Charles'dan:Çocuklarla konuşmayı kesip telefonu komodinin üstüne bıraktım. Max yeni uyumayı başarabildiği için sessiz olmam gerekiyordu. Ses çıkarmadan yanına uzandım dikkatlice.
Huzurlu yüzünü izlemeye dalmadan elini anlına dayadım ateşine bakmak için. Enerjik olması bir yana dursun resmen ateşler içindeydi ve ben gün boyu onu terletmekle uğraşmıştım ateşi düşsün diye.
Neyse ki artık iyiydi. Elim anlından, hâla sıcak olan yanağına indi. Baş parmağımla yumuşak teni nazikçe okşamaya başladım. Ne zamandır bu anı bekliyordum bilmiyorum ama içimdeki kelebekler uçuş modundaydı.
Kırmızılaşmış dudakları.. ay ışığında parlayan sarı saçları.. her şekilde aşıktım ona. Max'in kendi duygularını hissetmesi ne kadar uzun sürse de senelerdir, yani küçüklüğümden beri, benden uzaklaşmamış olması şansımın hep yaver gittiğinin tek kanıtıydı.
Bilmeden bile bana sadık oluşu yüzüme bir tebessüm oturttu. Beni rahatsız etmemek için uzak durmaya çalışması kadar tatlı bir şey yoktu mesela. Buna rağmen yaptığı ufak çaplı jestler.. hepsini biliyordum, bazılarından haberdar olmadığımı düşünse de.
Elim yanağından ritmik bir şekilde inip kalkan göğsüne düştü. Yanağı kadar yumuşak olmasa da elimi dinlendirmek için oldukça müsait bir alandı. Öylece yanına kıvrılmış uykuya teslim etmiştim kendimi.
•
Max'den:
Üstümdeki ağırlıklıkla araladım gözlerimi. İlk birkaç dakika neler olduğunu çakamadım. Charles neden buradaydı ve üstümde nasıl bu kadar rahat yatabiliyordu?
Tam elim onu uyandırmaya gidecek iken, dün kapıma dayandığı aklıma gelmiş ve saçlarına bırakmıştım parmaklarımı. Rahat uyumasının sebebi tamamen dün yaptığım teklifle alakalıydı.
Göğsüme dağılmış kumral saçları parmaklarımın arasından incelikle kayarken hayal gibi hissettiren ama hayalden daha güzel olan yakınlaşmamız içimdeki kelebeklere halay çektiriyordu sanki.
Gülümsedim, Charles artık sevgilimdi ve bunu söylemek o kadar hoş hissettiriyordu ki bedenime, cenneti görmüş gibi hissediyordum. Kalbim hızla çarpıyor, salgıladığım aşk hormonları iliklerime kadar heyecanla doluyor, bunlarda istemsizce titrettiyordu beni.
En ufak temasında bile vücudum bütünüyle delirirken ileri aşamaya geçtiğimizde muhtemelen kafayı yerdim.
"Max..."
"Buradayım güzelim."
Uykusunda mırıldandığında onu iyice göğsüme doğru çekip anlına bir buse kondurdum. Komodinimin üstündeki dijital saatime baktım daha sonra. Saat yediye geliyordu, okulun başlamasına bir saat kadar vardı. Charles'ı izleyebilecek kısa ama yeterli bir süreye sahiptim en nihayetinde.
De bu isteğim pek mümkün olmadı, kafasını tavus kuşu gibi göğsüme gömdüğü için sadece saçlarını okşayıp öpebildim. Bu bile o kiraz kokusuna tekrar tekrar aşık olmama yetiyordu. Onun uyanmasını beklerken yavaşça uzanıp komodinin üstündeki telefonumu aldım elime.
En azından çocuklar ne yapıyordu bir bakayım.
•
Max ve yapışık donları
Birinci piç
Fav childım diye demiyorum
Aşırı merak etmeye başladımLano
Gece sadece
'iyiyim merak etmeyin'
Dediği için olabilir mi anne
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chat 💅🏻
FanfictionLiseli ergenlerin maximum ne kadar düzgün bir grubu olabilir ki? Birbirinden nazlı Max Verstappen ve Charles Leclerc'in mükemmel aşk hayatını anlatan bir hikaye. Bakalım bu iki kör aşık birbirlerini bulabilecekler mi? • Eğer küfürden ve cinsel şaka...