toxic kiss⚝changjin

2||Çözemediği vaka olmadı||

Motorunu her zamanki yerine park ederek kaskını çıkardı. Dağınık, gür siyah saçlarını elleriyle düzeltirken motorundan inmiş koltuğu açarak önemli dosyalarının bulunduğu iş çantasını almış, uzun binaya doğru ilerlemişti. Ofisine giderken önünde eğilen polis arkadaşlarına gülümsedi.

Changbin"Hepinize kolay gelsin arkadaşlar."

Ofisine girdi, kapı arkasından otomatik olarak kapanırken rahat koltuğuna geçmiş ve iş çantasını yere bırakarak bacaklarını bir ton evrak olan masanın üzerine uzatmıştı. Gözlerini kapatıp biraz dinlenmeye çalıştı.

Changbin"Şu klavye sesini azaltır mısın?"

Ofis arkadaşı işine ara vererek kahvesinden içti. Bir yandan da çilekli çöreklerinden birini ısırmıştı.

Minho"Kahvaltı yaptın mı?"

Changbin gözlerini açarken eliyle başını ovuşturdu. Hemen ardından oturduğu yerden kalkarak arkadaşının masasına ilerlemiş kutudaki çilekli çöreklerden birini alarak ısırırken gözlerini bilgisayara çevirmişti.

Changbin"Siteye çoktan erişmişsin."

Minho"Evet neredeyse bitti sayılır, siteden kaçak mal satan adamları yakalamamız an meselesi."

Ofisin kapısına doğru adım sesleri gelirken Changbin elindeki çöreği kutuya bırakarak hızlı adımlarla yerine geçti. Minho hızlıca masasını toparlayıp kağıtlarla dolu çekmecesine sokuşturmayı başarırken ofisin kapısı açılmış ve içeri elindeki dosyayla amirleri girmişti.

İkisi de ayağa kalkıp amirlerine selam verirken Felix elindeki dosyayı Changbin'in masasına bıraktı.

Changbin"Amirim, henüz elimde çözülmemiş birkaç dosya var."

Felix"Onları bana geri ver, devam etmeleri için başkalarını bulurum. Bu dosya hepsinden daha acil çözülmesi gereken bir dosya, ikinizin de bu dosyaya odaklanmanızı istiyorum. Birlikte çalışmalısınız ki bu konuda gayet iyi olduğunuz için bu önemli dosyayı size veriyorum."

Changbin masasının üzerini kurcaladıktan sonra gerekli dosyaları bularak Felix'e uzattı.

Felix"Dosyayı inceleyin, iki saat sonra toplantı yapacağız."

İkisi de başıyla onaylarken Felix odadan çıktı. Minho meraklı adımlarla sandalyesini Changbin'in yanına sürükledi ve dosyayı açtı.

Changbin"Şu çörekleri getir önce."

Minho dosyaya sadece bakabilmiş hiçbir şey okuyamamışken Changbin'in elinden almasıyla masasına doğru gitti ve çekmeceden çörek kutusunu çıkararak arkadaşının yanına geri döndü. Sandalyesine oturup kutuyu açarken Changbin yarım parçasını almış minik ısırıklar alırken dosyayı okuyordu.

Minho yaklaşarak okumaya başladı. Okudukça gerginliği artıyordu, Changbin yanında oturan arkadaşının endişesini hissederek ona doğru baktığında Minho'nun telefonu çalmış ve bunun üzerine telefonla konuşmak için odadan, hatta binadan çıkmıştı.

Changbin okudukları vakanın ne kadar ürkütücü olduğunun farkındaydı, yine de işleri gereği birçok ürkütücü vakayla karşı karşıya kalmışlardı ve bu vaka da onlardan biriydi. Arkadaşının sakin yapısını bildiği için neden bu kadar endişe duyduğunu anlayamadı.

Minho arkasına bakarak yürümeye devam etti, yeterince binadan uzaklaştığını düşündüğünde durmuş ve ısrarla çalan telefonuna cevap vermişti.

Minho"Sana durmanı söylemiştim, bir daha sana yardım etmeyeceğim demiştim. Bir daha olmayacak dedin."

Hyunjin"Ceset çoktan bulundu sanırım."