Zehra ve Hande'yi aynı anda sahada izlemeyi özlemişim gaza geldiler Dominik'i blok manyağı yaptılar. Günlük HanZeh dozumuzu da aldık maçta ama İtalya bizi bitirdi daha doğrusu Santarelli bitirdi diyebiliriz.
İyi okumalarrr
___
Flashback
"Ağlama niye ağlıyorsun"
Zehra işten dönmüş ve eve geldiğinde Hande kapıyı açar açmaz ona sarılmış ve ağlamaya başlamıştı.
Ağlaması durduğunda konuşmaya başladı.
"Dolmuşum sadece ağlamaya ihtiyacım vardı."
Hande Zehra'nın yalan söylediğini biliyordu ama üstüne gitmek istemediği için sorgulamadı.
"Peki, o zaman senin tatlılığın kadar tatlı bir tatlı ister misin?" (burası biraz garip oldu sanki)
"Hmmm ne kadar tatlıymış bana anlatabilir misin?"
"Şeker komasına sokacak kadar , yada beni öldürecek kadar desem"
"O zaman ben biraz senden uzak durayım dayanamaz yersin falan ölmeni istemem yani"
Hande Zehra'nın söylediğikleriyle gülmeye başladı ve aniden dudaklarına sayısız öpücük kondurdurmaya başladı.
"Hafta sonu gidecek misin?"
"Bilmiyorum güzelim Londra'daki otel ler için patron beni gönderebilir."
"Hep sen gidiyorsun başka çalışan yok mu Elif gitsin,Derya gisin sen niye gidiyorsun?"
Zehra birden yükselmişti.
"Aşkım bunları konuşmuştuk bu benim işim gitmek zorundayım başlamayalım yine lütfen "
"Bir gün patronunla çok fena kavga edeceğiz ama hadi bakalım"
(Flashback sonu)
___Zehra'dan:
Şimdi sokağa çıktığımda onu göreceğim...heryerde, nasıl diye sorduğunuzu duyar gibiyim her insan da onu görüyorum çünkü bunu belki kendime eziyet ya da acizlik olarak görüyor olabilirsiniz ama elimde olan birşey değil ama elimde olsa da böyle olurdu.
Bilmiyorum nereye kadar devam edecek bu
Hikayemi size en baştan anlatmak isterdim ama kendimden nefret ediyorum, kendimden iğreniyorum bakalım kendime ne kadar dayanabileceğim en baştan başlıyorum.
____ (En baştan hikayesi)
Övünülecek birşey değil ama çok zengindim yani babam, hani zengin ama mutsuz diye birşey yoktur derler ya ben size söyleyeyim öyle birşey yok doğdu andan itibaren yaşayan biri olarak söylüyorum bunu doğduğum gün bir hayal kırıklığı da babama yaşatmışım doktor bana erkek demiş biliyor musunuz ama doğduğumda dıttt yanlış tespit anlayacağınız doğduğum gün terk edildim sonra neler mi oldu ,babam yine yemeğe gelmiyor annem babam gelmediği için gelmiyor. 10 yaşındaki çocuk koskoca masada tek başına yemek yiyor, zenginiz ya hani haliyle okula gitmiyorum okul bana geliyor anlaycağınız hiçbir arkadaşım yok bir tane kuzenim var Saliha o da benim gibi ailelerimiz iş için toplanıyorlar bizi kovuyorlar tabii ki odada masumca kaçma planları yapmıyoruz.
Hayatım hep aynı döngüde giderken hayatımı değiştirecek şeyin iyi yönde olacağını hiç düşünmemiştim.
Kendileri bir çift gamzelim olur. 15 yaşımda tanışmıştık o günü unutmam mümkün değil hhfhgdh
Yine o kooskoca masada tek başıma yemek yerken zil çaldı şansa bak hizmetli de evde yok kapıyı açtığımda elinde şemsiye boynunda atkı kafasında şapka ıslanmış ve sinirlenmiş, sadece gözleri gözüküyordu, sadece gözleri, o derin kahverengiye bataklıkta gibi batmıştım ama ne bataklık cennetten bir bataklık
Kafasını kaldırıp bana baktığında gözleri gülümsemeyle parlıyordu gülünce kısılan gözlerinin içine hapsolmak istemiştim o an
"Fransızca dersi vermek için başvuru yapmaya gelmiştim ama doğru mu ???"
Sesinin naifliği...tamam galiba ölüyorum dedim.
"Hee evet buyrun kardeşim için ama şuan kimse yok içeri gelin bir kahve içelim birazdan dadısı gelir. "
Hiç kimsem yok tekim demiştim aslında öyle sayılır zaten ama kardeşim var hemde erkek,şuana kadar ondan hiç bahsetmedim çünkü aynı ortamda bulunmama izin yok çünkü ben babamı hayal kırıklığına uğrattım daha küçücük biliyor musunuz 3 yaşında ama ben onu doğduğu gün dışında görmedim ve 3 yaşında çocuğa şirkete hazırlamak için fransızca dersi verdiriyor, bunları bana da yaptı tabii ama şirket için değil kimseye onu rezil etmemem için neyse kendi salaklıklarımı size çok anlattım gamzelime dönelim.
Kahveleri yapıp yanına geldim.
"Merhaba ben Zehra Güneş sakıncası yoksa adınızı öğrenebilir miyim?"
"Tabii yok Hande benim adım Hande Baladın"
İçimden soyadıyla kendisinin ne kadar bağdaştığını düşünüyordum. Ona bakarken sanki eriyor gibi hissediyordum.
"Kaç yaşındasınız Fransızca eğitimi vermek için çok genç duruyorsunuz."
"Dillere biraz merakım vardır o yüzden birçok dili erken yaşta öğrendim diyelim ve eeevet 17 yaşındayım."
"Size birşey sorabilir miyim?"
Cümlesini yarıda kesmiştim çünkü siz diye hitap etmesine dayanamıyordum artık
"Siz demesek sen desen ya da Zehra nasıl olur?"
"Tamam o zaman Zehra kardeşin oyun sever mi ya da şarkı?"
"Hiçbir fikrim yok ama 3 yaşında bebek sonuçta seviyordur herhalde"
"3 yaşında mı nasıl ben en az 7 bekliyordum nasıl anlayamazki"
"Anlamama gibi bir şansı yok babama göre"
İlk böyle tanıştık işte eğitmen olarak işe almışlardı gamzelimi o da çocuk sayılırdı molalarda hep bahçeye çıkar birbirimize şiirler kitaplar okurduk.
İşte öyle böyle iki sene eğitim verdi kardeşime
Bizim için herşey yine bir iş için Salihaların geldiği gün başlamıştı onu da artık başka zaman anlatırım.
___
Size iki soru Zehra'nın anlatımıyla mı yoksa yazar anlatımıyla mı daha iyi olur ?
Bölümü sevdiniz miii?
Kontrol edemeden attım hatam olduysa bağışlayın beni🥺
İtalya maçından sonra bir moralim sıfırlandı ama toplanıyorum yavaş yavaş sanırım Çin ile oynayacağız orta savaşları başlasın.
Ben l wanted to say darling'e gidiyorum bays
Öpüldünüz🌞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Unut - HanZeh -(g×g)
Fanfiction-Beni unut -Özür dilerim sözümü tutamadım...seni unutamadım