Selam canlarım💗
Nabersiniz, napıyonuzz?
Umarım tatiliniz güzel geçiyordur :)
ve evet yeni bölüm sizlerle...
keyifli okumalar✨
Bölüm müziği: Hell's Greatest Dad
---
"Biraz daha yukarıya çek!"
Herkes telaşla etrafta son hazırlıkları tamamlamak için koşturuyordu.
"Öf, yapıyorum işte!" Ben ise vaggie ile birlikte "HOŞGELDİN BABA!" yazan bir afişi asıyorduk. pardon asmaya çalışıyorduk!
Kendisi yapamıyordu ama suçu bana atmaktan çekinmiyorum da!
Tanrım, güne daha ne kadar güzel başlayabilirdim ki zaten.
Sadece bu kadar da değildi. Sabahın köründe odamı basması yetmiyormuş gibi bir de benle didişiyordu.
Afişi tam asmıştık ki Chairle aşağıdan biraz sola diye bağırdı. Onun dediğini yaptık ve posteri biraz daha sola kaydırdık.
Aşağı indim ve diğerleri ile birlikte son dokunuşları da yaptık.
Her şey tastamamdı!
Derin bir oh çektim. O sırada yanıma Angel geldi. Dünden beri aramız iyiydi.
"Naber, bebek?" diye sordu alaycı bir şekilde. Gözleri benle Vaggie arasında mekik dokuyordu.
"Mükemmelim." dedim bıkkın bir şekilde, kıkırdadı. "Belli oluyor." dedi gülmelerinin arasından ve bar tarafına doğru gitti.
Bir süre daha dinlendikten sonra Chairle'nin babası geleceği için hazırlanmaya odama çıktım.
Açıkçası biraz gergindim. Cennette kötü bir unvana sahipti. İlk düşmüş melekti...
Açıkçası benim de pekbr farkım yoktu. Kendi kendime güldüm. Genellikle acılarımı şakaya vurmayı severdim.
Odama girdim ve giysi dolabına yöneldim.
Resmi bir şeyler giymeliydim ancak kedi tarzımla.
Üstümdekileri çıkardım ve sonra dolaptan siyah bir kot pantolon üzerine bir gömlek giydim. Gömleğin uçlarını kotun içine soktum.
Saçlarımı açık bıraktım ve kemikli parmaklarıma bir kaç yüzük geçirdim. Hafif bir makyaz yaparak tamamladım.
Ayaklarıma bir çift siyah çizme geçirdim.
Aynanın önüne geçtim ve kendimi bir süzdüm. Modadan pek anlamıyordum ama genellikle böyle giyindiğim için hoşuma gidiyordu.
Aşağı indim herkes ana salona toplanıyordu. Etrafı bir süzdüm, bir kişi hariç... Alastor ortalıklarda yoktu.
Çok umursamadım, her yerden çıkabilirdi o manyak.
Hızlıca merdivenler aşağıya indim. Chairle oldukça gergindi. Bende öyleydim.
Tam o sırada kapı tıklatıldı...
Herkes sessizliğe gömülü verdi. Chairle hızlıca kapının önüne gitti ve derin bir soluk aldı. En sonu da kapını kolunu kavradı ve açtı.
İçeriye yaklaşık 1.54 boylarında aynı Chairle benzeyen bir adam girdi.
Küçük çaplı bir şok yaşadım. Geçmişte cenneti birbirine katmış ve şuanda da cehennemin kralı olan kişi bu muydu?
Cidden boyundan büyük işlere karışmıştı.
Kendi içimde yaptığım bu küçük çaplı espriye gülümsedim.
Lucifer içeriye "SELAM OR#SPULAR" diye giriş yaptı. Benim ilk gelişimde yaptığım girişimden daha fazla etki bıraktığı kesindi. Herkes ona garip garip bakıyordu.
Bende dahil.
Chairle ortam daha da garipleşmeden giriş yaptı. "Hoşgeldin baba!" dedi beceriksiz bir şekilde konuştu.
Lucifer az önce ne dediğini bir süre kendi içinde sorguladı. Sonra herkesten özür diledi.
Teker teker herkesi Chairle ona tanıttı.
Vaggie ile konuşurken ikisi oldukça garipti büyük ihtimal Lucifer onun ibr melek olduğunu anlamıştı.
Sonra bana doğru gelmeye başladılar aşırı gerilmiştim. Tam o sırada biri önüme geçti bu...
ALASTOR'DU!
Tanrım, şükürler olsun tam zamanında gelmişti. 40 yıl düşünsem aklımdan Alastor'u gördüğüme sevineceğim gelmezdi.
Lucifer, "Bu da kim?" diye sordu.
Chairle, "O benim ortağım baba!" dedi sevinçle. "Oteli kurmama çok yardımı dokundu." diye ekledi.
Alastor gururla gülümsedi. Zaten 7/24 gülümsüyordu orası ayrı...
Alastor ve Lucifer'ın arasında elle tutulur bir gerginlik vardı.
Tartışmaya başladılar...
(Buraları yazmayı üşendim zaten biliyorsunuz burada ki replikleri. ^^)
ve sonra...
Şarkı söylemeye başladılar?
Sanırım burada çoğunlukla işler şarkı ile çözülüyordu.
Herkez pür dikkat ne olacağını izliyordu.
Ben ise Lucifer için hazırladığımız büfeden bir kadeh şarap alıp izlemeye devam ettim.
Tam birbirlerine girecekken, Chairle ikisinin arasına girerek onları ayırdı.
Chairle ikisini de çocuklarmış gibi azarlamaya başladı. Tüm ahlaki kuralları baştan sona saymaya başlayınca kahkaha attım. Bir kaç kişide benimle gülmüştü.
İki tarafta biraz sakinleşince Lucifer ceketinin cebinden bir zarf çıkardı.
ve zarfın üzerinde...
Cennetin damgası vardı!?
Tüylerim diken diken olmuştu. Zarfı Chairle'ye uzattı ve "İstediğin gibi cennetle konuştum ve onay verildi." dedi isteksiz bir sesle.
Ne onayı?
Chairle heyecanla zarfı açtı ve çığlık attı ama sanırım bu bir mutluluk çığlığıydı.
Herkes ne olduğunu merak ediyordu. Bende dahil.
Charlie bize doğru döndü ve gülümseyerek," Babamdan cennet ile görüşme yapabilmek için izin alıp alamayacağını sormuştum ve.." Elindeki zarfı havada sağa sola salladı. "ONAY VERİLMİŞ!" dedi.
Biraz şoka uğramıştım ama sonra kendimi toparladım.
Chairle "Ve Burda yazdığına göre yanımda 2 kişi götürebiliyorum!" dedi.
"Öncelikle Vaggie canım senin benle gelmeni çok isterim.." Vaggie itaraz edecek gibi oldu ancak bir şey demedi.
"Ve y/n senin de gelmeni çok isterim!" dedi.
Gözlerim irileşti. Ona "BEN NE ALAKA?!" bakışı atıyordum.
Ancak itaraz bile etmeme izin vermeden bir portal açıldı ve vaggie ile beni kendisiyle portaldan içeri itti.
Devam edecek...
---
Evet, bir bölüm sonuna daha geldik...
Açıkçası biraz kısa oldu ama yine de umuyorum ki beğenmişsinizdirr😖
Normalde Mimzy'yi de eklicektim ama sonradan vazgeçtim :')
Bir sonraki bölümde Cennet'te görüşürüzz👋😘