3›

11 3 1
                                    


°Bir kişiden soğumaya başlarsan, O sana ısınmaya başlar. Buna imkansızlık denir; Buz ve Ateş gibi.
Peki ya sıcak bir ilişkiden ilk kim soğuyabilirdi, birbirileri için ateş olmuşken?°

Peki ya sıcak bir ilişkiden ilk kim soğuyabilirdi, birbirileri için ateş olmuşken?°

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-

1 haftadır düşünüyordu, şuan depresyona benzer birşeye girmişti. En son hareketler çok büyük hayal kırıklığı yaratmıştı, zorla küçüğünden ayrılmıştı.
"Onu görmek en çok benim hakkım..."
Yağmurlu havada, odasının penceresinin önünde oturmuş ormanı izliyordu manzaradan. Herkesin korkunç bulduğu sisli ve yağmurlu manzara, aksine Onu iyi hissetiriyordu. Hayata olan duygularına benzetiyordu; soğuk esinti, sis ve yağmur.
Eline telefonunu aldı, bir numara çevirdi. Birkaç saniye sonra cevaplandı.
"Kimsin?"

"Eun-Suah'yı görmek istiyorum."
Birkaç dakika boyunca yanıtlanmamıştı, çünkü 1 hafta önce yaşananlardan dolayı güven vermemişti.
"Uyuyor."

"Uyanınca arar mısın? Veya şuan uyuyor hâlini göster misin bana?
Görüntülü arayayım mı? Changbin lütfen."
Ağlamamak için bastırdı dudaklarını, özlem gidermek istiyordu.
"Bana hiç güven vermiyorsun Sarışın, görüntülü arasam bile en ufak 'çıt sesine uyanıyor, Sen; Kızımıza, da güven vermedin.
Seni görürse korkabilir-"
Yüzüne kapattı telefonu, ardından rastgele bir yere fırlattı. Elini yüzüne götürerek ağlamaya başladı, Changbin yüzünden küçüğü ondan korkuyordu.

¬
¬
¬

"Baba! Ben geldim!"
Kızına baktı duyduğu sesle, fakat ağızı açık kalmıştı. Kızı şuan sırılsıklamdı, büyük ihtimalle kendisi yokken parka gitmişti. Kendi başına?
"Eun-Suah! Bu hâlin ne?"

"Ya tamam özür dilerim! sadece evde çok sıkılmıştım, Sende sabah beni parka götürmeyince kendim gittim. Ama arkadaşlarım yoktu, kedileri sevdim."
Ellerini önünde birleştirdi küçük kız, karşısındaki yabancı veya yetişkin birisi olmadığı için bağıramazdı,
gerçi kıyamaz ki? Çocuklar bir melektir çünkü.

"Babacığım, neden beni beklemedin?
Ben, seni hiç götürmüyor muyum parka?"

"Özür dilerim Baba."
Ağlayacak gibi olmuştu, yüzü titremişti. Fakat Changbin, ilerlemişti ve küçüğünü kucağına almıştı.
"Tamam bir tanem, ama bir daha bensiz bir yere gitmek yok.
Tamam mı?"
Olumlu anlamda başını  küçük kız, ardından kazağını işaret etti.
"Baba, çamur oldum."

"O zaman ne yapıyoruz?"
Ellerini havaya kaldırarak iki yana ayırdı küçük kız, ardından gülümsedi.
"Bıcı bıcı!"

On beş dakika içinde, banyo ettirmişti kızını, şimdi ise kollarının arasında bornozlu kızını getirdi oturma odasına. Kaloriferi açtı hemen, küçüğünün hasta olmasını istemezdi.
"Baba, saçlarım?"

Take A Shoot ✔ JeongbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin