Ellerim kuruyaydı o kitabı kurcaladığım gün, Ellerim kırılaydı! Kamyon çarpaydı bana o gün ama sonunda yaşamak şartıyla
Titreye titreye kapıyı tıklatmıştım, ayol o kadar koruma vardı. biride gelip kim seni hırpaladı demedi, insanlık ölmüş bitmiş
Ayol kimse de kapıyı açmıyordu ağaç kimi dikilmiştim kapıda
Kapı aralananınca içeriden ruju dağılmış bir afet çıkmıştı. Omaygat! Ben kaçırıldığımı zann ediyordum. Orospuya bak! Ben yokken başka kızı kaçırıp mercimeği fırına vermişti!
"Buyur güzelim kime bakmıştın?" dedi yukarı kalkmış eteğini aşağı çekiştirerek
"Ayben kim geldi?" Benim davarın sesi değildi bu, Emre ne haltlar yemişdi bu saf kızla
"Yenge?" dedi şaşkınlıkla, ağzımı açmama izin vermeden beni içeri çekerek sıkıca sarıldı. Nereden yengesi oluyorum Ben?
"Atalay seni aramağa çıkmıştı, aramam gerek onu" Beni koltuğa oturtub kendisi gözden uzaklaştı. Ayben diye bildiğim kız ise çekinerek karşımdakı koltuğa oturdu
Çantamdan çıkardığım ruju ona uzatdım, biz kızlar hel halimizle güzeliz ama böyle çok kötü gözüküyordu Şirin kız
"Al bunu sür oldukca güzel nemlendiriyor dudakları. Gerçi seninki çoktan nemlenmiş ama" dedim onu daha fazla utandırarak, elini boynuna atarak saçlarını karıştırmıştı, saçları boynundan çekilince olan morluklara hayretle bakıyordum
"Oha!" dedim ağzım açık kalmıştı, lan ne yapmış bunlar
"Yapma böyle ,utanıyorum" dedi başını kolları arasına alarak. Bembeyaz tombul yanakları hemen elma gibi kızarmıştı
"Gız siz evli misiniz emreyle?"
"Evet, 5 gün oldu"
"Gız niye erken geldin!" dedi sol melek
"Sus sen konuşma! sesini bile duymak istemiyorum senin!" dedi sağ melek
"Ben Ne yaptım hayatım!" sol melek şok ,iptal
"Beni iç ses ile aldatmadan önce düşünecektin" Lan benim meleklerim bile bir birine trip atıyordu! bu Ne lan ben nasıl bir rüyadayım!
"Abim telefonları açmıyor" dedi telaşla içeri dalarak Emre. Evet daldı, sakince girmedi. Kapıda duran iki korumanı da kendisi ile yere düşürdü
"Lan ne zar zar arıyorsun Beni!" diye içeri giren mafya Amcanın boynuna atladı
"Ayben bak aldatıyor bu lavuk seni " diye kulağına fısıldadım, aybenin Beni cimciklemesi ile gülmemi kesmiştim.
"Gay lan bunlar!"diye sesimi çıkarınca üçü de birden bana bakmıştı, Utan yere gir melek, bir daha da çıkma. Niye yaptın bunu?
"Höst Lan!" dedi Emre, boyu ondan daha uzun olduğu için kolunu omzuna koymuştu. adam 2 metre! dedim yine ayben'e, ay ben bu kızı çok sevdim!
"Senin boyun kaç?" dedi sırıtarak, güldükce daha da tatlı oluyordu yiyecektim bu kızı ben! Emre nasıl dayanmış ben onu anlamadım
"1.69" dedim aynı şekilde gülümseyerek, ayben ayağa kalkınca sanki dev kalkmıştı. Bunlar ne yiyordu acaba bu kadar uzun oluyordu
"1.81" dedi aklımdakı soruyu hemen cevaplayarak. kurtardığım adamlara bak, beni umursamıyorlardı bile!
"Lan Bir Git ! Sakız gibi yapıştın !"diye emreyi kendinden ayırmıştı, bana yaklaşıp tek hareketle kucağına alıp sarılmıştı. Biz neye bulaştık abi!
Dudakları boynumu bulunca içime bir titreme gelmişti, utanmıştım
"Hadi ama melek! sende Utanan sıfat mı var!" konuştu yine geveze iç ses,bana çekmiş kerata
Kucağından indirmeden benimle birlikte oturmuştu, kımıldandığımda ise karnımda ve belimde bulunan elleri daha da sıklaşmıştı
"Abi bıraksan mı kızı? içi dışına çıktı" Ay yerim seni ben aybenn! gerçi az önce bölüm ama ,neyse onu karıştırmayalım
Karnımda tikim olması da cefası! gülmemek için kendimi zor tutuyordum, Allahım kahkaka atsam beni deli zann edeceklerdi. Elimle dev gibi olan elini çekmeğe çalıştım ama iki elimi de birden yakaladı
"Ailem yaşıyor mu?Murat nerede? onu görmek istiyorum " dedim inadı bırakarak
"Yakında göreceksin, istediğin kadar " dedi ve beni yanına bıraktı
" Seni evine bırakıyorum ,bir daha ne sen beni göreceksin ne de ben. Hayatın böyle tehlikede ,benimle kalarak daha çok tehlikede olacaksın. Buna göz yumamam, kaldıramam sana kıyamam"
"Ülkeleri ateşe veren neden bana kıymasın?" söylemem ile anında yüzünü bana çevirmişti
"Ne dedin sen!" sesi az öncekinden daha da sert çıkıyordu. İç ses yapma diyordu ama ben yapacaktım. Ne geri çekildim ne de olduğum yerde kaldım. Onun yaptığı gibi üzerine gitdim. Dibine durunca ateş saçan gözlerine baktım. Acayip cesaret gelmişti, ölsem yeriydi
"evet onları senin yaptığını biliyorum. Korkmuyor musun seni şikayet ederim diye?" etrafıma baktığımda Emre ve ayben yoktu. fırsat bilip kesin aradan çıkmışlardı
Çenemi yakalayınca sıcak elleri tenime deydikce daha çok yakıyordu
"Buna cesaret bile edemezsin melek" Ay biz niye bu kadar yakındık! geri çekilme melek kendini güçsüz gösterme
"Aileni düşün, Kardeşini düşün küçük melek" dedi parmağını burnuma vurarak. Ah tüm ciddiyetim dağılıyordu. Lütfen kahkaha atma lütfen bunu yapma melek
Evet duramamıştım
En cazgırından bir kahkaha atmıştım, hatta durmak bilmiyordum. İmdat! bana kesin mala baktığı gibi bakıyordu
Allahım duramıyordum! gülme krizine girmiştim ! en son 10 dakika gülmüştüm sonunda da bayılmıştım. Şaka yapmıyordum, tedavi bile almıştım ama sonra yeniden ortaya çıkmıştı
"Lan Noluyor!"dedi yanıma oturarak, bedenimi silkeleyince azıcık kendime gelmiştim. Başım ister istemez göğsüne düşmüştü
"Valla sen salaksın, bu ne biçim hastalık! kriz geçirdin sandım melek!" elleri belimi ve karnımı yeniden sarınca dudaklarımı bir birine bastırmıştım
"Karnımda tikim var lütfen dokunma"
Yeninden dokununca ağzımdan yine küçük bir kahkaha kaçmıştı
"Ay yapma Salaak!"
"Evine gitmelisin melek, sen beni unut ben artık yokum hayatda. Ailenden kimseye de zarar vermem ben. Çık hayatımdan Melek"
