[2] Öyle Dertli

0 0 0
                                    

 Terasa çıktığımda rüzgarlı hava saçlarımı savururken burada yalnız olmadığımı duyduğum şarkı sözlerinden anlamıştım. ''Kanar gibi, yaramı dağlarım/Yanar içim, yine de saklarım'' Duyduğum huzurlu sesin sahibini görmek için saçlarımı gözümün önünden çektim. ''Koşar gibi, ölüme atlarım/Ezip geçer, yine de kalkarım'' karşımda kendini terasın demirlerine dayamış olan kişinin kendini aşağı atacakmış gibi bi hali vardı ''Yetmez gücün, bi' bana yetmez/Sözün geçmez, gücün yetmez'' şarkıyı biraz daha söylemesine izin verdim ''Öyle dertli dertli bakma, gören olmaz, gören olmaz/Kalbinden söyler ama, duyan olmaz, duyan olmaz'' O kadar güzel söylüyordu ki... Eğer Ölümün bir sesi olsaydı buna benzerdi diye düşünmeden edemedim. Yıllar sonra belki de ilk defa gözlerim dolmuştu. Neden bi anda midem bulanmaya başlamıştı, şarkıyı bu kadar derin kılan kederin sebebi neydi? Sesin sahibine doğru bi adım attım. O kadar dalgın söylüyordu ki beni fark etmemişti. Bi an onu rahatsız etmeyip gitmek istesem de şarkının sözleri benim de dilimin ucundan dökülüverdi.

''Kaçar gibi, geriye bakmadım/Akıp gider içime gözyaşım''

Kafasını korkuyla bana doğru çevirdi. Hayatımda daha önce hiç yaşamadığım hisler bedenimi ele geçirmişti. Endişeli bakışlarına karşılık vermeyip umursamadan şarkıya devam ettim ''Yetmez gücün, bir bana yetmez/Sözün geçmez, gücün yetmez'' zararsız olduğumu anlayınca kahve göz bebeklerine tekrar yorgunluk çöktü, göz altlarından gece uyumadığı belliydi. Saçları dağınık gözleri k yakışıklı bir çocuktu.  Saçma bir tebessümle şarkıya devam etmesini istedim. Derin bir iç çekip aynı büyüleyici sesiyle devam etti ve ben de ona eşlik ettim.

''Öyle dertli dertli bakma, gören olmaz, gören olmaz

Kalbinden söyler ama, duyan olmaz, duyan olmaz

Öyle dertli dertli bakma, gören olmaz, gören olmaz

Kalbinden söyler ama, duyan olmaz, duyan olmaz''

Şarkı bitince tekrar göz göze geldik. Şimdi daha sıkı tutuyordu terasın demirlerini. Yüz ifadesinden huzursuz olduğu belliydi. Ona eşlik ettiğim için pişman olmalı mıydım? Sanırım uzun zaman sonra ilk defa bu kadar güzel hissetmiştim, sanırım...  Birkaç adım atmak istedim ama korkuluğu daha sıkı kavramasından bunu istemediği belliydi. Ne yapacağımı bilmiyordum. Bende aklımdan geçen ilk kelimeyi söyledim ''Atla'' duyduğu kelime karşısında şaşkınlıkla bana baktı ''durdurmayacak mısın?'' kafamı iki yana salladım ''ne fark eder ki? Hepimiz ölecek yaştayız'' söylediğim son cümleyi düşündüm. Şuan o kadar anlamlıydı ki. Bir saat sonra ölecek insanları yaşları, isimleri, hayatları olayın büyüklüğü karşısında önemsenmeyecekti bile. o yüzden şuan ona yalanlar söylememin anlamı yoktu. Demirlerdeki elinin birini indirdi ''Kimsin?'' dediğinde gözlerinin daha yumuşak baktığını fark ettim. ''Miray Karaca'' gülümsedi ''Teşekkür ederim'' Gereksiz samimiyet kurmak görevdeyken yasaktı. Evet, bu doğru ama ilk defa bu kadar değişik hissediyordum. ''Neyi bekliyorsun?''  dediğimde bakışlarını saat kulesine çevirdi ''saatin 12 olmasını'' Bombayı patlatmam gereken saat...  ''sana eşlik edebilir miyim?'' dediğimde bakışlarını yeniden endişe kapladı. Bilmem kaç kere beni süzdükten sonra ''Sende mi atlamak için geldin?'' dedi. Yalan söyledim ''evet''  başıyla onayladıktan sonra dikkatli adımlarla yanına geçtim. Birkaç dakikalık sessizliğin ardından ''sesin çok güzel'' diyebilmiştim. Bana baktı ''içimden geldi'' konu açmaya çalışıyordum ''Duman'ın başka sevdiğin şarkısı var mı'' başını salladı ''küçükken en sevdiğim şarkıcıydı''  Duman'dan bahsederken huzurlu olduğunu gözlerinin dolduğu halde gülümsemesinden anlamıştım ''Neden 'öyle Dertli' peki''

 ''Annemle beraber söylerdik''

Bu sefer sözcükleri zorla çıkartmıştı ağzından. Aya doğru baktı ''Ellerimde öldü'' daha önce kimsenin acısına ortak olmamıştım. ''Ben, annemi hiç görmedim'' dediğimde şaşkınlıkla ''yokluğunu en çok ne zaman hissettin?'' derin bir iç çektim ''hissetmedim ki, olmayan bir şeyin yokluğunu hissetmem'' başını salladı ''Ben galiba bugün hissettim'' 

Saat 11.51

''senden bir şey isteyebilir miyim?''

''Tabi''

''Benimle dans eder misin?''

...

Ölüm DansıWhere stories live. Discover now