8

47 11 3
                                    

Benim zaten bir alfam var.

Choi Beomgyu var olmuş ve var olabilecek en şeytan kişilikli omegaydı. Alfası olmasına rağmen kızıştığında başka bir alfadan yardım isteyecek ve sonrasında kolaymış gibi her şeyi unutmamızı söyleyecek kadar şeytandı.

Şeytanın vücut bulmuş haliydi.

"Bir alfayla çıkıyorsun ama buna rağmen kızıştığında bana geldin." Kendi kendime mırıldandım. İki gün önceki geceyi tekrar gözden geçirdim sonra, arabasına bindiğimizde onu otele getirirken sorduğum soruları düşündüm.

Yardım etmesi için aramamı istediğin biri var mı Beomgyu?

Sen varsın. Başka biri yok. Başka birini istemiyorum.

O gece söylediği şeylere nasıl da inanmıştım ben? Başka biri olmadığını söylediğinde yine de telefonunu kontrol etmeliydim belki de. Hislerimle hareket etmemeliydim, orası kesindi.

Ellerimle yüzümü kapattım. Gittikçe sinirlendiğimi hissedebiliyordum, Beomgyu'nun beni kullanmış olmasını gururuma yediremiyordum.

Ya da bilmiyorum belki de söz konusu baska bir alfa olması da sinirlenme nedenim olabilirdi.

"Taehyun sakinleş, feromon yayıyorsun. " Jihee'nin sesiyle başımı kaldırıp ona baktım., Beomgyu'nun saçlarını okşuyordu.

Doğru ya Beomgyu omegaydı, feromonlardan etkilenmeyen bir beta değil.

Yüzü kızarmıştı ve kesik nefesler alıyordu, feromonlarıma birkaç saniye maruz kalmasına rağmen nasıl bu hale geldiğini düşündüm kendi kendime.

Choi Beomgyu gerçekten benimle oynuyordu.

"Abla." Beomgyu ablasına doğru uzanıp elini üst bacağına koyduğunda Jihee eline vurup ondan uzaklaştı. "Ablanım ben senin Beomgyu, kendine gel. "

"Yardım edin." Başını kaldırıp bana baktı.

"Lütfen T-"

"Hayır."

Daha az önce alfası olduğunu kendi söylemesine rağmen yine benden yardım istemesi tekrar sinirlenmeme neden olunca farkında olmadan yine feromon yaymaya başlamıştım. Beomgyu inleyip elleriyle yüzünü kapayınca feromonlarımı kontrol etmeye çalıştım.

"Taehyun yardım etmelisin."

"Halihazırda alfası olan bir omegaya mı?"

Jihee'nin göz devirmesine aldırış etmedim. Böyle bir durumda kime sorsak benim haklı olduğumu söylerdi.

"Pekala, en azından onu odasına götürsen?"

Pes eder gibi iç çekerek oturduğum yerden kalktım. Alfalar genelde güçlü olurdu ama Jihee neredeyse bir omegayla aynı güç oranına sahipti. Bilmiyorum belki de kadın veya erkek olmak da gücü etkiliyordu.

Beomgyu'yu götürmek onun için zor olurdu bu konuda haklıydı, o yüzden yardım etmeyi kabul ettim.

Kötü biri olmaya gerek yoktu sonuçta.

Beomgyu'nun önünde durduğum gibi ellerini üzerimde hissetmeyi beklemiyordum. Kendimi zar zor ondan kurtarmayı başardığımda iki bileğini de tutmak zorunda kalmıştım.

"Sakın bir daha bana dokunma Beomgyu."

Kısık gözlerini kırpıştırıp başını salladı. Aklı yerinde değildi, muhtemelen dediklerimi yaparsa güzel bir ödül alabileceğini düşündüğü için uysal davranmayı seçmişti.

Bileklerini bırakıp ona doğru eğildim, birkaç saniye sonra onu kucağıma aldığımda kollarını hemen boynuma sarmıştı. Ya bunu yapmaya alışkındı ya da gerçekten içgüdüsel olarak yapmıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 31 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

omega of formulaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin