Sakusa Kiyoomi
•••
İri cüssesine tam oturan siyah bir gömlek giymiş ilk üç düğmesini açık bırakmıştı. Uzun bacaklarını yayarak oturmuş salonda sadece ben varmışım gibi gözlerini bana dikmişti.
Kaşlarının üstündeki iki ben hala yerindeydi. Diğer kaşında ise daha önce görmediğim bir çizik vardı. Gözleri ise her zamanki karanlığını yaşatıyordu onlara bakana.
Onun sadece bana bakmasına salon şaşırmaya başladı. İki ailenin arasındakileri bilenler bilmeyenlere anlatmaya başlamıştı bile.
Kita-san sinirle sandalyesinden kalkıp yanıma oturdu. Omzuma dokunarak bir şeyler anlatıyordu sanki.
Ama ben gözlerimi çekemiyordum ondan. O da bunu çok iyi bildiği için sırıtmaya başlamıştı. Sanki hiçbir şey yaşanmamış gibi pişkince bana gülüyordu.
Kita-san elimi tuttuğunda yüzündeki gülümse anında silinmiş kaşlarını çatarak ona bakmaya başlamıştı. Rahatsız mı olmuştu yoksa ?
"Hadi gel gidiyoruz buradan." dedi Kita-san bileğimden tutarak. Başımla onaylayıp onu takip ettim.
Başımın üstünden arkama baktığımda onun hala öfkeli gözlerle beni izlediğini gördüm.
Dışarı çıktığımızda Kita-san beni bizimkilerin yanına bırakıp gözden kayboldu.
" İyi misin Atsumu off niye geldiler buraya ya" dedi Hinata söylenerek.
"Geldikleri gün karıştırdılar ortalığı işte o orospu çocuklarından da bu beklenirdi." dedi Oikawa yüksek sesle.
"Orospu çocukları derken," hepimiz Oikawa'nın arkasından gelen tok sesin sahibine baktık.
Yapılı vücuduna tam oturan bir takım elbise giymiş adam ela gözlerindeki ciddiyetle Oikawa'ya bakıyordu.
"Kiyoomi ailesi işte kim olucak" dedi Oikawa arkasındaki adama gözlerini dikerek.
"Kiyoomi ailesiyle böyle konuşamazsınız."
"Sana mı soracağım lan sen kimsin amına koyayım." dedi Oikawa kahkahayla.
Ela gözlü adam kısık bakışlarıyla Oikawa'nın üstünden cevap verdi. "Bu sizi ilgilendirmez."
Oikawa da adamin dibine yaklaşıp alayla cevap verdi.
"Benimle böyle konuşmanın hesabını vereceksin ela göz."Adam istifini bozmadan kısık gözlerle yukarıdan bakış atmıştı. Oikawa'nın boyuna gelmek için eğilip gözlerine bakarak konuştu. "Elinizden geleni ardınıza koymayın."
Hepimiz aralarındaki çekimi ağzımızdaki sularla izlemeye başladık. Yan gözle Akaashi'ye baktığım da o da beyaz saçlı korumayı arıyor gibiydi. Herkes işindeydi anlaşılan.
Boğazımı temizleyerek seslendim. "Artık diğer partiye geçsek mi ne dersiniz."
Oikawa sonunda gözlerini ela gözlü adamdan çekip bize doğrulttu. Hinata Kenma'nın elindeki telefonu alıp bize doğru ittirdi. "Hadi siktir olup gidelim burdan."
...
Arabayı şoföre teslim edip kapıdan içeri girdim. Ayakkabılarımı elime alıp sessizce merdivenleri çıkmaya başladım. Neredeyse sabah olucaktı ve eve yeni dönmüştüm resmen.
Odama geldiğimde alkol kokan üstümü çıkarmadan kendimi yatağa attım. Tam yorganı üstüme çekip uyuyordum ki elime gelen kağıt parçasıyla durdum.
Odaya göz atıp biri var mı diye kontrol ettim. Yavaşça kağıdı açıp içindeki notu okuyunca öfkeden deliye dönmüştüm.
'Kehribar gözlerinin beni unutabileceğini mi sandın Miya"
●●●
Offf başlıyoruz yavaş yavasss
Ela gözlü adam= Iwaizumi (27) hajimeDevam edecek
Oylamayı unutmayınXoxo
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ULTRAVİOLENCE | sakuatsu
Fanfiction"Senden nefret ediyorum." dedim öpüşüne karşılık verirken. Sarı saçlarımdan tutup elinin tersiyle bacaklarımı okşarken cevap verdi. "Biliyorum." ... Tw: cinsel içerik, argo