WUUUUUUUWUWUWUWUUWUWU
YİNE BEN GELDİM NABERRRRR
UHEHEHEHEHEHEH
Sabah yazarım okuldan gelince yazarım diye diye saat 00:28 olmus hemen atıp uyicam yazım yanlışı varsa kb sabah bakarım askolarim 😽
°°°
Taehyung'tan
Canım yanıyordu
Nefesim sıkışıyordu
Bağırışları, ses çıkartmamak için,kapattığı ağzından çıkan boğuk çığlıkları aklımda dönerken Göğsüm sıkıştıyordu..
Ne yaptığımı bilmiyordum
Ne yapacağımı bilmiyordum
O an hissettiğim karmaşayla hemen arabama binip sürmeye başlamıştım. Nereye ve niye gittiğimi bilmiyordum.
Saatlerce boş yollarda hız sınırına bile bakmadan, düşünmeden ilerlerken sonunda kendimi burada bulmuştumNiye burada olduğumu başlarda kabul etmek istemesem de biliyordum.
Onu merak ediyordum. Her canı yandığında canım yanmıştı. Her bağırdığında daha fazla parçalanmıştım. Ben duymaya bile dayanamazken o bunları yaşamıştı.
Elimdeki sigaradan bir duman daha çektim. Küllerin, parmağımı sallayarak açık pencereden aşağı süzülmesini sağlarken dalgın düşüncelerle karşımdaki büyük eve bakıyordum.
Ne kadar süredir bilmiyorum ama yaklaşık iki saattir burada öylece bekliyordum. Başka ne yapabilirdim ki!?
Yanına gidemezdim. Hem nasıl gidecektim ki? Muhtemelen beni, hatta kimseyi görmek istemezdi.
yada onu görmesini..
Karşısına çıkacak cesaretim bile yoktu. Cesaretimi toplasam bile o adam...
Jungkook'a yaptığı ima bile aklıma geldikçe deliye dönüyordum. Para için böyle birşey yaptığını ima etmesi sinirlerimi bozmuştu. Üstüne karşı çıktığı için de ona bağırması..
Tekrar sinirlenmek için kafamı iki yana sallayıp derin bir nefes aldım. Elimdeki sigarayı yere atarken arabadan indim hızla.
Daha fazla duramazdım. Onu görmem gerekiyordu. Onun beni görmesine gerek yoktu.
Hızlı ama sessiz adımlarla ilerlerken eve bakınıyordum hâlâ. Odası hangisi olabilirdi??
Bahçeye girerken arka tarafa yansıyan ışıkla adımlarımı o yöne çevirdim. Evin diğer tüm ışıkları kapalıydı. Tek sorun ise ışık gelen odanın ikinci katta, yukarıda olmasıydı...
Arka bahçeye geldiğimde etrafa bakındım. İleride,köşedeki kulübenin yanına ilerledim. Yan tarafında bir merdiven görmemle sinsi bir gülüş yerleşti yüzüme saniyelik.
Merdiveni jungkook'un olduğunu düşündüğüm ışık süzülen odanın Amerikan tarzı yerden tavana uzanan penceresinin önüne dayadım.
Merdivenden çıkarken yaklaştıkça adımlarım ağırlamaya başlamıştı. Son basamağı da çıkıp sıkıca tutunurken hafif aralık tül perdeden içeriye bakındım.
Oradaydı
Yerde uzanıyordu. Gözlerim ağırlaşırken hala bilincinin kapalı olduğunu düşünmüştüm. Gözlerim üzerinde gezindi bir süre. Soft koyu, kahverengi bir t-shirt ve gri eşofman altı giymişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
raspberry cake •|• TAEKOOK
Fanfiction"Hâlâ küçük bir pasta için neden bu kadar üzüldüğünü anlamış değilim pastacı çocuk " ~Yarı texting ~Yarı düzyazı ~taekook