🦢"Son düdüğün gelmesi ile, evet! Beşiktaş şampiyonluğunu ilan ediyor." Ekrandan gelen ses ile mutluluk göz yaşlarımı durduramıyordum.
Maç deplasman maçıydı, o yüzden Sayın Başkan Hasan Arat, beni ve takımdaki oyuncuların yakınlarını kulüp binasına davet etmiş, buradaki büyük oturma alanında maçı hep beraber izlemiştik. Ekran Semih'i gösterdiğinde istemsizce göz yaşlarım daha çok döküldü.
Yanımda oturan Aslıhan abla, gülerek bana sarıldı, "Şükürler olsun..." dediğinde bende ona sarıldım. "Şampiyonuz abla,"
Yönetim ekibi herkes ile tebrikleşirken, bende ayaklandım. Başkanımızın yanına vardığımda hızla birbirimizi kucakladık, "Ağlama kızım, gül. Gül, siz bunu hak ettiniz." dediğinde gözümdeki yaşları sildim. "Tebrikler başkanım," dedim.
Tebrik etme süresi biraz uzun sürmüştü, yönetimden tanıdığım bir diğer insanlar ile de kucaklaşmış, en sonunda Ahu ve Aslıhan ablanın yanına oturmuştum. Ahu abla, "Barış kuduruyordur şimdi," dediğinde pusetinde duran bebeğimi kucağıma aldım.
"Rafa Silva'sı olan kazanır." dediğimde güldük ve telefonum titremeye başladı. Semih arıyordu, telefonu hızla açtım. "Aşkım!" diyerek ayaklandım.
"Şampiyon, Beşiktaaş! Oley oley oley oleeey, Şampiyoooon Beşiktaş!" hep bir ağızdan söyledikleri şampiyonluk şarkıları ve deplasman tribübü...
Telefonu en sonunda kendisine çevirdiğinde, terden sırılsıklam olan yüzü ve forması ile... Fenaydı.
"Sevgilim, şampiyonuz!" diye bağırdı mikrofona doğru, kucağımdaki kızımızı gösterdim. Ama bir yandan da gözümden yaşlar tekrar akıyordu. "Seninle gurur duyuyoruz, herşeyimiz!" dediğimde, Işık'ı görmesiyle, "Babam, aşkım..." dedi, takım onu rahat bırakmıyordu.
Konuşamadığımız için telefonları kapatmıştık. Başkan onların direkt uçağa binip, İstanbul'a geleceğini, yönetim ekibinin onları havalimanında karşılayacağını söylemişti. Ahu ve Aslıhan abla ile peşlerine takılmıştık ki, sonradan Necip abi ve Nur ablanında geleceğini duymuştuk.
Havalimanında uzun bir süre beklemiştik ama güzel tarafı, buradan gideceğimiz istikamet Nevzat Demir olacaktı. Taraftarların bir kısmı- bir kısmı dediğim bir ton insan burada şampiyonluk şarkıları söylüyordu.
Garipsediğim kısım, Işık'ın huzurla uyumasıydı. Evde birçok gece Semih ve beni uyutmayan minik bebeğimiz, burada söylenen yüksek sesli şampiyonluk şarkılarında gıkı çıkmıyor, huzurla uyuyordu.
(Bu olay benim bebekliğimde yaşanmış gerçek bir olay, ufak bir info. 🥹🦅)
Epeyi bir süre öncesinde uçağın indiğine dair haberi almıştık ama şimdi, kapıdan içeri şampiyonlarımız giriyordu. Heyecan ile ayaklandığımda, gülerek gelen Semih'i gördüm. Taraftarların sesi iyice yükseldiğinde kızımızı kıcaklayarak, Semih'in yanına ilerledim.
Beni görmesiyle yüz ifadesi, anlatamayacağım kadar güzel bir hale büründü. Bizim için açtığı kollarına hızla girdim ve bedenimi sıkıca sardı. Kızımız hala uyuyordu, başı omuzumdaydı ve tam aramızdaydı.