Arkadaşım için

16. Bölüm (Sınırsız itaat)

16. Bölüm.

- Aferin, köle!

Ayaklarını yanağımdan çekip kucağıma bıraktı.

- Çıkar şimdi çoraplarımı!

Sağ ayağını elime alıp çorabını çıkardım. Ardından aynı işlemi sol ayağına da yaptım.

- Güzel, şimdi... Ver onları bana!

Çorapları ona verdim. Dizlerime koyduğu çıplak ayaklarıyla sertçe yutkundum.

Çorabın tekini eline alıp "ağzını aç!" Diye emir verdi. Ağzımı açınca çorabı ağzıma sokuşturdu.

Parmaklarıyla dudaklarımı sıkıp "ayak terimi em, köle!" Diye emir verdi. Dediğini yapıp çorabındaki teri emmeye başladım.

Diğer çorabını eline alıp burnuma bastırdı.

- Millet bu koku için sıraya diziliyor, köle, kıymetini bil!

Bir eli kafamın arkasında, diğer eliyleyse çorabını burnuma bastırarak elleri arasına sıkıştırmıştı beni.

Pozisyondan dolayı gülümsediğimde o da gülmüştü.

Kokuyu ciğerlürime çekerken onun gücüne teslim olmuştum.

Elinden geldiği kadar aşağılıyordu beni. Tüm hıncını alıyordu benden.

Çorabını burnumdan çekince nefes verdim. Ardından o çorabı ağzıma bastırmaya başladı.

- Bugün tüm gün bu çoraplarla gezip dolaşmıştım. Acayip ıslaktılar yani...

Haklıydı. Çorapları, gerçekten, terden sırılsıklamdı.

Çorabını yüzüme sertçe bastırırken ağzımdaki çorabı dişlerimle ezerek gözlerimi kapatmış, anın vermiş olduğuzevke dalmıştım.

Çıplak ayaklarıysa dizlerimin üstündeydi...

Çiğmemekten boğazım kurymaya başlamıştı.

Çorabı yüzümden çekip parmaklarıyla dudaklarımı araladı. Ardından elindeki çorabı da ağzıma sokup dudaklarımı birbirine kenetledi.

- Bugün gördüğün kız kimdi, biliyo musun?

Çıplak ayaklarını omuzlarıma koyup devam etti:

- Bir zamanlar benim kölem olmak istiyordu. Ama ben istemiyordum. Her gün okulda bana gelip yalvarırdı. Ben de s*ktir edip gönderirdim. Bir gün fazla üstüme geldi. Tualette evire-çevire dövdüm veledi. Yüzü gözü dağıldı. Tabi, okulun da haberi oldu yaptığımdan. Sonra da disipline gittim, vir hafta uzaklaştırma aldım.

İç çekip devam etti:

- Leyla gibi yani. Sonrasında bana bir daha yanaşmadı. Gerçeğin duyulmasından korktu çünkü. Bugünlerde yine saçnalamaya başlamış. Seni yanımda görmüş, muhtemelen, o yüzden. Kıskanıyo.

Ona kölesi olmak için yalvaran kızı kenara atmış, beni kölesi olarak seçmişti...

- Ama sen merak etme, korkma da. Ben hall edeceğim her şeyi. O kız sana hiç bir şey yapamayacak.

Ayaklarını omzumdan çekti.

- Aç ağzını!

Ağzımı açınca çorapları ağzımdan çıkardı.

- Vay, çamaşır makinemiz yıkayınca bile bu kadar temiz olmuyor.

Bakışlarım dizlerimin üzerindeki ayaklarına kaydı. Dayanamayıp sağ ayağını e alıp yüzüme yaklaştırdım. Ardından dudaklarımı çıplak ayağının altına, tabanla topuğunun arasına bastırıp öptüm.