gizemli kişi

87 8 7
                                    

Duru'dan
Yıkık dökük bir yerde karanlık bir odada tek başımaydım, kaçırmamın üzerinden tamı tamına 3 gün geçmişti ve ben artık açlıktan bayılmak üzereydim bu üç günde mideme sadece su girmişti. Bir an kapı açıldı ve içeriye bu sefer siması hiç tanıdık olmayan bir adam girdi içeriye.

"Hey! Sende kimsin ve ne işin var burda" dedim halsizlikten kısık çıkan sesimle. "Şştt sana yemek getirdim ve bundan kimsenin haberi olmayacak tamam mı eğer biri öğrenirse sende ölürsün bende" dedi ve bacaklarımın üzerine bir tepsi koyup tekrara o kaanlıkta kayboldu. Kim olduğunu bilmiyordum ve yemekleri yemek ve yememek arasında kalmıştım fakat ellerim ve midem bana karşı çıkıyordular ellerim istemsizce getirilen yemeğe gitti ve bir şeyler götürüp ağzıma attım. Yemeğim bitmişti zaten içinde ilaç falanda varsa benim ilaçlara karşı dayanıklılığım vardı yani ilaçlar bana etki etmiyordu bu benim en sevdiğim yönümdü.

5 gün sonra
Beş gün geçmişti ve bana yemek getiren adam en son bir tepsi getirdikten sonra gözden kaybolmuştu ve kaç gündür gelmiyordu bense artık umudumu kesmiştim bunca zaman niye beni bulmamıştılar bir an aklıma eskiler geldi Sena ve Senemim onların bana abla deyişinde her defa erimem beni korumaları ve güçlü durmaları, Aras geldi sonra aklıma o ne yapıyordu doğum gününü berbat etmiştim ya benden bu yüzden nefret ederse buna katlana bilirmiyim ki ya Çağatayım o ne yapıyordu beni özlemişmidir ya da yokluğumu fark etmişmidir.

Ben bunları düşünürken aniden kapı açıldı ve günlerce beklediğim o tanıdık sima geldi gözümün önüne zorlukla "Çağatay" diye bilmiştim evet evet bu o'ydu bu ilk aşkımdı beni koruyup kollayan o kişiydi bu Çağataydı "şşt sakin ol bebeğim seni burdan kurtarmaya geldim" dedi ve yanıma gelerek zayıf bedenimi kucağına aldı "Çağatay" dedim tekrar güçsüzlükle "efendim bebeğim efendim birtanem" dedi telaşla "bak yine beni sen kurtardın çiçeğim sen benim kahramanımsın" dedim gülmeye çalışarak "evet bebeğim kurtardım seni hep kurtaracağım seni ben ne de olsa Duru'nun çiçeğiyim" dedi o da benim gibi gülmeye çalışarak ama nafileydi çünkü endişesi gözünden belliydi "Çağatay diğer kahramanımı bul lütfen" dediğim anda Çağatayın kaşları çatılmıştı "diğer kahramanın derken Duru" dedi sert ifadesiyle "bana yemek veren çocuk işte" dedim o anda çocuğun yüzü gözümün önüne geldi çocuk baya yakışıklıydı Çağatay yaşlardaydı ve Çağatay gibi boyu ve vücudu vardı "ha birde genç çocuk" dedi Çağatay kaşlarını ola bildiğince çatarak "evet çiçeğim senin yaşlarda senin boylarda ve senin gibi vücuda sahipti" dedim Çağatay bu dediklerim den sonra kudurmuştu resmen "Duru kim o lavuk isim ver bitanem" dedi sesini sakin tutmaya çalışarak "çiçeğim ismini söylemedi ki gizli bilgiymiş " dedim sanki sır verirmiş gibi "neyse bitanem ben bulurum yorma sen kendini" dedi bu arada hastaneye gelmiştik. Hastane odasındaydım hah ne eğlenceli ne eğlenceli o karanlık oda bile burdan daha eğlenceli amına koyayım. Çağatay dışarıdaydı işleri varmış ailem de evdeydi onları eve göndermiştim çünkü hepsinin gözleri kıpkırmızıydı özellikle de Aras annem babam Batu ve Bartunun diğerleri de perişan haldeydiler ama bu saydıklarım aile üyeleri daha çok kendilerini harap etmiştiler...

VE BİTTİİİİ

Bu bölümü kısa yazmak istedim çünkü uzun yazmak için uzun zaman lazım ve bendede bu zaman birimi yok o yüzden kısa kesmek istedim.

Sizce bizim bu yakışıklı beyimiz kim olacak ya da dişli bir rakip mi olacak Çağatay aşkımıza belki de erkeklerimiz den biri üzülür yada ikiside mutlu olurlar bunu artık bilemiyorum siz nasıl olmasını istiyorsunuz yorumlarda belirtin lütfen istediğiniz bir sahne varsa söyleye bilirsiniz mutlaka o sahneyi yaparım

•Gizemli kişi?

•Çağatay?

•Batu?

•Aras?

•Duru?

•Anne-baba?

•Diğer aile üyeleri?

•Bölüm?

abilerim mi?Where stories live. Discover now