6"mutluluk"

133 17 4
                                    

Çok bekletmek istemedim sizi zaten iki aya beklettim bu gün doğum günüm canlarım 22/07/2010 aağağağğağ neyse uzatmayayım oy ve yorum lütfen

İyi okumalarrr

.
.
.

Jungkook'tan
Yatakta saatlerdir yaptığım gibi zıplıyor utançtan yastığımı dişliyordum. Kral Kim beni öpmüştü ve ben... Tanrım bende öpmüştüm.
Uzun uzun dakikalarca öpüştükten sonra utançtan daha fazla dayanamayıp odama kaçmıştım.

Hala aşırı heyecanlı hissediyordum ve kalbim çok hızlı atıyor du.

Yatakta biraz daha zıpladıktan sonra karnımın guruldaması ile kıkırdadım. Saatlerdir bir şeyler yemiyor dum ve açtım. Yataktan kalktım ve odadan çıktım, sarayın beş katı vardı; iki kat aşşağı iniyordu, en alt katta mahsen, onun bir üstünde erzak deposu vardı. Giriş katta büyük bir davet salonu, hol, mutfak, kraliyet ailesi için yemek odası ve işçiler için yemek odaları vardı.

İ

kinci katta ise sarayda yaşayan soyluların, kralın ve önemli kişilere hizmet eden cariyeler vardı. Üçüncü katta ise sarayın güvenliği için bir sürü silah odası ve Ordu'da yer alan önemli kişilerin kaldığı odalar vardı.

Ben ise ikinci katta kalıyordum.

Merdivenleri inip Hole vardığım zaman mutfağa gittim, aşçılar bir şeyler hazırlamış mı bakacaktım eğer mutfak kalabalıksa biraz yardım eder ve işlerini kolaylaştırır dım. Mutfağa girdiğim de ortalık çok karışık olmasa da bir kargaşa hakimdi. Bir kadın kolumdan tuttu ve beni kapının eşiğine kadar sürüklediğin de şaşkınlıkla ağzım aralandı.

"Kimsin sen?" Diye biraz hiddetle çıkıştığın da tamamen ona döndüm. "Ben Jungkook Kral Kim'in cariyesiyim, yardım etmek için geldim. Siz kimsiniz?" Uzun bir süre konuştuktan sonra soluklan dım kadının yüzü biraz yumuşasada beni süzmeye devam etti.

"Yemek hazır sadece biraz etraf karışık o kadar yemek odasına git görevli cariyeler getiricekler"
Dedi ve mutfağa geri girdi. Bu tavrına biraz şaşırıp sinirlensemde çok fazla üstelemedim.
Yemek odasına hızla adımlarken bir kadın bana çarptığında durdum.

"Özür dilerim çok özür dilerim benim hatam." Hızlı hızlı konuştuğunda elimi omzuna attım ve "iyi misin?" Diye sordum. Bana baktı ve kafasını salladı. "İyiyim teşekkür ederim, yemek odası nerede biliyor musunuz?"

Başımı aşağı yukarı salladım ve gülümsedim.      "Bende oraya gidiyorum benle gel hadi".

***
Kocaman salonda yerdeki minderlere birlikte oturduk. "Senin adın neydi bu arada". Diye sordum, gülümsedi ve cevapladı. "Yu-jin ben, siz peki?".

Bende ona aynı şekilde gülümsedikten konuştum "Jungkook ben". Yu-jin gözlerini büyüttü ve ağzındaki suyu birazcık püskürttü.
Şaşkın bir şekilde ona baktım. "Gerçekten mi Kral Kim'in özel cariyesimisiniz?"

Kafamı aşağı-yukarı salladım. "Tanıştığıma çok memnun oldum bütün saray sizin hakkınızda konuşuyordu çok merak ediyordum kim bu diye"

"Ne diyorlardı ki?"

"Yoon-hyun ile tartışmışsınız kral onu azarlayıp seninke birlikte oradan ayrılmış."

"Şey o bana iftira attı o yüzden savundu kral beni."

Peki gerçekten haklı olduğu için mi savunmuştu kral onu yoksa başka bir şey içinmi.

***
Odama gelmiş ve etrafı topluyordum normalde her oda için görevli vardı ama ben istememiştim odama girilmesi hoşuma gitmez di. Kirli kıyafetlerimi ayırdım ve sepete attım. Duşa gireceğim için temiz kıyafetlerimi yatağımın üstüne katlayarak koydum ve yatak odamın içindeki banyoya girip soyundum. Suyu açtım ve geniş küvetin dolmasını bekledim. Yarısına kadar dolduktan sonra suyu kapattım ve suyun içine etrafa su sıçratmamaya özen göstererek girdim.

Vücuduma biraz su tuttuktan sonra vanilya özlü şampuanımı  aldım ve güzelce yıkandım.

Küvetten çıktım ve duvarda asılı duran bornozu üzerime giyindim her yerimi kurularken bir yandan da şarkı mırıldanıyordum.

"Sesin çok güzelmiş" odanın içinde duyduğum ses ile irkildim ve kafamı kaldırıp kim olduğunu baktım.

Kral Kim...

"K-kralım neden geldiniz bir sorun mu var"

Telaşla konuşmuştu neredeyse üzerindeki bornoz olmasa çırıl çıplak bir şekilde kralın karşısında olacaktı ve bu onu nedense hem heyecan landırmış hemde utandırmıştı.

Kral rahat bir şekilde yatakta oturmuş kendi bedenini süzer ken sertçe yutkundu öyle ki sesi odada net bir şekilde duyulmuştu.

"Ormanda biraz ok atmak için çıkmıştım, geldiğimde seni aradım ama bulamadım bende odana geldim. Üstünü giyin seninle bir yere gidicez güzelim"

Kafasını aşağı yukarı sallamış ve yatağın üstündeki kıyafetlerini almak için istemeden kıral'a biraz daha yaklaşmıştı. Kıyafetlerine eğildiğinde beline yerleşen el ile şaşırmıştı. Daha şaşkınlığını üzerinden atamadan kralın onu kucağına yan bir şekilde oturtması ile alt dudağını ısırmıştı. Dudağının üstüne sert bir şekilde kapanan dudaklar ile ufak bir şekilde gülümsemiş ardından karşılık olarak oda dudaklarını öne doğru büzmüştü.

Kralın dudaklarının gerilmesi ve ufak bir kıkırtı salması sonucu yanakları kızarmıştı. Ne yani öpüşmeyi bilmiyorsa bu onun suçu değildi ki!
Ayrıca komik değildi kralın dudaklarından ayrılmış ve ona bakmıştı hem onu öpüyor hemde öpüşmeyi bilmediği için gülüyordu!

"Çok tatlısın güzelim seni şuan şurada yemek istiyorum ama olmaz üstünü giyin ve ön bahçeye in seni bekleyeceğim"

.
.
.

Bölüm sonu nasıldı ve sizce Tae jungoya ne yapacak yada ne gösterecek

Neyse oy ve yorum istiyorum oy vermeseniz bile yorum yepın yoksa civciv ölür🐤🔪

memory of the king TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin