The Noble and Most Ancient

53

2 Kasım 1981

Lily ve James.. gitmişlerdi. Onları Godric's Hollow mezarlığına gömmüştük. Abelia fazla dayanamadan eve gitti, Remus ve ben olduğumuz yere çöktük, ikimizde tükenmiş haldeydik. Taşlarla bakışıyorduk, hala birinin çıkıp bunlarım şaka olduğunu söylemesini bekliyordum. Bir yerlerden aptal bir geyik çıkıp bizi dürtebilirdi belki.
"James'in sigara içtiğimizde öleceksiniz dediği günü hatırlıyor musun." dedim
"Hah, evet.." dedi Remus, eli cebine uzandı "Şerefine Çatalak!" diye anons etti. Beraber bir tanesini yaktık ve James'in kısmına gömdük. O andan sonra bir daha içtiğimizi hatırlamıyorum. Paketi de bir muggle çöpüne attık

***

Duruşma başlıyordu, herkes teker teker yerlerine geçmişti. Tüm bakanlık ve neredeyse tanıdığımız ya da tanımadığımız tüm cadı ve büyücüler buradaydı, uzun süreceği kesindi. Bartemius Crouch'un (Sr.) yan kısmı ve biraz aşağısında oturuyordum, tüm salonu görüyor, duruşma alanına istediğimde çıkabiliyordum. Abelia ve Remus onlar için ayrılmış kısımdalardı. Yok olmak istiyordum, o an orada. Yanıma gelen veya bana bir şeyler söylemeye çalışan herkesten o an için nefret ediyor kimseyle konuşmak istemiyordum. Monty ve Effie benim yakınlarımda oturdular, ikiside bitmiş haldeydi, neden Harry'i alamadıklarını anladım. Onları gördüğümde hiçbir şey söylemeden gidip ikisine de sarıldım.

"Bir şeye ihtiyacınız var mı- Size çay getirebilirim- Burada oturmaktan memnun musunuz-" diye sırayla kesikçe söyledim. Bazen Effie ve Monty'e karşı bile sanki Sirius'muşum gibi hissediyordum, insanlar sanki davranışlarıma yarı yarıya onunmuş gibi bakıyordu ve onun suçlarından utanıyordum. Tabii ki de böyle değildi.

"Pole sakinleş canım, otur." dedi Effie ona gülümsedim ve yerime geçtim.
Skeeter benden biraz daha alt kısımda oturuyordu, onu görebiliyordum. Tüy kalemini ve defterini almış sürekli notlar yazıyordu. Yakın arkadaşlarından birinin hapse girişini nasıl yazacaktı çok merak ediyordum, hiçbirini okumayacak olsam da.

"Sessizlik!" dedi Crouch ve başladık. "İlk mahkum!" diye anons etti Umbridge ve ölüm yiyenleri sırasıyla getirdiklerinde hepsinin tek tek bilgilerini veriyordum, bazıları kısa sürüyordu, en kötülerine sıra gelmişti.
"Sıradaki." dedi Umbridge ve diğer sayfaya geçtim, işte başlıyoruz.

"Bellatrix Druella Lestrange, 1951 doğumlu, safkan cadı. Suç kayıtları: Kim-olduğunu-bilirsin'in sadık hizmetkarı, 193 muggle cinayeti, Alice ve Frank Longbottom'ın akıl sağlığını tehdite sokan affedilmez bir lanet ile işkence, tüm affedilmez lanetlerin kullanımı......" Okudukça bitmiyordu, işkence gibiydi.

Bellatrix'in berbat sesini duyduğum dakikalardan sonra o da kenara alındı, Azkaban'da ömür boyu kalacaktı. İlginç isme geçmiştim; bakanın oğlu, Regulus'un eski arkadaşı. Ama Barty orada değildi, farklı bir mahkum olan Igor Karkaroff bir şeyler söylemeye çalışıyordu. Ortalık baya karıştı, Dumbledore ve Moody'nin konuştuklarını görebiliyordum. Yanılmıyorsam Durmstrang'den gelen biriydi ve Dumbledore'un eski arkadaşıydı.

  "Rosier! Evan Rosier!" dedi Karkaroff "Bay Rosier öldü." dedi Crouch. Dakikalar sonra herkes konuşmaya başlayınca ve kargaşa çıkınca bağırdı. "Bana o ismi söyle!" ve Karkaroff kimsenin beklemediği ismi söyledi. "Barty Crouch..." bir sessizlik ve "Jr."
Tam o an Barty kalabalığın arasından kaçmaya çalışırken bir büyü ile durduruldu. Bu onu senelerdir ilk görüşümdü ve kalabalığın arasında görünmemişti, herkes gibi şaşırmıştım. Hemen onu tuttular ve yargılanmaya başladı.

"Bartemius Crouch (Jr.), 1961 doğumlu, safkan büyücü. Suç kayıtları: Kim-olduğunu-bilirsin'e hizmet etmek, 79 muggle cinayeti, 7 büyük saldırı, bakanlık seherbazı Alastor Moody'e birebir saldırı..." Okuyordum, tekrardan, en sonunda onu da herkesi koydukları büyük kafes görünümlü demirlerin arasına koyup kenara alabilmişlerdi. O ve Bellatrix o kadar zorluk çıkarttı ki neredeyse duruşmanın yarısını aldı.