Bangchanın ölümünün üstünden 1 gün geçmişti. Bu süre zarfında Minho dış dünya ile ilişkisini kesti. Jimin ve ben her an yanında olarak onu yanlız bırakmadık.
Kendine zarar vermesinden korktuğumuz için zor da olsa Minho'yu sınıfta bizimle birlikte kalmaya ikna edebilmiştik. Sınıftakiler de Minho'nun bu psikolojik çöküşünü görmüş olmalı ki bizimle beraber kalmasına bir şey demediler.
Sana ve Minji bu tarafa doğru soğuk bakışlar atıyordu. Arada jin de bakıyordu ama Namjoon onu uyardığı anda özür manasında kafasını sallayarak önüne dönüyordu. Jin gerçekten değişiyordu. Namjoon, Jin'i değiştiriyordu.
Minji birdenbire ayağa kalktı ve konuşmaya başladı
"Minho neden çok üzgün ve masummuş gibi davranıyorsun? Ne bu haller?"
Minho baygın bakışlarını Minjiye yöneltti. Jimin cırtlak sesiyle Minho yerine karşılık verdi.
"Sen ne diyorsun! Görmüyor musun çocuğun halini?"
Sana hemen ayağa kalkarak
"Neee yalan mı söylüyor? Minji haklı. Minho neden masum ayakları çekiyor?"
Jimin anında bakışlarını Sana'ya doğrultarak
"Sana bak beni delirtme! Ne konuşacaksan açık konuş."
Dahyun ayağa kalktı ve Sana'yı yerine oturttu.
"Yok bir şey. Sana arkadaşımız biraz saçmalıyor."
Minji anında Dahyunun sözünü keserek konuşmaya başladı.
"Hiçte bile saçmalamıyor. Doğru konuşuyor. Sana yerine ben anlatayım. Bakın farkındaysanız Bangchanın ısırılması için ilk önce bir zombi ile karşılaşması gerekiyor. Ama gel gör ki Bangchan labaratuvarda size saldıran zombiler dışında zombi görmedi. O saldırıdan sonra da omzunda minicik bir kan lekesi yoktu. Sizce Bangchanı aramızdaki bir yarı zombi dışında kim ısırmış olabilir ki?"
Derin bir nefes alarak devam etti
"Ben ve Sana böyle düşünüyoruz. Böyle düşünmeyenler varsa ayağa kalksın."
Diyerek yerine oturdu. Son kurduğu cümle ile gözlerim sınıfta dolaşmaya başladı. Jimin ile anında ayağa kalktık. Bizden sonra sırasıyla Taehyung, Yoongi, Namjoon, Momo, Dahyun, Yeonjun, Felix ve Yuna ayağa kalktı.
Minho'nun gözleri sadece bir kişinin üzerinde oyalanıyordu. Tabiki de jisung'ta. Ama Jisung kalkmadı. Jisung ile birlikte Minji, Sana, Jin, Kai, Lisa, Rose, Soobin, Lia ve Jeongin ayağa kalkmadı.
Tam Jisoo da kalkmadı diyecek iken Jisoo, Minjiye öldürücü bakışlar atarak ayağa kalktı. Minho'ya baktığımda hala Jisung'u izlediğini fark ettim. Jisung ise yerdeki fayansları ezberlemek ile meşguldü. Minho birdenbire ayağa kalktı.
"Bangchanı ben ısırmadım. Ama neye inanmak istiyorsanız ona inanın. Ayağa kalkarak bana inananlara teşekkür ederim. Bana yanlız olmadığımı hissettirdiniz. Kalkmayanlar ise her zamanki gibi olmayan karakterini ortaya koydular."
Son cümleyi jisung'un gözlerinin içine bakarak kurdu. Sözleri bittikten sonra kimsenin yüzüne dahi bakmadan bana ve jimine sarıldı. Bizden ayrıldıktan sonra sınıfın kapısına doğru yöneldi. Tam kapının kulpunu tuttuğunda Jisung ayağa kalktı.
"Minho ne yapıyorsun!"
Minho hiç Jisung'a bakmadan bize döndü ve
"Ben çıktığımda kapıyı arkadan destekliycem. Hemen kapatın tamam mı?"
Taehyung hemen öne çıkarak
"Minho saçmalama geç otur oturduğun yere-"
Minho Tae'nin sözlerini keserek
"TAMAM MI!"
Herkesten onaylayan mırıltılar döküldü. Minho kapıyı açtı. Açtığında içeriye girmeye çalışan zombileri sınıftan uzaklaştırmaya çalışarak onlarla beraber sınıftan uzaklaştı.
Taehyung ve Namjoon hemen kapıyı kapattı ve kapının önüne sıralar koydular.🥺
Minho'nun girişinin üstünden 10 dakika geçmişti. 10 dakikadır Jimin, Yoonginin kucağında, ben Taehyung'un omzunda ağlıyordum. Sınıfa göz attığımda kimsenin kimseye bakamadığını fark ettim. Utanıyorlardı. Minho'yu gitmeye zorladıkları için kendilerinden utanıyorlardı.
Jisung'a baktığımda onun da bizim gibi ağladığını fark ettim. Jimin de benim gibi Jisung'un ağlamasını fark etmiş olmalı ki Yoonginin kollarından uzaklaştı. jisungun üstüne yürüyerek
"Sen neden ağlıyorsun sikilmiş oruspu! Zaten her şey senin yüzünden olmadı mı? Kes şu timsah gözyaşlarını!"
Jisung oturduğu yerden doğrularak
"Ne benim yüzümden be!"
Diye çemkirdi.
"Salağa yatmayı kes artık! Ne vardı sanki ayağa kalkıp Minho'yu savunsan ne kaybederdin?"
Derin bir nefes alarak devam etti Jimin.
"Her şeyi bilerek yaptın! Sırf Minho'nun canını yakmak için Jungkook'a yavşadın yıllarca, onun duygularıyla onun o temiz duygularıyla oynadın! 16. Yaş doğum gününü hatırlıyor musun?"
Jimin'in gözleri dolmaya başlamıştı.
"Oraya öyle heyecanla geldi ki o anki heyecanı gözümün önünden gitmiyor. Sana çıkma teklifi edecekti. Ama sen Minho'nun gözünün önünde siktiğimin Seungmin'i ile hem Minho'nun hem de Chan'ın ruhunu emdin. Sen gerçekten iğrenesi bir insansın. Asla Minho'yu ve onun aşkını hak etmedin! Şimdi gelip burada ağlama yoksa yeminim olsun ki seni ellerimle öldürürüm."
Jimin'in kurduğu her cümleye katılıyorum. O gece Chan da Seungmine çıkma teklifi edecekti. Minho ile o kadar heyecanlı gözüküyorlardı ki bir an bayılacaklarını bile düşünmüştüm. İçeri girdiklerinde karşılaştıkları görüntü ikisinin de koşarak oradan ayrılmasına neden oldu.
Yoongi, Jimin'i rahatlatmak için kulağına bir şeyler fısıldayarak saçlarını okşamaya başlamıştı. Jisung'a baktığımda bana doğru yöneldiğini fark ettim. Taehyung hemen ezici bakışlarını Jisung'a yöneltmeye başladı.
Jisung yanıma geldiğinde yanındaki Taehyung'un bakışlarına aldırmadan kulağıma eğilip bir cümle kurdu.
"Minho benden mi hoşlanıyordu?"
Hayatımda jisung kadar salak bir insan görmedim.
🍁
Selammmmmmm ahali ben geldim 🎊
Ay bilmem kaç saat önce birazdan Yeni bölüm geliyor diye panoya yazmışım bölümü paylaşmayı unutmuşum
B12 sen ne güzel şeysin ama benden çok uzaksın be 🥱
Her neyse umarım bölümü beğenirsiniz 💞
Eğer okuyorsanız bir yorumu çok görmeyin ya 🙃
Kendimi bu tekuk ficimde coook yanlız hissediyorum 😔
Her neyse sizleri seviyorum ben gidiyorum 🙋🏼♀️
By by 💜💙🤍
🏄
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Escape//Taekook+Minsung
FanfictionSeul'u ele geçiren bir zombi virüsü ile okulda mahsur kalan bir grup genç