Bölüm 1

422 18 0
                                    

Dedoşlarım için uzun soluklu bir fic, umarım beğenirsinizz

17 Haziran 2006

"Dusan maç biter bitmez otele döneceksin."

"Tamam baba!"

"Oğlum bak tatil yerindeyiz yabancısıyız buraların gitmesen mi acaba?"

"Anne ya!"
Bağcıklarını bağlarken annesinden işittikleriyle isyanla söylenmişti.

Doğrulup annesine bakmıştı.

"Konuştuk ama bunları gidebilirsin dediniz. Hem ben çocuk muyum 18 yaşındayım artık."

"Annen tanımadığın için kaybolursun diye endişe ediyor Dusan 18 yaşında olmanla ilgisi yok oğlum ilk defa geldiğimiz bir yer bende çıksam bende kaybolurum."

Çantasını beline almadan önce içindeki cüzdanını ve telefonunu kontrol etmişti. Ve birde susadığında içebileceği suyunu.

"Baba bin kere sorduk baktık da bilgisayardan aynı otobüsle gidip yine aynısıyla dönücem ezberledim yemin ederim."

Annesiyle babasının hala endişeli gözlerle baktığını görmüştü Dusan. Onlara hak veriyordu vermiyordu değil, kendi ülkelerinde değillerdi tatil için buradaydılar ve gelmek için pek tercih ettikleri bir yerde değildi. Bosna Hersekteydiler.
Bosnanın futbol akademileriyle meşhur bir şehrinde, Pale şehrinde.
Dusan ailesini tamamen kendi ısrarlarıyla buraya getirmiş ve geldiklerinin ikinci gününde bir futbol akademisinin maçına gitmek için hazırlanmıştı şimdi.

"Anne baba endişe etmenize gerek yok. Evet Bosnadayız ama burası Sırp cumhuriyeti. Sizde gördünüz burada herkes bizim dilimizi konuşuyor burada herkes sırp."

"Çoğunluk, herkes değil."

Babasının düşünceli sesine karşı oflamıştı, kapı kenarındaydı gitmek için ama hala annesiyle babasını razı etmeye çalışıyordu.

"Neyse ne baba lütfen kafanızdaki senaryoları silin bir şey olmayacak. Biliyorum siz başıma bir şey gelmesinden korkuyorsunuz ama söz veriyorum tam zamanında geleceğim ve hiçbir sorun olmayacak."

"Maça girdiğinde boşnakça konuşan gruplardan uzakta otur, sessizce maçını izle ve maç biter bitmez otobüse binip otele dön."

Babasının sıraladığı ikaz cümlelerinin hepsine başını sallamıştı. Ama gerçekten anlamıyordu onları, boşnaklar kötü insanlar mıydı ki Dusan'ın onlarla konuşmasını bile istemiyorlardı.
Savaş bitmişti üzerinden de çok geçmişti, evet Dusan yaşanan o kanlı savaşla ilgili ailesinden okulda öğrendiklerinden fazlasını bilmiyordu ama yinede her şey bitmişti ve karşı tarafın o kadarda cani ve zararlı kişiler olduğunu düşünmüyordu. Yani artık.

"Ne yani kimseyle konuşmadan öylece oturacağım mı?"

"Konuşma Dusan sen maç izlemeye gitmiyor musun oğlum bunun için koca bir hafta yalvardın bize buraya gelelim diye."

Annesi sinirle konuştuğunda omuzlarını düşürmüştü.

"Ya tamam anne konuşmayacağım kimseyle asosyal biri gibi oturup sadece maçı izleyeceğim."

"Evet öyle yap!"

Oğlunun yüzünün düştüğünü gören adam eşinin sert çıkışmasından sonra biraz sakince konuşmuştu.

"Sırplarla konuşabilirsin."

Oğlunun yanına yaklaşıp omzunu sıkmıştı.

"Sadece konuşmaya dalıp otele geç gelmeni istemiyoruz."

Fire on fire | Edin Džeko • Dusan TadićHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin