Bölüm-5

41 4 89
                                    

Alastor

Elim Vox'un elindeydi beraber gölün oralarda yürüyorduk. Eğer yakalanırsak ne yapacağımız hakkında konuşuyordu, uzak diyarlara gitmemiz gerektiğini ve bir daha kimsenin bizi bulamamasını istediğini söylüyordu. Hatta bizim bizi bulamamızı istiyordu. Ağzım aralandı;

"Bu ne anlama geliyor şimdi?" Vox'un yüzü hayal kırıklığı içerisindeydi. Eliyle arkasında ağaçlık alanı, ormanı gösterdi. Bu zamana kadar öldürdüğüm bütün insanlar bana gülerek bakıyordu. Aralarında benim öldürmediğim biri daha vardı en önde, annem kollarını birbirine kavuşturmuş bana onaylamaz bir şekilde bakıyor ve başını iki yana sallıyordu.

"Gözünü aç sevgilim ve uyan."
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Kan ter içinde uyandığımda ve bulunduğum yeri kontrol ettiğim de yatak başlığına yaslandım ve derin bir nefes verdim. Vox bana sevgilim diyordu... Bunu gerçekten bana demesini ne çok isterdim, ona karşı olan bastırmaya çalıştığım hislerimin zihnime karşı kurduğu bu komplo beni buz kesmişti. Saate baktım, henüz birdi. Bu boktan rüyadan sonra bir viskiye ihtiyacım vardı. Yataktan kalktım ve salona indim. Viski şişelerimin olduğu raftan bir şişe kaptım ve şişeyi üç gün susuz kalmışım gibi ağzıma dayadım.

Koltuğa oturup ellerimi şakaklarıma bastırdığımda sertçe masaj yapmaya başladım. Annemin o hayal kırıklığına uğramış olan ifadesi aklıma geldikçe kalbim sıkışıyor nefes alışverişlerim hızlanıyordu. Ona layık bir evlat olamadığını her zaman biliyordum... Ancak yüzündeki o ifade beni yerle bir etmeye yeterdi. Belki de bu rüya benim duygularımı kendi içimde tutmamam gerektiğini falan öğütlüyordu? Yoksa Vox'un ellerimin arasında ne işi vardı ki?

"Alastor?" Onun elini omzumda hissettiğimde irkilmeden ona baktım, gökyüzülerinin en derinine baktım. Elini elime aldım ve yanağıma götürdüm. Avucunun içini öptüm ve derin derin nefes aldım. Biraz onu inceledim, beni dikkatle ve gizli tutmaya çalıştığı bir heyecanla izliyor her hareketimi takip ediyordu. "Hikayeleri sever misin?" Heyecanla kafasını salladı ve karşımdaki koltuğa oturdu. Başımla onaylayıp başladım anlatmaya.

"Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde... Bir prens varmış, prensin annesi zamanında babası tarafından öldürülmüş. Prens babasına karşı kin ve nefret beslemiş, bu öyle büyükmüş ki bir gün prens babasını kimilerine göre cani bir şekilde katletmiş. O öldürmeyi sevmiş ve daha sonra öldürmeye yine devam etmiş. Karşısına bir sürü güzeller güzeli prenses çıkmış ama hiçbirini sevememiş prens. Duygularını annesiyle beraber gömdüğünü sanmış, ta ki... Karşı ülkenin prensiyle düzenlenen bir baloda tanışana kadar.

Bizim prens ilk önce diğer prense karşı mesafeliymiş ancak onu zamanla tanıdıkça çok sevmiş hatta o kadar sevmiş ki bu sevgi diğerlerine göre yanlış bir sevgiymiş... Prens hikayesinde bir prenses istemiyormuş, ihtiyacı olan bir prensmiş onun prensi..." Ben durduğumda o ellerimi avucunun içine aldı ve biraz sıktı.

"Karşı ülkenin prenside duygular besliyormuş bizim prense karşı. Ancak korkuyormuş itiraf etmeye ya sevildiği gibi sevilemezse diye arkadaşlıkları onun aptal hisleri yüzünden bozulsun istememiş. Ancak içinde bulundurduğu duygular günler geçtikçe daha da güçlenmiş... Bizim prenste hazırmış duygularını itiraf etmeye başlamış bir hikaye anlatmaya..." Diyerek o da benim hikayemin devamını getirdi. İkimizde ayağa kalktık ve karşılıklı durduk. Ve aynı anda konuşmaya başladık.

"İkiside bu hikayenin sonunda anlamışlar, onların bir prensese ihtiyaçları yoktu güzel bir hikayelerinin olması için. Gereken tek şey birleşmesiydi dudaklarının..." Bu cümlelerin ardından yoğun bir tutkuyla öpüşmeye başladık. Ellerimiz birbirimizin vücudunda keşifteyken anın içinde kayboluyorduk. Dudaklarının tadı kesinlikle vanilya gibiydi artık en sevdiğim tat onun dudaklarının arasındaki vanilyaydı. Onu koltuğa ittim ve üstüne çıktım. Biz hala yoğun bir şekilde öpüşmeye devam ederken onun eli göğsümden pantolonuma doğru bir yol takip etti yavaşça. Dudaklarını ısırınca inledi ve pantolonumun köşesini sımsıkı tuttu. (Yazar Notu: Yazmasam mı acaba...)

🔞Smut Uyarısı Rahatsız Olanlar Bu Kısmı Geçebilirler🔞 (Ne kadar yazabileceğim şüpheli)

Öpüşmemize ara verdiğimiz sırada ikimizde kıyafetlerimizden kurtulduk ve birbirimize karşı tamamen çıplak kaldık. Onun elleri kaslarımda gezerek bana bir ürperti verirken ben onun bir yandan haşmetlisini okşuyor bir yandan da boynunda kendime ait izler bırakıyordum. (Yazar Notu: Hikayeyi burda bıraksam bana ne kadar söversiniz uhug)

Birbirimizin adını fısıldayarak anarken hissettiğimiz duygunun seviyesi hat safadaydı. İlk önce bir sonra ikinci parmağımı sıcaklığının içine yolladım ve makas hareketi yaparak genişletmeye başladım. Onun inlemeleri beni daha da hırslandırırken, tırnakları sırtıma saplanıyordu. Yeterince genişlettiğime emin olduktan sonra kendimi onun içine konumlandırdım ve alışabilmesi için aletimi yavaşça içine kökledim. Yüksek sesle adımı inlemesi içimdeki hayvani bir dürtüyü daha da kabartıyordu.

Zevk artmaya başladıkça git gellerde hızlanmaya başlamıştı. İnlemelerimiz birbirine karıştıkça, vücutlarımız birbirine çarptıkça biz birbirimizi sevdikçe ve biz, gerçekten biz oldukça asla ayrılmayacağımızı ve hep birbirimize ait olacağımızı kavramıştım tıpkı onun benim sikimi kavradığı gibi. (Yazar Notu: Oha ayıb)

Yazarın bakış açısından

Sabaha kadar birbirine çarpan terli tenleri birbirlerine duydukları arzunun ateşi ile beraber birbirlerine ait oldular. Onlar yaşadıkları hazzın içinde kaybolurken yaşamlarının beraberlerse anlam kazandığını da artık biliyorlardı... Sabaha karşı uyuyakalarak işlerine geç kalmış olsalar bile.

______________________________

741 kelime ile bu bölümüde kapattığımıza göre ben evrenden silinebilirim. Ben yazamam sanıyordum ama baya baya -_- şöyle yazdım sahneyi. Yine de uhg biraz utandım ehe he he. Az yazdım ama güzel bölüm oldu bence (biraz daha smut yazsaydım beni yerin 7 kat altında bulabilirdiniz.)

Valla çok yorgunum ve biraz sinirliyim hep okul ve dış etkenler yüzünden yani sizler üstünüze alınmayın canikolarım kemiririm kıçınızı😝🙈

Neyseeeee DIRIRIRIRIIIII REKLAMLARRR

Eğer hala Bizden Olur Mu? Ve Ben mi, Varoluş mu? Kitaplarını okumadıysanız büyük ayıp ediyorsunuz götünüzde atom bombası patlatırım.

Eh kardişimmm madem buraya kadar geldin bir parlativer beya yıldızımızı🌟🙈

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 14 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Love StoryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin