thirty nine: chasing that feeling

46 6 12
                                    

yeonjun ve soobin, bir aylık hastane süreçlerinin ardından tekrar evlerine gelmişlerdi. yeonjun'un sık sık ağrıları oluyordu, bebeklerinin sorunları oluyordu fakat bir ayın ardından tüm sorularına yanıt alarak, hangi durumda nasıl davranacaklarını bilerek dönmüşlerdi. tamamen olmasa da büyük bir yüzdeyle bu maceralarına hazır hissediyorlardı. baba olmaya alışmaya çalışıyorlardı.

"sen kollarına alınca hemen sessizleşiyor, anlaşılan ikimizin huzuru da senin kollarında." diyerek yeonjun'un alnından öpmüştü soobin. "alışamayacakmış gibi hissediyorum soobin, her şey hem çok güzel hem de çok korkunç geliyor." onu anladığını belirtecek şekilde başını salladı soobin ve sırtını okşadı eşinin. "biliyorum bebeğim, tüm bu olanlar o kadar alışılmışın dışında ki..." bebeğin uyuduğunu fark edince odalarına geçmişlerdi.

"o kadar küçük ki dokununca zarar verecekmişim gibi geliyor, incinmesinden çok korkuyorum." eşinin başını omzuna koydu soobin, hissettiği her şeyi hissediyordu. "o gerçek bir mucize yeonjun, hayata öylesine bağlı ki, bizden biri olduğunu düşünmüyorum." derin bir nefes alarak kendisini uykuya teslim etmişti yeonjun. şu an tek istediği dinlenmekti.

fakat küçücük bebeği buna pek izin vermiyordu. uykuya dalışının kısa bir süre ardından tekrar sızlanmaya başlamıştı hana. yeonjun öylesine yorulmuştu ki sesi duyamıyordu, soobin onu yatağa iyice yerleştirdikten sonra bebeğine bakmaya gitmişti hızla. "gel bakalım minik yaramaz, babayı uyandırmayalım dinlensin öyle değil mi?" hana, sanki dediklerini anlarmış gibi hemen susmuştu ve kendisini babasının onu koruduğuna emin olduğu kollarında uykuya bırakmıştı.

soobin onu kollarında sallarken onun dünyada gördüğü her şeyden çok daha farklı olduğunu düşünüyordu. herhangi bir bebek değildi, birçok açıdan. kendi çocuğu oluşu bu konuda ağır bassa da onun evrenler arasındaki kilit oluşu daha da ilginç kılıyordu bilinenleri. "çok özelsin minik bebeğim, her şeyden çok daha güzelsin." beşiğine bırakarak eşinin yanında uyumaya gitti.

tüm evrenlerin kilit noktası olduğunu doğmadan öğrenmişti hana.

"amcası yesin onu, şu güzelliğe bakın. resmen aynı ben ya." kai'nin böbürlenmesiyle beomgyu göz devirdi. "en çok bana benziyor, en çok da beni seviyor. öyle değil mi miniğim?" beomgyu'nun kendi kendine kıkırdamasıyla taehyun saçlarının üzerine öpücük bıraktı. "ben de işte hana'nın hayatındaki en yakışıklı adamım yani, başkası değil."

üçü de hana'ya dokunmaya çok korktuklarından uzaktan sevmişlerdi. hana bugün neşeli günündeydi, amcalarının geldiğini bildiğindendi belki de.

"sizin gibi iki çirkinden şu güzellik abidesi nasıl çıktı ben anlam veremiyorum." dedi beomgyu, burun kıvırarak önüne döndü. "sensin çirkin kurbağa suratlı." yeonjun'un sözlerine karşılık beomgyu ona ayıplarcasına bakmıştı. "baba olmuş adamsın, ağzından çıkan laflara bak."

onlar atışırken hana ise gülücükler saçarak onları izliyordu. kocaman gözleri, minik dudağı ve burnu, tombul yanakları, belli belirsiz kaşları ve kirpikleriyle herkesi mest etmişti. tabii bir de babasından aldığı minik gamzesiyle.

taehyun, minik bebeğe değişik yüz ifadeleri yapan kai'yi izleyerek "şirin ya, tek lokmalık resmen." dediğinde beomgyu başını sallamıştı. "hana gerçekten kai gibi." yeonjun, kai'yi de kendi oğlu gibi severken kai ondan zorla kaçmıştı. "kucağına alsana." dedi soobin, kai'ye dönerek. kai korkuyla reddetti. üçü de çekinmişti fakat yine de ilk atlayan beomgyu'ydu. "taehyun," dedi sesini incelterek. neredeyse ağlayacaktı.

"çok güzel kokuyor." başını salladı yeonjun. "altını kirletmedikçe gerçekten çok güzel kokuyor." soobin'in dediğine hepsi gülmüştü. beomgyu, hana'yı kollarında biraz daha tuttuktan sonra kai'ye vermişti. kai'nin onu reddetmeyeceğini biliyordu. "hyung, hyung." dedi heyecanla. "çok küçük! ya düşürürsem ya korkarsa ya beni sevmezs-" taehyun elini ağzına koyarak onu susturdu. "kai," dedi yeonjun cümleye başlayarak. "hana diğer bebekler gibi değil. hana her şeyi biliyor, yani sizi tanıyor." kai'nin daha çok endişelendiğini fark edince taehyun almıştı hana'yı kucağına.

"tüm evrenleri biliyor, onun özelliği evrenler arasında tek oluşu. sizinle bunları konuşmuştuk hatırlıyorsunuz değil mi? işte konu sandığımızdan daha derinmiş. doğum anındayken olası tüm evrenleri teker teker gördüm, bunun nedeni hana'nın tüm evrenlerde var olması. bana tüm evrenleri gösterdi. sizi de tanıyor ve hissediyor. ona zarar vermeyeceğinizi biliyor, eğer olur da yanlışlıkla bir zarar verecek olursanız bunun da önüne geçer." taehyun kollarındaki minik mucizeye baktı. o minik mucize adeta parıldıyordu gülümserken.

hepsi birlikte hana'yı yatağına tekrar bırakırken uyku saatini biliyormuş gibi yeonjun'un gözlerine bakarak uyumuştu. onun hislerini derinden hisseden babası da kapalı gözlerinin ardından gülümsemişti küçük kızına.

arkadaşlarını yolcu ederken beomgyu ve yeonjun bıkmadan didişme derdindeydi. "size pek güvenmiyorum, hele ki sana choi yeonjun. hana'ya bakmayı beceremediğinde gelir alırım haberin olsun." arkadaşının ne demek istediğini çok iyi bilen yeonjun, onun saçlarını karıştırmış "tabi, tabi, kesin öyle olur. ziyarete bekleriz." diyerek beomgyu'nun gözlerini devirmesine neden olmuştu.

"kalmayı teklif etmemelerine şaşırdım." dedi soobin kıkırdayarak. "her an yoldan geri dönebilirler." eşine onay vererek kucağında yatak odasına taşımıştı onu soobin. uzanmasına izin vermeden günlük masajını da yapmış, yorganını da üzerine çekerek eşinin dinlenmesini sağlamıştı. "bence bunların hepsi ikiciyi yapma aşamasına girmemiz için bir işaret." yeonjun'un cümlesine karşılık öksürerek boğazını temizledi soobin. "henüz erken." ikinci bir çocuğa sahip olmayacakları kesindi, tek istekleri beraber vakit geçirmekti ama bunun için de çok erkendi.

bedensel ve ruhsal olarak oldukça yorucu bir dönemden geçmişti yeonjun. henüz zamanının gelmediğini bilse de eşine vakit ayırmak istiyordu sadece. "beni bu kadar düşünüyorsan bebeğim, kendini yormamalısın." eşini alnından öptü soobin. "hem şöyle kollarıma uzansan bana hep huzur, zamanı gelince ilerisine bakarız." gülümsedi yeonjun. "seni seviyorum. tüm evrenlerde seninle olmak, tek gerçeğimin sen olduğunu bilmek öyle kıymetli ki. sadece birbirimiz için yaratılmışız, bunu bilmek beni güvende tutuyor. her seferinde sen tarafından sevilmek beni huzurlu hissettiriyor."

iki farklı ruh artık tek bir ruhtu, dudakları birleşirken ruhları daha sıkı sarılmıştı. ayrı bedenlerde olsalar da tek zihin ve tek ruhtu onlar, tek kalp taşıyorlardı.

soobin, yeonjun'un saçlarını okşarken yeonjun ise soobin'in boynuna yatmış öpüyordu. "kızımız olduğu düşüncesi çok ilginç geliyor hâlâ alışamıyorum." başını salladı soobin onaylarcasına. "seni çok seviyorum jun, hayatımın her anında bir tek sen ol istiyorum. her şeyim sadece seninle ilgili olsun ve ben sadece seninle olayım, bir de minicik kızımla. kaç yaşına gelecek olursa olsun her zaman miniciğimiz kalacak o bizim." eşinin tüm yüzüne öpücükler bıraktı yeonjun. "o kadar yoğun geçiyor ki son zamanlar seni öpmeyi özlemişim." gülümsedi soobin kendisini eşine teslim ederken.

"bayılıyorum şöyle üstüme uzanıp tüm yüzümü öpmene, beni de rahatlatıyor." soobin'in dediğine kahkaha attım yeonjun. "ben daha çok seviyorum ama." diyerek öpmeye devam etti. "huzur resmen."

gülüşmeleri ve öpücükleriyle geçmişti koca bir gece. birbirlerinin kollarında uyuyakalmıșlardı. çekirdek aileleri ve bu aileye dahil arkadaşlarıyla, onlar için hayat tamamdı artık.

çünkü hangi evren olursa olsun, sevdikleri oldukça tutunabilirdi insan bu hayata. birilerini sevmek hayatta kalmak için yeterdi, artık hayatta olmasan bile.

~

selamselaammm

wattynin kapanmasiyla birlikte
zaten dusuk olan okunma ve yorum iyice
dustu o kadar mutsuzum ki yb icin
ilham bile gelmiyor 900-1000 kelimenin
otesine gecemiyorum :(  yazmak
beni cok zorlamaya basladi ama bu fici
cok seviyorum sadece odaklanamiyorum
yazmaya AH COK KONUSTUM

iyi okumalar herkese
okudugunuz icin tesekkur ederim💗

kendinize iyi bakin ve kocaman
sarilin hosca kalinnn🩷🩷

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

the dead kingdom of love ||yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin