6 saat sonra
"Bu zamana kadar gelmemesi normal mi? " diye sordum Minho' ya
"Değil, en fazla 4 saat sürüyormuş totelde. 6 saat oldu. Hala getirmediler." dedi Minho
"Ş-şimdiye... k-kadar gelmeli-iydi... ama" hıçkırıklarının arasından zor konuştu jeongin.
"Bebeğim iç şu ilacını. Hadi, daha kötü olıyorsun yapma böyle. " dedi changbin.
"O-o ilaçları... i-içmek... istem-miyorum changbin. Lütfen, ilaç yüzünden uyumak istemiyorum. " içim bir kere daha acımıştı jeongin'in dedikleriyle.
"Mektupta 'benim yüzümden babasız büyüdün' demiş. Neyi kast etti? Benim annem ben 8. sınıftayken öldü. O hiç babamdan bassetmedi." diyip sadece hıçkırdı. Kafasını changbin'in göğüssüne gömdü.
"Lütfen ağlama bebişim, hadi iç şu zıkkımı. Sen de rahatla biz de rahatlayalım " dedi jisung. Jeongin ilacını kullandı.
"Uyur birazdan. Ne yapayım? Eve götüreyim mi? En azından evde daha rahat olur. " dedi changbin.
"Eve götürme, korkar." dedi felix. Haklıydı, korkardı o. Changbin jeongin'i tem hamlede kucağına aldı.
"Bir çözüm bulana kadar kucağımda kalacak o zaman. " dedi ve hafifçe sırıttı.
Bir an kapı hafifçe aralandı. Doktor yavaş adımlarla içeri girdi. O kadar mıtsuz görünüyotdu ki. Sedyede seungmin yatıyordu.
"Malesef hasta komaya girdi. Vücut kalbi kabul etti ama eski kalbin açtığı yaraları kapatmaya çalışıyor. Bakın, bu çocuğun vücudunda da oldukça fazla yara var. Bunun en belirgin örnegi yanık izi. Sanırsam bir kere de bıçaklanmış. Sol böbreği nin biraz altında bıçak yarası var. Yani anlatmak istediğim; bu yaraları iyileştirmeye çalışıyor. " dedi. Elinde kırmızı bir dosya vardı. Bana verdi. Seungmin'i biyolojik olarak kayıt altına almışlardı. Bu dosyada seungmin'in yaşadığı her şey biyolojik olarak burada yazıyordu.
"Bunu artık size vermeliyim. Bir kopyadı bizde duruyor ama sizin bunu incelemeniz gerekli. " dedi ve gitti.
"Komaya mı girdi? Hayır, hayır, hayır! Lütfen, bu bi rüya olsun! Seungmin, lütfen; uyan. Lütfen uyan, ben sensiz ne yapacağım? " mahvolmuştum. Herkesin gözleri dolup taşmıştı. Minho bile ağlıyordu.
"Şimdi kim bize masal anlatcak abi? Kim bizim ile evcilik oynayıp, saçma sapan videolar çekecek? Abi, hayatta ki tek kan bağımız olan sensin. Sensiz olmaz. Abi bizi bırakıyor musun? Bırakma lütfen. Kalk hadi evimize gidelim. Çizgi film izleyip, evcilik oynayalım. Lütfen kalk. " jennie böyle ağlarken jisoo nasıl dayanıyordu?
"Bitti mi seungmin? Bu kadar mıydı? Yapma bizi bırakıp gidemezsin.Yapamazsın, yapamazdın... " dedi felix. Kırmızı dosyanın ilk sayfasını açtım. Soy ağacını çizmişler di.
"Siktir, ne?! " yanlışlıkla mırıldanmamla herkes bana döndü. Gözlerine inanamıyordum. Bu doğru olamazdı.
"Changbin, jeongin'i uyandırmalısın. " dedim. Herkes meraklı gözlerle bakıyordu bana.
"Jeongin ile seungmin kardeş mi?" dediğimde herkes şok olmuştu. Minho ise derin bir iç çekti.
"Bir gün öğrenilecekti. Yapacak bir şey yok... " dedi.
"Bir şey mi biliyorsun Minho hyung? " dedi hyunjin.
"Jeongin, seungmin'in gayri meşru kardeşi. Babasının evlilik dışı doğan çocuğu. Sikeyim her şey üst üste geliyor! O yüzden mektupta öyle yazmış. O yüzden onlar kardeş gibi yakınmış. O yüzden jeongin'in soy ismi Yang... " jeton düşmüştü. Her şey şu yüzeyine çıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Born From Death
RandomHer şey seungmin'in merdivenlerden düşmesiyle başladı. Chan bu çocuğu hayatında ilk defa tanıyordu ama seungmin onu daha önce çok görmüştü. Chan ilk gördüğünde aşık olmuş hayatını bu ölmekte olan bu çocuğa bağlamıştı. Zaman zaman gerçekler su üstüne...