10.Bölüm

403 35 57
                                    

Nasılsınız sevgili okurlar ...

İlk defa ciddi giriş yaptım bence ben ben değilim sksjkskos...

Off ciddi kalamıyorum...

Okullar açıldı ilk günden ders anlatmaktan boğaz şişti... Şaka şaka ilk gün ders anlatmam tabiki şarkı söyledim gençlere zknsksks

Sanki ben çok yaşlıyım da sknsksks

Aslında birşey itiraf edeyim ben 23'e giriyorum....

Aaahahahha 🥺

Yaşlılık sen ne zor şeysin ya 🥺

Neyse bölümü okuyun artık sıkıldım uzatmayayım....🙃:)

Mayda Tatlıcı Anlatımıyla Aktarım Yapılmıştır;

Dediği sözler adeta kulağımda çınlıyor gerçeklik algımı sorgulatıyordu. "Biliyorum yani şey Serpil Hoca'nın yanında seni savunamadım. Yani işte yapamadım ilk defa oluyor bu çünkü yani bana göre ilk ve korktum." Yutkunup yerdeki bakışlarını bana çevirdiğinde gözlerindeki korkuyu farkedebiliyordum.

"Bir cevap vermek zorunda değilsin. Sonra yani istersen konuşuruz. Şimdi seni tedavi etmemiz gerek" konuşmak istesem de dilim tutulmuş gibiydi zaten bu itirafı hiç beklemiyordum. Hele ki böyle bir anda tahmin dahi edememiştim.

"Şeyy ee e-evim burası" eliyle tek katlı müstakil evi işaret ederek bahçe kapısına ilerledi. Arkasından ilerledim bilinçsizce şuan her hareketimi emir almış gibi yapıyordum. İlk defa bu oluyordu galiba Mayda Tatlıcı aşık olduğunu yeni kabulleniyordu...

Bahçe kapısını yavaşça kapatıp neşeyle önümden geçti. Zıplıyor desem eksik kalmazdı kapıyı açmaya çalıştı ancak başaramadı. İki adımda kapıya ilerledim.
Bir tepki beklemeden elindeki anahtarı tutmamla beraber Sedef Hoca benden uzaklaşmak yerine daha da yakınlaşmış gibiydi.

"Ohhmm aaa şey açtım kapıyı" kilidi açtığımda yüzünü hafif bir sinirle soluna çevirip ardından önden eve geçti. "Burası benim evim hoş geldin Maydacım." Neşeli çıkan sesine gülümsemek istesem de gülüşümü bastırarak Sedef Hoca 'nın heyecanla anlatışına odaklandım.

"Şeyy sen neden öyle bakıyorsun birşey mi dedim. Dediklerim hoşuna gitmedi sanırım " ne diyeceğini bilemeyerek bir soluna bir sağına baktı kızaran yanaklarını gizlemek istercesine. "Tabikide hayır ben dinliyorum anlatın. Sadece yüzün-yüzünüzü inceliyordum." Kendi dediğimi daha anlamlandıramamışken Sedef Hoca'nın dudakları yukarı doğru kıvrıldı. Dudaklarını birbirine bastırdı gülmemek için benim gözlerim şuan neden dudaklarındaysa bilemiyorum?

Dudakları çok öpülesi duruyordu açıkçası. Öpsem mi? Ama tepkisi ne olur acaba? Hoşlanıyorum dedi aşığım demedi sonuçta ya hoşlantısı biterse o zaman ne yapacam olmaz asla olmaz! Kendinden emin olmadan olmaz! Samimiyet kurup sonra da bırakamaz beni izin veremem buna...

Sedef hoca yüzünü yüzüme çevirip iki defa alnına vurdu sebebini anlamadığım bir şekilde. "Ya aptal kafam ya offf" analmazca ona yönelttim bakışlarımı "noldu hocam?" Birden ayaklanınca irkilmedim desem yalan olur yani...

Az sonra elinde ilk yardım çantasıyla gelip yanıma oturdu. "Salağim çünkü bebeğimin yaralandığını gördüm ve engel olamadım. Salağım çünkü bebeğimle ilgilenmek yerine ondan hoşlandığımı söyleyerek aklını bulandırıyorum." Eridim desem çok mu klişe olur acaba?

Allah'ım bu kadın hep bu formatta kalsın lütfen ya lütfen! Aşık olmam dimi mal zaten aşıksın dedi iç sesim hak verdim. İlk yardım çantasını açıp tendiryodu pamuğa yayıp kaşıma yaklaştırdı hafif bir çizik olmuştu orada. Şuan canımın acıması gerek belki de ama odağım neden o parlak dudaklar ve de neden bu denli endişeli gözlere bağlı ki yüreğim..

"Öyle bakmayın" bilinçsizce konuşuyordum şuan kesinlikle. " Nasıl bakıyor muşumki göstersene?" Elindeki pamuğu dudağıma bastırdığında farkında olamdan inledim. "Ahh Sedef hocam yavaş canım acıyor" sesim hafiften incelmiş gibiydi ama umursamadım. Gözlerimi sıkıca yummuşken ardı ardına yutkunup gözlerini açtım çünkü pamuk dudağıma baskılanmiyordu artık.

"Ho-". Parmağını dudağıma bastırdığında affalladım. "Sus Mayda sakın" gözlerini yumup başını geriye yasladı koyulaşmış gözleri üstümde gezdiğinde yutkundu ve tekrar yutkundu. Dudakları kulağıma yaklaştıkça kendimi kaybediyor gibiydim. "Ya şimdi git ya da bu gece benimle bu evde benim odamda benim yatağımda kal. Bence ikinciyi seçmelisin" eliyle dışarıyı gösterdi. "Aracın var biliyorum ama sahanın önüne park etmişsin."

Başımı ne belalara sokmuştum ben yA?
"Ben o zaman kanapede yatsam uygun mu?" Sedef Hoca kaşlarını çattı. "Benimle uyumam için sana ne istersen verebilirim benimlesin yani kal lütfen!"

Ne dediğinden kendi bile şüpheliydi eminim ki. Bu haline kendimi tutamayıp gülümsedim. İki adımda yanına geçtiğimde yüzü kızararken bakışlarını kaçırdı. "Hmm...sizinle yatayım yani"

Bakışlarını kaçırarak onayladı beni "yani kal-kalsan güzel olur demek istediğim yani şey hoşuma gider." Birazcık oyundan zarar gelmezdi değil mi? Yüzüne doğru eğildiğimde nefesini tutarak gözlerini yumdu sıkıca. Nefes alışveri ben yaklaştıkça artıyor gögüs kafesi inip kalkarak açıkçası beni tahrik ediyordu. Nefesimi dudağına üfleyerek bir elimi kolundan beline sardım.

"Bana giyecek kıyafet verirseniz sizinle" diğer elimle yanağını okşamaya başladım. "Yatabilirim" birden belindeki ve yüzündeki elleri çekip ondan ayrıldığımda yutkunarak dilini dudajlarınin üzerinde gezdirdi bir kaç defa.

"Hıhım" bakışlarını bana çevirdiğinde utanarak gardroba doğru koşmuştu açıkcası. Sonra geri gelerek beni kolumdan tuttu. "Hadi evi gezicez" onaylamama müsade etmeden beni çekiştirirken bakışlarım kolumda olan eline kaydı. İçim kıpı kıpırdı çünkü evet çünkü artık biliyorum ki aşıktım ona her bakışı her dokunuşu her sözü her gülümsemesi, varlığı bile etkiliyordu beni.

İlk önce heyecanla mutfağı ve salonu tanıttı bana. Kapalı bir oda dikkatimi çekse de oraya yaklaştırmadı beni. Israr etmedim açıkçası en sonunda yatak odasına geldiğimizde ben içeri gecince arkamızdan kapıyı kapattı. "Tek mi yaşıyorsunuz yani" gülümseyerek "hayır sevgilimle yaşıyorum" kaşlarımı çatarak hiç güzel bulamadığım esprisine karşılık "hadi ya tüh nerede o tanışmak isterdim."

Kapıdan uzaklaşarak birkaç adımda önüne geldi. Boyu benden epeyce kısa olduğu için ona yukarıdan bakiyordum ve bu hoştu... İki elini omuzlarıma getirerek beni oturttu aslında oturtamadı ben müsade ettim. "Şimdi Mayda" bana yaklaştıkça sıkılaşan nefesimi dizginlemeye çalıştım bir süre.

Sonunda dayanamayarak gözlerimi yumdum. "Sen benden ve de ben senden hoşlanıyorum bunu biliyorsun." dudaklarıma yaklaştığı sırada bunu hissederek gözlerimi açtım şuan ne yapsa itiraz etmeden yelkenleri suya indireceğimi biliyordum. Dayanamıyorum ona engel olamıyorum onu itemedim çünkü şuanki durumdan içten içe zevk alıyorum.

"Şeyy" konuşmama gerek kalmadan sol elinin işaret ve orta  parmağını dudağıma bastırdı. "Benden emin olmak istediğinin farkındayım. Kafanı karıştırmak istemiyorum. Ama eğer istersen bir oyun oynayabiliriz en azından sen karar verene kadar."

Şuan onun etkisinde olduğum için ne dese kabul edebilirim... "N-nedir bu oyun?" Bakışları dudağıma kaydiğında dilini alt dudağında gezdirdi yavaşça. "Her ikimiz istediğimizde birbirimizi öpebiliriz ancak sen isteyene kadar bunun bir adı olmaz"

Yutkunarak bakışlarımı dudaklarına indirdim. İyi bir oyunmuş sanki hoşuma gitti. Gülümseyerek yavaşça ayağa dikildiğimde fazla sert olmayacak şekilde  Sedef Hocayı kendi oturduğum koltuğa oturtarak üzerime eğildim. "Oyunu başlatım mı hocam?"

Gülgüzeli {GxG}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin