Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Park Roseanne iki hafta boyunca hastanede gözaltında tutulacak. Siyah saçlı kadın vakasını başka birine vermiş olmasına rağmen Rosé Jisoo'nun onu esir aldığını söyleyerek sürekli şikayet ediyor.
En iyisi bu, Jisoo bunu biliyor. Özellikle de Rosé ile yatağında sevişmek gibi iğrenç ve profesyonelliğe aykırı bir alışkanlığı olduğu için. Ama çaresi yok bunu biliyor çünkü Rosé inanılmaz derecede iyi öpüşüyor, oldukça ciddi yaralanmalardan sonra iyileşen bir kadın için harika.
Her gün, işte olsun ya da olmasın, doktor 302'ye giden yolu buluyor ve Rosé ona hergün daha fazlasını veriyor. Dilini Jisoo'ya doğru nazikçe itiyor, dudaklarının her emilmesi, her baştan çıkarıcı dudak ısırması ona nasıl olduğunu gösteriyor. Park Roseanne'nin ağzı iyi donatılmış.
Jisoo vücudunun her yerinde acı ve arzu hissediyor, Rosé bunu biliyor. Jisoo ona veda ederken neredeyse kendini beğenmiş bir halde, gözleri karanlık ve şehvetli vaatlerle dolu.
Jisoo, Rosé olmadan buraya ikinci kez ayak bastığında ve ilk kez burada yalnızken kendini dedektifin dairesinde dururken bulur.
İki haftada sarışının kokusunu öğrendi, Rosé'nin teninin kokusunu ezberledi.
Ama burada Rosé'nin kokusu büyütülmüş ve diğer parfümlerle güçlendirilmiştir. Jisoo oturma odasında duruyor, düzen onunkine çok benziyor ama onunki yumurta kabuğu duvarlara sahipken Rosé'ninki siyah deri koltuk arkasındaki lacivert vurgulu duvar dışında tamamen beyazdı.
Parmakları esnek kumaşın üzerinde geziniyor. Rosé burada değil ama Jisoo onu neredeyse hissedebiliyor; sessiz bir hayalet onun her hareketini izliyor. Siyah saçlı kadın merakla kendi dairesine bakıyor ve Hank'in orada, pencerenin yanında, gözleri ona dikilmiş halde oturduğunu fark ediyor.
Jisoo zihinsel olarak kendini salladı ve boğazını temizleyerek utanarak daireye baktı.
Yapmak için geldiği işe devam etmesi gerekiyor.
Yatak odasına giden kısa, dar koridorda yürüyor ve Rosé'nin burada dağılmış, ortaya çıkarılmayı bekleyen her parçasını keşfetmeye çalışırken kayboluyor.
Jisoo'nun bunu yapmasına gerek yok. Jisoo onu zaten tanıyor.
Ama yine de yatak odasının eşiğinde duruyor. Yatağın yanında yerde duran siyah pijama pantolonu dışında temiz ve düzenliydi. Bu oda sade dekorasyonuyla diğerlerine çok benzemektedir. Şifonyerinin rengi koyu renkli, parlak bir cevizdir. Jisoo yaklaşıyor, eli tavandaki ışıkları açmak için uzanıyor, çekmecelerin ön kısımlarını süsleyen oymalı süslemeleri incelerken dudakları aralık duruyor.
Güller. Üzerinden baktığınızda değişen küçük, karmaşık bir desen olan güllerle kaplı, farklı motiflere sahip güller. İronik. Her çekmece benzerdir ancak her görüntü biraz farklıdır. Jisoo özlemle gülümsüyor ve işaret parmağının ucu küçük bir gülün üzerinde kayıyor, dikenler gülün çizildiği alanı istila ediyor.
