-Alper benim nike coraplarımı senmi aldın?!
Dedim merdivenlerden Barışa doğru seslenerek.
Merdivenlerin önüne gelmiş sırıtarak ayağanı havaya kaldırmıştı.
-Bunlardanmı bahs ediyorsun cicim?
-Sen!
Merdivenlerden inmeye başladığımda o kapıya doğru koşmuş 2 saniyeye ayakabıllarını giyerek kapıdan çıkmıştı.
-Hadi kendine dikkat et
-Alper! O çorapların hesabını kesicem sana
Arabasına binerek bana öpücük atmış çalıştırarak gitmişti,ayağımı yere vurarak kapıyı sinirle kapatmıştım.
Nereye koysam buluyordu ve kendi ayağına geçiriyordu.
İstanbula geleli nerdeyse 1 ay oluyordu. Ünversitemin açılmasına son 1 hafta kalmıştı.
Bu zamanda bende arada idamana giderdim. Bu yüzden nike çoraplarından çok fazla alıyordum.
Bide Barış terorü tabi. O çorabımı bi kere giyse ikinci ben giyeyemiyorduum.
Nedenmi var canım.
Koca ayaklı yaratık.
İstanbula geldiğmizden beri beni tembihlemiş şilvemi unutdurmuştu.
Her ne kadar bazen dilim kaysada hemen düzeltiyordum.
Ünversitede bòyle olmazdı sonuçta.
Telefonum çaldığında baktim.
Alper arıyordu.
-Efendim Alper?
-hah Ezel kurbanın olayım ben o heyecanla spor cantamı unutmuşum kurbanin olam getir
-Azcık daha yalvar
Dediim keyifle arkama yaslanarak
-Ezel! Hadi lütfen yalvarırım hadi gülüm aa getirda!
-Bir az daha nazik
-Ezelcim hayaatım rica etsem spor çantamı o kıymetli ellerinle alarak buraya getirirmisin son yarım saatim kaldı çıkamıyorum tesislerden hadi gülüm kaldir o kıçinı
-Eh iyi bari geliyorum
Demiş bir şey demesine müsade etmeden telefonu suratına kapatmıştım.
Üzerime sport kıyafetler giymiş çantasını alarak tesislere doğru gitmistim.
Kapıda bekliyen Barış beni görür görmez ayağa kalkmiş yanıma gelerek bana sarılmıştı.
-sen harikasın ezel biricik kankam
Gülerek hafifce başina vurmuştum
-Git değiş üzerini hadi
-Sen gelmiyormuusun?
-Seni benmi soyundurucam Alper?!
-Hiç fena olmazdı aslında
Yanağımdan makas aldığında kıçına tekmeyi basmıştım.
Aklı anca fesatlıkta veledin.