Begüm'ün açısından;
İki haber!Biri iyi diğeri kötü haber!Küçüklüğümden itibaren hep ilk kötü haberi duymak istemişimdir.Sonra gelen iyi haber kötü haberin acısını bir nebze dindirsin diye.Ama bu acıyı..,babamı kaybetmenin acısını,hangi kolejden kazandığım burs dindirir ki??Annem zaten yoktu.Ben onu yok saymıştım.Bizi bir adam için bırakıp gittiğinde ölmüştü.Ben Begüm.Zaten sessiz ve soğuk birisiydim ama babamı kaybedince iyice içime kapandım.Duvarlarımı yıkabilen tek kişi Anıl'dı. Abim,kardeşim,babam.belki bazen annem..Onun durumu bayağı iyiydi.Biz ise babamın maasıyla zor geçiniyorduk.Bir gün bana arabayla çarpmıştı ve o günde sonra hayatımdan hiç çıkmamıştı.Şimdi onun olduğu lisede bir burs kazandım.Doktor olmak için elimden geleni yapıyorum.Babam akciğer kanseriydi.Ameliyat parası yetmediği için ameliyat olamadı ve...öldü.Ama ben hayat kurtarıcam.Hayat hikayem bitti.Hayır, hayır belkide daha yeni başlıyordu.Okul forması ateş pahasıydı.Kumaştan çalmışlar resmen eteğin ama parası ..Tabiki almaya param yetmedi ama Anıl zorla aldı.Zaten yakında part time iş aramaya başlıycam.Neyse okul için hazırlanayım bari.Okul formasını giydikten sonra saçımı yandan balık kılçığı olarak ördüm.Makyaj yapmadan,çilekli parfümü sıkıp dışarı çıktım.Anıl kapının önündeydi koşup boynuna atladım.
-Küçük cadı yaa!Senle aynı okulda olduğum için çok şanslıyım.
-Bende inşallah aynı sınıftayızdır.
-Görücez..
On dakika sonra okulun önündeydik.Bir okul bu kadar mı büyük olur yahu!Anıl içeri girer girmez tüm gözler ona çevrildi tabi çocuk taş.Bense soğuk maskemi tekrar taktım.Anıl'ın kulağına fısıldadım:
-Bu kızlar sana yiycekmiş gibi bakıyor!!
-Eee kızım tabi taş gibi çocuk görmüşler tabi bakcaklar
-Kendini övmesen olmaz di mi?
-Sen yine çok konuştun.Gel kantine gidelim.
Kantine gittik.Anıl bana ve kendisine tost alamya gitmişti.Ben de o sırada masada oturmuş etrafa bakıyordum.O sırada kantindeki kızlar aptal aptal sırıtıp bir yöne bakmaya başladılar.Kafamı aynı yöne çevirdiğimde kapının önünde dağılmış saçlarıyla ,uykulu gözleriyle,ilk iki düğmesi açık gömleğiyle yakışıklı bir çocuk girmişti.Bu okuldaki kızların iki gözdesi vardı anlaşılan biri.Anıl,biri de bu.Çocuk içeri havalı bir giriş yaptı.Etrafa ukalaca bakışlar göndermeye başladı.Kendini bir b*k sanan zengin züppelerdendi sanırım.Bir an yeşil gözler beni buldu.Ona soğuk bakışlarımı yolladım.Bir an şaşırıp sonra takmadan etrafa bakmaya devam etti.O sırada kıvırcık saçlı bir kız ona doğru koştu ve boynuna atladı.Çocuk sıkılmış gibi sarılmadan kızı kendinden uzaklaştırdı.Kız hiç bozulmadan cırladı:
-Aşkımmm!Seni çok özledim.
-Şaşırdım.Zaten tüm yaz k*ıçımın dibinden ayrılmadın.Nesine özlüyorsun??!
Kız üzülmüş gibi dudakları büzdü.Sonra sahte bir gülümsemeyle devam etti.
-Ama aşkımmm!!Ben seni bir saat görmesem bile özlerim kii!!
Iyy bu kız salak mıydı yaa!!Çocuk onu resmen aşağılamıştı.Eğer aşk böyle bir şeyse kalsın ,ben almayayım.
-Niye suratını buruşturup kendi kendine konuşuyorsun bakalım cadı!!
Onun sorusunu es geçerek çocukla kızı gösterip:
-Şunlar kim?? diye sordum.Sonra Anıl'a bakmadan tosta daldım.
-Hımmm çocuk Hilmicem ,kız Serenay.Hilmicem okulun popüleri.Serenay da tabii.Ben de tabii.Hilmicem çok kötü bir çocuk!Kızları kandırıp,kötü emellerine alet edip,atar.Serenay ise Hilmicem'e takıntılı.Hilmicem'in onu aldattığını bilse de ayrılmıyor.Biraz süslü ve egoist.Sakın Begüm onlarla muhattap olma.
-Tamam annecim.Hilmicem'e kendimi,kötü emellerinde kullandırtmam,Serenay'la başımı belaya sokmam.Sen merak etme. diye gülüp tostumu yemeye devam ettim.Anıl elimi tuttu.
-Bak Begüm bu şaka değil!Başını beladan uzak tutmak istiyorsan onlarla konuşma,bakışma,hatta onları umursama tamam mı??Serenay neysede,diğeri biraz psikopattır.diye bir uyardı beni.
-Tamam Anıl.Merak etme onlar yokmuş gibi davranıcam.dedikten sonra tostumu bitirdim.
Daha sonra birlikte müdür beyin odasına gittik.Şansıma Anıl'la aynı sınıfta....değildik.Neden çünkü ben şansızım.Anıl'la sınıfımın kapısının önünde vedalaştık.İçeri girdim.Cam kenarında tek başına oturan esmer bir kızın yanına oturdum.Kız hemen gülümseyip:
-Merhaba ben Almeda ,dedi.
Aslında soğuk maskemle bir dönem geçirmeyi umuyordum.Ama bu kız çok tatlıydı.O yüzden bende ona kendimce içten bir gülümseme gönderip:
-Ben de Begüm.
-Memnun oldum.
-Bende.
-Yenisin sanırım.
-Evet.Bu sene burs kazanıp geldim.
- Hımm o zaman iyiki geldin.
-Sağol.
Kapıya kafamı çevirince Serenay'ın da içeri girdiğini gördüm.Bu kızla aynı sınıftaydım yaaa.Ama Anıl yoktu.Acıların çocuğuyummm.
Sonra içeri güzel bir bayan hoca girdi.Kısa siyah saçları,güzel bir gülüşü vardı.-Evet arkadaşlar!Ben yeni fizik öğretmenizim.İsmim Merve Aydın.Yeni biri var mı sınıfta?
Tabiki elimi kaldırmadım.Ben o yeni kız muhabbetlerini çekecek birisi değildim.Ta ki arka sıradan bir ses;
-Hocam ben Almeda'nı yanındaki güzel bayanı daha önce gördüğümü hatırlamıyorum.
-O zaman tanışalım.Evet Almeda
'nın yanındaki arkadaşım kendini tanıt bakalım,dedi hoca defterden başını kaldırarak."Hocom bon orkodoşo tonomoyorom".Gerizekalı yaa!!Neyse ayağa kalktım tam kendimi tanıtacakken içeri Hilmicem girdi.Bir şey söylemeden gitti ve en arkaya oturdu.Hoca da sinirli sinirli başını sallayıp sonra başını bana çevirdi.
-İsmim Begüm.Burs kazanıp buraya geldim.Bir sene boyunca burada okuyacağım,deyip yerime oturdum.
-Annen ,baban yok mu?diye
sordu hoca.-Babam Kadıköy Mezarlığı'nda.Annem üvey babamın yanında.Başka sorunuz??
-Yok.Hoca yanlış yere parmak bastıgını anlamıştı.Ama benim gözlerim dolmadı bile alışıktım artık.Etrafa hala soğuk bakıslar atıyordum.O sırada gözlerim Hilmicem'de takılı kaldı.Bana bakıp alayla sırıttı.Sanırım belayı üzerime çekiyordum.
Evet arkadaşlar!Bu benim ilk hilbeg hikayem.Sıkı bir hilbeg taraftarıyım.Hilbeg hikayelerini okurken bir an gaza gelip bende yazmaya başladım.Yorum ve votelerinizi bekliyorum :* Umarım hikayemi beğenirsiniz.Okuyan herkese teşekkürler :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Survivor-Bir Kolej Masalı
Teen FictionKızları kullanıp atan,oldukça ukala,zengin,yakışıklı biri.Ama ailesiyle sorunu var.Özellikle üvey annesiyle.Hilmicem İntepe. Soğuk,asi,sessiz ve güzel biri.Annesi yaşasa da o onu ölü sayıyor. Begüm Yücetan. Efendi,iyi kalpli,anlayışlı bir sarı kaf...