İyi okumalarrr
Yıldıza basss🫶🏻
******
"Fatma teyze ne zaman gelecek" diye sordum.
"Akşam gelir" Fatma teyze 2 gündür gelmiyordu yarın barış göreve gidecek ve ne zaman gelecek bilmiyorum, barış için
Endişelenmiyorum desem yalan olur,bu aralar iyi
anlaşiyoruz barışı görünce göğüs kafesimde anlamadığım duygular geçiyor,herkese sert davranan adam bana çocuk gibi davranıyor,belki ben hiç sevgi görmediğim için öyle hissediyorum,ama anlamsız bir duygu hissediyorum.
Barış gidecek ev sesiz olacak o evde olduğu zaman küçük tartışmalar yaşanırdı o gidince ev sesiz olacak,yada ben abartiyorum kaç aydır onunlayim diye bukadar bağlanmiş olamam.
Barış tabağını tezgaha koydu benim yanıma gelip tabağıma baktı,bitirmiştim,tabağimi aldı bulaşık makinesine fırlattı bulaşıkları, şaşırmış gözlerle bakıyordum, kaşlarımı çattım
"Napıyorsun iki tane tabak için bulaşık makinesini mi çalıştırıcan?" Göz ucuyla baktı,"boşuna mı aldık bu siktiğim şeyini" yanına ilerleyip "küfür etme" kısık sesle dedim.
Bulaşık makinesinin önünde durduğu için elimle itmeye çalıştım ama yerinden bile kırpmadı,elini belime koyup kendine çekti, gözlerine bakmak için başımı arkaya çevirdim, sırıtıyordu,kolunun içinden kurturmaya çalıştım ama izin vermedi,daha sıkı tuttu "napıyorsun ya bırak"
Kulağıma yaklaşti
Nefesi boynuma çarptı "böcek var" bunu duyunca iki saniye durdum, barış bunu fark ettip kahka attı,yerimden kuş gibi çırpındım "nerde" diye bağırdım, barış bana göre daha sakin ve rahattı tek koluyla belimden tutmuş havaya kaldırmışti beni, kolundan düşecek gibi oldum barış tuttu.Arkaya iki adım attı yemek masanın önüne gelip yavaşça yere bıraktı
"O değilde bakıyorum yaran iyileşmiş bıraksak beni döveceksin" sesinde alay vardı
Ciddi bir şekilde yüzüne baktım tam konuşcaktim
"Maviler sinirlenince ayrı parlıyor" dedi kısık bir sesle, aramızda çok mesafe yoktu, önüme dönüp"böcek nerde" dedim konuyu dağıtmak için barış sırıtmaya devam etti,sinirle döndüm "ne?"
Diye kükredim, barış bir adım yaklaşıp yüzüme eğildi
"Böcek yok" gözlerimin içine dalmiş gibi bakıyordu kalbim duracak gibi hissettim elim titriyordu,bu adamın karşısında kalbim çok hızlı atıyordu, umarım dışardan belli olmuyordu.
"Neden yalan söyledin" bu sefer ciddi olan bendim, barış bu konuyla alakalı hiç birşey düşünmüyordu belliki,biraz daha yaklaştı aramızda bir adımlık mesafe vardı "yarın gidicem anlaşmayi bozma sakın" ne anlaşmasından bahsediyordu,bin tane şart sondu hangisi olduğunu nerden bilim,
"Ne anlaşmasi"dedim kısık bir sesle
Yüzündeki gülümseme silindi yerine ciddi bir ifade geçti,"biz evliyiz başka bir adama göz ucuyla dahi olsa bakmicaksin, aynı şekilde bende"
Ne saçmaliyordu bu adam sanki etrafımda erkek vardı
"Sanki dışarı çıkıyorum"
"Dışarı çıkmana gerek yok binada erkek çok,anlaşmayi bozma,tamam mı?"
Yüzüne boş boş baktım okadar yakındık ki nefesi burnuma çarpıyordu, barış ne zaman bana yakınlaşsa elim titriyor kalbim hızlaniyordu neden olduğunu biliyorum ama bilmekte istemiyordum.
"Tamam" dedim uslu bir çocuk gibi, barışın yine gülümedi, gülümsemek bukadarmi yakışır birine.
Başını biraz daha yüzüme yaklaştirdi beni tezgahın arasında sıkıştırdı "benle konuşurken neden utanıyorsun Leyla karataş"
Elim omzundan destek alıyordu,omzundaki elimi biraz sıktım yüzüne baktım, Allah kahretsin çok yakışıklıydı.
"Nerden çıkarttın, ayrıca çekil şuradan" omzundan itmeye çalıştım,bir eli tezgahla benim aramdayken diyer eli sırtımdaki yaradan dolaşıyordu,okşuyor gibi hissettim, "çok belli ediyorsun" dedi ciddi bir şekilde
"Neyi" gözleri gözlerimi bulunce ikimizde sesiz kaldık uzun süre bakıştık barış konuşucakken omzundan sert bir şekilde itip çıktım mutfaktan arkadan kıkırdama sesleri geliyordu takmadım.
