3.BÖLÜM

258 115 39
                                    

16 yıl sonra 
  
     Eda birkaç saatin sonunda yurda gelmişti. Her zaman ki gibi Asiye'den sıkı bir azarlama yemişti ama yine her zamanki gibi azarlanmayı umursamaz tavrıyla bitirtirtmişti.
 

Asiye'den
    
     Tam uykuya dalıyorduk ki odada çalan telefon sesiyle hepimiz uyandık. Kesin yine Eda hanımın sevgilisi arıyordu. Hayır yani kaç saattir berabersiniz bari geceleri birbirinizle konuşmayın.

     Hep birlikte"Eda şu telefonunu kapat"dedik. Asena ise gerçekten sinirlenmiş sesi ile"Bu güzel uykumu bölen yine sevgilinizse benden çekeceğiniz var Eda hanım haberiniz olsun"dedi haklı olarak çünkü askeri okulda son senesi baya zor geçiyordu.

     Eda " Bu sefer benim telefon değil Asiye'nin."dedi bıkmış sesi ile. Ne benim telefonum mu? Beni bu saate kim arayabilir ki? Yani babamgil belirli bir saatten sonra armazlar. İçimi hafiften telaş kapladı ama sakinim.Ben "Kusura bakmayın kızlar hemen açıyorum." dedim ve telefonumu elime aldım. Kızlar yine hep bir ağızdan "sorun değil" dediler.
 
   Bilinmeyen numara arıyordu. Nu numara kimindi acaba ezbere bildiğim bir numara yada kayıtlı bir numara değildi.  Ben " Kızlar ********99 la biten tanıdığınız biri var mı? Benim numaramı verdiğiniz." dedim çünkü biz ailelerimize birbirimizin numarasını verebiliyorduk kendimize ulaşamayınca arkadaşlarımıza ulaşsınlar,endişelenmesinler diye. Kızlar yine hep bir ağızdan hayır yanıtını verdiler. Gecenin bu saatinde kim arardı ki beni çoğunlukla yabancı numaraları açmadığım için reddettim. Lakin reddetmeme rağmen ısrarla sürekli aradığından en sonunda açmak zorunda kaldım kızların daha fazla rahatsız olmaması için.

A: Alo kimsiniz? Ne için aradınız?
     Dedim demesine ama bir süre karşıdan ses gelmedi. Sinirle devam ettim konuşmama "Ya madem konuşmayacaksın gecenin bu saatinde beni rahatsız etmeye ne hakkınız var. Piçlik yapmayın lütfen."dedim.

   Birkaç saniye sonra karşıdan ses geldi.

X:Yıllar önce sıra ondaydı şimdi sende bekle ve 1 ay sonra herşey olması gerektiği gibi olacak. Sonunda kan dökülmeyecek düşmanlık biticek. Yakında burada olacaksın. O zaman kim olduğumu anlayacaksın.
      Dedi ürkütücü ses tonu ile.Ürkmedim veya hafiften korkmadım desem yalan olurdu.

A:Kimsiniz? Gece gece kafanız yerinde değil galiba yanlış kişiyi aradınız. Lütfen daha fazla rahatsızlık vermeyim.
    Dedim sakinleşmeye çalışarak.
  
X: Gayet doğru kişiyi aradım. Asiye bıçakçı yakında tanışacağız son 1 ay bekle ve gör. Asıl o Zaman göreceksin rahatsızlığı."

   Dedi ve  hemen sonrasında yüzüme kapattı.
 
    Allah Allah gece gece çattık belaya. Büyük ihtimal Nehir ve sevgilisi benimle yine maytap geçiyor. Ben bu ikisine yapacağımı bilirim ama. Yinede ürkmediğim anlamına gelmezdi gece gece uykumun içine ettiler. Ama kafama takmıyorum tabiki.

Yazardan
  
     Asiye ne kadar içinden kafasına takmadığını şaka olduğunu düşünsede korkmuştu yinede. En son düşüne düşüne uykuya daldı.
  
   Gözlerini açtığında Asiye kendini bir odada tüm vücudu ağrıyan gözlerini dahi açamayan bir şekilde buldu kendini. Oda kapkaranlık sopsoğuk bir odada . Yattığı yer çok sertti buda en ufak harekette hatta hareket etmese bile vücut ağrısını arttırıyordu. Kendini kaldırmaya zorlasada birşey farketmiyordu sanki vücuduna felç inmişti kızın. Dışarıdan sesler geliyordu Asiye seslerin ne olduğunu algılamaya çalışıyor fakat duyamıyor, algılayamıyordu beyni sanki donmuştu, çalışmıyodu. Çünkü sadece vücudu sızlamıyordu kafası da bulanık bulanıktı.
    
     Sonunda Asiye birşeyler algılamaya başladı "Ben sana dedim Mustafa(Asiye'nin babası) dava ya kanla bitecek yada evlilik. Peki sen ne yaptın evlilik olmaması için elinden geleni yaptın. Sen madem kanı seçtin o zaman son duanı et." biri bunları dedikten sonra bir dört el silah ateşlendi. Asiye irkildi yine beyni algılayamıyordu konuşulanları. Bir süre sonra Asiye daha ne olduğunu algılayamadan odanın kapısını biri açtı. Açtıklarında Asiye ilk karanlıktan çıktığı ve gözleri hafif bulanık gördüğü için nerede olduğunu algılayamadı. Zaten şuan ona beyni adeta oyun oynuyordu. Algılarını açmak için zorluyordu kız kendini pek işe yaradığı da söylenemezdi. En son vücudunu zorlayarak oturur pozisyona getirdi.

     Yavaş yavaş algılarının yerine gelmesi ve gördüğü görüntüyle şok geçirdi adeta kız.
   
    Babası ve abisi kanlar içinde ağızları ve elleri bağlı bir şekilde yerde yatıyordu. Asiye ilk birkaç dakika şok geçirse de sonra hemen koşarak yanlarına gitti. İlk yapacağı şeyi düşündü şuan sakin olmalı bir doktorun soğukkanlılığını taşımalıydı. İlk ne yapacağını buldu, nabızlarına bakmalıydı.

       Nabızlarına baktı abisi ve babasının. Ne yazik ki abisinden nabız alamıyordu o çoktan ölmüş tıpkı annesi gibi onu bırakmıştı. Ama bırakmazdı kendisini izin vermezdi ki Asiye. Abisi onun sırdaşı ,arkadaşı, öğretmeni ve daha birçok şeyiydi. Öyle kolayca bırakıp gidemezdi. Abisine kalp masajı yapıp suni teneffüs yapıyordu Asiye .

     Yanıt alamadıkça gözlerinden yaşlar süzülüyor birer birer düşüyordu yanaklarından yere. Yaklaşık 10 dakika boyunca abisini hayata döndürmeye çalıştı kız ama abisi tamamen gitmiş ve gelmemişti,yanıt vermemişti ilk yardıma.

    Asiye bir acı haykırış bıraktı depo gibi olan yere. Birilerinin gülmelerini duydu lakin şuan kafasını kaldırıp bakacak takati yoktu. Abisi 4 kurşunla vurulmuş hayata gözlerini yummuştu. Babası ise kalbinin hemen üstünden vurulmuş zar zor nefes alıyordu. Onu kurtarabilirdi ama değil mi en azından kurşunu çıkaramasa bile kanı durdurabilirdi.

   Asiye tam babasına müdahale edicekken bir el onu saçından tutup çekiştirdi.  Asiye acılı bir şekilde inledi. Adamın yüzünü tam göremiyordu Asiye. Lakin gördüğü kısım da korkutucuydu adamın yüzünde sanki kabuk bağlamamış yaralar var gibiydi.

     Asiye elini adamın koluna attı ve tırnaklarını batırdı. Adam ise hiçbir tepki vermeden konuşmaya başladı" Eğer sen söylediklerimi ciddiye alsaydınız ve sözünüzü tutsaydınız babanla abin yaşıyacaktı. Hepsi senin suçun Asiye tüm bu olanlar senin yüzünden." ürkütücü şekilde dedi adam. Asiye "Bırak beni babamı kurtarmam lazım yalvarırım babam da  ölecek. Ne istersen yaparım yalvarırım bırak." diye çırpınarak üzgünce yalvararak demesi üzerine  bir el silah sesi daha yankılandı depoda. Kulakları çınladı,acıdı adeta Asiye'nin isyan etmişti.

     Asiye kendine baktı herhangi birşeyi yoktu. Kafasını zorla adamdan kurtardı ve  babasına baktı kafasından kanlar akıyordu. Asiye o an babasını kaybettiğinide anladı. Bir süre bağırarak ağladı. Ardından bir süre de boş baktı iki cesede. Cesetlere bakarken ne ağladı ne de gözyaşı döktü.

     Asiye adama doğru döndü bir hışımla"Sen kimsin? Benden ne istiyorsun? Babamla abime niye kıydın? Biz sana ne yaptık? Pis şerefsiz adi herif." dedi atamadığı hüznü,acısı ve öfkesi ile.
  
    Adam ise kahkaha attı ve gıcık bakışıyla" Bak burda kim var Asiyecik ? Aaa dur sen kendini yorma ben söyleyeyim bak kardeşlerin."dedi büyük bir keyif ile. Asiye tiksinerek baktı adama. Sonra adamın gösterdiği yere baktı. Projeksiyonda kardeşleri vardı hemde başlarına dayanmış silahla. Merwan'nın yüzü hiç iyi değildi baya hırpalanmış duruyordu. Kız kardeşleri ise onlarda pek iyi sayılmazdı.

   Asiye hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı tekrar. Bugün hem babasını hem abisini kaybetmişti, kardeşleri ise tehlikedeydi. Bu adam kimdi bilmiyordu. Üstelik kardeşlerine ve kendisine birşey yapmayacağı meçhuldu. Asiye'ler ile ne derdi vardı onu da bilmiyordu. Tek bildiği boktan bir durumun içinde olduğuydu.
 
  Asiye daha fazla dayanamayarak " Benden ne istiyorsun? Ne yapmalıyım? Kardeşlerim nerde? Onlara ne  yapacaksın?" dedi hala bastıramadığı acıyla.

   Adam önce güldü lakin bu sadistçe bir gülüştü. Sonrasında tekrar Asiye'nin saçından tutup sürüklemeye başladı. Asiye acıyla inledi tekrar. Adam onu saçından sürüklüyordu canı çok yanıyordu  lakin onu durdurmaya takati kalmamıştı.Onu karanlık soğuk bir odaya tekrar sürükledi ardından kızı adeta fırlattı.
   

    Adam bir süre Asiye'ye baktı Asiye'de adama. Adamın her bir ayrıntısı tiksindirici, ürkütücü ve korkunçtu.  Adam tekrar konuşmaya başladı iğrenç sesiyle" Yakında öğreneceksin Asiye Bıçakçı. Kanlı Toprak abinle babanı da kabul etti sen ve kardeşlerini de edicek yakında öğreneceksin."deyip kapıyı kapattı ve odada düşünceli bir Asiye bıraktı.

Yeni bölümde görüşmek üzere:)

   

Kanlı Toprak +18 (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin