bölüm|21

292 55 108
                                    

kulağıma fısıldadığı üç kelime bütün günümü mahvetmişti, ne derslere odaklanabilmiş ne de arkadaşlarımla konuşabilmiştim. Gün boyunca oturduğum yerden bile kalkmamıştım, yine suçumun ne olduğunu bilmeden içimi büyük bir korku kaplamıştı.

Dersler sona erdiğinde ise kaçabilirim sanmıştım ama öyle olmamıştı, yine onun arabasındaydım ve evine gidiyorduk. Arka arkaya sigara yakıyordu ve kapalı olan camlar yüzünden arabanın içinde nefes almak çok zordu, korkumdan camları açmasını söyleyemiyordum.

Ölüm gibi gelen sessizlik ve yol bittiğinde kapıyı açıp arabadan indim ve onunla birlikte eve doğru ilerlemeye başladım, umarım babası evde değildir o adamın bakışlarını görmek istemiyordum.

Açılan kapıdan eve girerek odasına geldik, odaya girer girmez çantasını yere fırlatarak bana döndüğünde bir kaç adım geri gittim, sırtım kapıya dayanmıştı. Gözlerim çoktan dolmuştu ve onun karşısında korkudan titremek artık gururuma dokunuyordu.

Üzerime doğru yaklaşmaya başladığında "bir şey yapmadım" Diyerek gözlerine baktım fakat, çoktan boğazıma yapışmıştı.

"Neden her önüne gelene kuyruk sallıyorsun!"

"Yapmadım öyle bir şey, bırak ne olur"

"O yüzden mi bugüne kadar hiç kimsenin yüzüne bakmayan Mingi, seninle sevgili olmak istedi"

"Bilmiyorum, yemin ederim hiç konuşmadım bile onunla. Benim hiç bir şeyden haberim yok"

"Sen yalancı bir sürtüksün, ilk önce barda sonra çatıda şimdi de okulun popüler çocuğu"

"Hiç birinde benim suçum yok, neden inanmıyorsun bana"

"Neden inanayım! Sende herkes gibisin, sana okuldan kimseyle adını duymayacağım demiştim!"

"Ben bir şey yapmadım!"

"Yalancı sürtük!"

Bogazımı daha da çok sıkarken elini cebine götürüp çıkarttığı bıcağı açarak gözlerimin önüne getirdi. Korkuyla ağlamaya başladım, beni öldürecekti.

"Senin gibiler neyi hakediyor biliyor musun Hyunjin? Şimdi bu güzel yüzünü tanınmaz hale getireceğim hakettiğin şey bu"

"Lütfen yapma!"

Yüzündeki korkunç ifadeyle bıçağı yüzüme yaklaştırdığında gözlerimi kapattım, öyle çok korkuyordum ki sivri metal yüzüme temas ettiğinde son bir umut araladım dudaklarımı..

"Seni seviyorum, senden başka hiç kimse umrumda değil.."

Yüzümden kaybolan metalle yavaşça gözlerimi araladım, şaşırmış bir ifade yoktu yüzünde ondan hoşlandığımı çok önceden anlamıştı zaten.

"Seni seviyorum.."

"Beni sevmiyorsun, korktuğun için beni kandırmaya çalışıyorsun Hyunjin"

"Neden bu kadar körsün, günlerdir ne halde olduğumu görmüyor musun? Sırf seninle göz göze gelebilmek için zorbalıklarına maruz kalmayı bile diledim. Neden yapıyorsun bunu bana, neden görmezden geliyorsun beni!"

Sesim sonlara doğru yüksek çıkarken yüzünde hafif bir gülümseme belirdi, hoşuna giden neydi bilmiyorum ama sadece dalga geçerken gösterdiği gülüşünü bile özlediğimi hissettim.

"Aptalsın" Diyerek elindeki bıçağı cebine geri sokup arkasına dönerek üstünü çıkartmaya başladı, sevgimi aptallık olarak görüyordu.

"Aptal değilim, birini sevmek aptallık mı?'

Mutlu yıllar sevgilim||HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin