Amor

Giriş - Yağmurlu gece

Yazarın anlatımından

Kız gecenin karanlığında yatağında hiçbir şeyden haberi olmadan uyuyordu, İptila kasabasında yağmur yine durmak bilmiyordu. Rüzgar esiyor, gök gürlüyordu çünkü İptila böyleydi. Her mevsim soğuktu ve kara bulutlar insanın içini karartıyordu, herşey o geceye kadar normal ilerliyordu ama o gece herşey değişti.

Herkesin normal olan hayatı karanlığa büründü, genç kızın hayatı ise bir anda değişti. Karanlık gecede ikizler kasabaya geri geldi ve oyunu başlatacak ilk hamleyi nefrete doğan başlattı, intikamın hamlesiydi.

İkizlerden ölüme doğan gecikmedi ve kardeşine bir savaş açtı, bu ölüm savaşıydı. İkisinin de istediği tek bir şey vardı, cehennemin ortasında kalmış bir melek. Kız ikizlerin tek hedefiydi ama o geceye kadar bundan haberi dahi yoktu, o gece herşey karanlığa boğuldu.

Kız yatağında uyurken penceresinden içeri karanlıkla birlikte ölüm girdi, adam yavaş adımlarla kızın yatağına yaklaştı ve kızın kulağına eğilip fısıldadı ""Hikayemiz işte bu gece başlıyor, Mi amor. Kalbin ölmüş ruhum için atacak, bu aşkın öyküsü değil... Bu ölülerin intikam hikayesi."

Kız kıpırdanmaya başlayınca adam pencereden çıkıp gözden kayboldu, kız uyanmıştı ve odasına birinin girdiğini de anlamıştı. Gök gürledi, alt kattan bir kırılma sesi geldi. Kız huzursuzlandı, yatağından hızla kalktı ve yabancı adamın girdiği pencereye hızla ilerledi. Pencere açıktı, pencerenin yanında dalları pencereye uzanan bir ağaç vardı adam burdan içeri girmiş olmalıydı tıpkı kızın her zaman yaptığı gibi.

Merdivenden çıkan kişilerin adım seslerini duydu, kız ağaca uzanarak hızla yere indi. Kızın kolları morarmış, elleri kanamıştı ama durmadı çünkü peşinde kim varsa istediği kişi kızdı ve kız da bunu anlamıştı. Genç kız hızla evin önüne gitti, kapı açıktı ve ormanlık alanda ölüm sessizliği vardı.

İptila soğuktu, karanlıktı, yağmurluydu ve en önemlisi intikamın esiri altındaydı. Gök genç kız için tekrar gürledi, genç kız ilk sola sonra da sağa baktı. Ne tarafa gitmesi gerektiğini bilmiyordu, bu kasabaya uzun süreden sonra geri gelmişti ve değişmeyen tek şey havasıydı.

Kalbi sola gitmesi gerektiğini söylüyordu, aklı ise sağa kız ise her zaman aklını dinlerdi kalp onun için kırılmaya mecbur bir şeydi. Kız bir karar vermeliydi, vereceği bu karar hayatını değiştirecekti hem de tamamen altüst edecekti. Aslında bu gece diğer tüm gecelerden farklıydı çünkü nefret ve ölüm artık oyunu başlatmak istiyordu, bu gece oyun başlamıştı.

Evdeki sesler artmaya başladı, kız ise sağa doğru hızla koşmaya. Ayakları çıplaktı, ayaklarını dallar kesiyordu ama kız sanki biliyormuş gibi bir şeyler olduğunu hissediyordu. Bir kahkaha sesi ormanda yankılandı, bu kahkaha nefrete doğana aitti. Nefrete doğan o gece daha da kinlendi, kardeşinden daha çok nefret etti o gece.

Genç kız bir ev gördü, karanlığın içinde cehennemdi o ev sanki. Kız eve koştu, evin kapısı açıktı ve kız eve girip kapıyı kapattı. Genç kızın nefes alıp vermesi arttı, kalbi yerinden çıkacakmış gibi atmaya başladı. "Yardım..."   Fısıltıyla çıkıyordu sesi. "Edin."  Kız ölümün evinde bayıldı.

Adam ağır adımlarla kızın yanına geldi ve eğildi, kızın ıslak saçlarını sevdi.  "Beni seçtin mi amor, bundan sonra benimsin." 

Giriş bölümü sonu....

Fikirleriniz?

Sorularınız?