie ve bana anlatıyordu.

Charlie, "... Ve sonra Hayvanat bahçesine gideceğiz!" dedi. "Aha! Saat yaklaşıyor onu Bekletmeyeyim. Siz ikiniz burada mı kalacaksınız? Katılmak istemez misiniz?" Diyerek ikimize baktı.

Vaggie ile birlikte kalmak istemiyordum ama onları görmekten iyidir diye düşündüm. "Hayır, sana iyi eğlenceler Charlie." dedim. Vaggie'de bana katıldı.

Kafasını hızla salladı ve kapıdan dışarı çıktı.

Vaggie ile odada tek kalmıştık. Ona baktım o da bana, ikimizde omuz silktik. Tam o sırada kapı tekmelenerek açıldı.

Yerimde irkilmiştim. Vaggie ise dövüş pozisyonuna geçmişti.

"NABER S#RT#KLER!"

NE A-LA-KA!? Aslında rahat bırakmayacağını biliyordum ama bu kadar hızlı mı cidden.

HAZBİN HOTEL 𖤐 Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin