Lavabodan çıktıktan sonra Akutagawa'nın gittiğini fark etmiştim. İçimden küfrettim. Çok kaba davranmıştım ve onu hiç dinlememiştim bile. Belki de cidden bir suçu yoktu.
Düşündükçe aklımı yitiriyordum. Polisler ararken nereye gitmiş olabilirdi ki? Ayrıca gerçekten dinlemeden hüküm vermiştim. Akutagawa'nın o kadar parası yoktu. O para bulduğu anda dükkanıma gelip çiçek alacak kadar savurgandı. Belki de dünya kadar borcu vardı buna rağmen dükkanımın aktif saatlerini bilmediğinden dükkanıma kimse gelmiyor zannediyordu ve kazandığı parayı da bana yatırıyordu. Biraz utanmaya başlamıştım. Parası olmadığı halde böyle bir suça giriştiğini düşünmüştüm.
Bir süre sonra televizyon izlerken telefonum çaldı.
"Efendim Kunikida"
"Neden görüldü attın? Bak cidden o çocuğu savunma bana. Yakalama kararı öyle çıkartılmaz. Demek ki gerçekten bir şey var yakalama kararı çıkartmışlar... Sen beni dinliyor musun?"
Silkelendim ve anlamsız bir ifade ile televizyona bakıyordum.
"Kunikida ben görüldü atmadım ki mesajlarını bile okumadım."
O bana hayat dersi vermeye devam ederken Kunikida'nın attığı mesajlara ve saatine baktım. O sıra anladım. O mesajları okuyan Akutagawaydı.
"Kunikida ben seni sonra ararım."
Karşı tarafın cevabını bile duymadan telefonu kapattım ve sohbete tekrar tekrar baktım. Ne kadarını okumuştu? Ondan iğrendiğim mesajları okudu mu? Gerçekten bir yanlış anlaşılma olmalıydı. Başta idrak edemedim ama şu an yeni yeni fark ediyordum çünkü Akutagawa cidden 5 parasız gezen birisiydi kaldı ki genelevi nasıl kuracaktı? Diğer iç sesim kendimi haklı çıkartmak için ona suç yüklüyordu ama ciddi anlamda suçun benden kaynaklandığını fark ettim.
Sokağa çıktığımda esnaflara dazai'nin evini sordum ve daha ilginç bir şey Dazai'nin de Akutagawa gibi beş parasız birisi olduğunu ve Chuuya'nın evinde kaldığını öğrendim. Chuuya'nın telefonunu geçen karakol olayında aldığımdan şanslıydım ve eve dönüp onu aradım. Bir kaç kere çaldıktan sonra telefonu Chuuya açtı.
"Atsushi? Gene Akutagawa ile ilgili bir olay mı? Gerçekten daha ilgilenemeyeceğim. Bu sabah Dazai onun başını belaya sokmuş zaten."
İşler biraz daha oturuyordu ve ağzından laf alabilmek için bilmiyormuş ayağına yattım.
"Neden ki? Akutagawa da Dazai'yi aradığını söyledi."
Bir içini çekti.
"Dazai de bu sabah evden çıktı. Akutagawa'dan saklanıyor. İkisi de olayı doğru düzgün anlatmadı açıkçası ama Dazai evden çıkarken Aku'dan özür dile benim yerime dedi."
"Akutagawa'ya genelev işletiyor diyerekten yoktan yere ihbar etmiş sanırım ama neden böyle bir şey yaptı anlamadım. Chuuya acaba Dazai ile Akutagawa arasında bir şey mi oldu?"
Chuuya sürekli içini çekiyordu ve sanki anlatmaktan rahatsızdı.
"Atsushi Dazai düzgün düşünemez. O kokain içen bağımlının teki."
Başımdan kaynar sular dökülmüştü. Kunikida sanırım haklı çıkmıştı. Akutagawa evet düzgün birisi değildi ama kokain içen birisinin yanında ne işi vardı?
"Akutagawa Dazai'nin yanında ne işi var? Bir Kokain içen kişinin yanında."
Chuuya duraksadı.
"Atsushi bilmiyor musun?"
İçimden bir ses merak etmemeliyim diyordu.
"Neyi bilmiyor muyum?"
"Akutagawa onun torbacısı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
otçuluk da zor iş abi-Shin Soukoku
FanfictionSokak kenarında ot satan akutagawa, sokağa yeni açılmış çiçekçi dükkanının sahibi atsushi ile tanışır.