İşte o silah patlama sesi kulaklarımı çınlatmıştı hissettiğim acı değildi korku,endişe ve birini kaybetme korkusuydu kafamı kaldırmak istemiyordum yavaşça gözlerimi açtığımda kurşun bana gelmemişti vücudumda her hangi bir acı hissetmiyordum kafamı kaldırınca beni korumak için bana dönük Sedat ve Berk'i gördüm bana dönüklerdi sırtları silahın patladığı yere dönüktü lütfen kimseye birşey olmamış olsun sesimdeki korkuyla konuşmaya çalıştım "Sedat Berk lütfen" sedat gözlerini derin bir nefes alıp açınca rahatladım Berk'te yavaşça gözlerini açıp bana döndü bir şeyleri yokmuş gibi görünüyorlardı ve geriye sadece bir kişi kalıyordu gözlerim dolduğu için net bir şekilde göremiyordum Sedat yavaşça arkasını dönünce ondan hızlı davranıp silah sesinin patladığı yere döndüm gördüklerim korkuyla atan kalbimi biraz daha sakinleştirmişti çünkü Kutay çoktan uyanmış elindeki ve ayaklarındaki ipten kurtulmuştu bile son anda hızlı davranıp Cüneyt'in elindeki silahı kapıp havaya doğrultmuştu bana huzur veren sesi kulaklarımda çınladı "sevdiklerime silah uzatmak kendi ecelini getirmek demektir" kutay Cüneyt'e sert bir kafa atıp bileğinden burkup elindeki silahı almıştı Cüneyt burnunu tutarak yere düşmüştü Kutay devam etti "Barkın'ın hiç bir suçu yoktu ve onuda geçtim arkadaşlarıma bir şey olsaydı bunu sana yemin ederim ödetirdim" dedi bağırarak ve sanki yıllardır yapmasını beklediğim bir hareket yapıp bana döndü evet vücudum gene hareket etmiyordu ama hayır şuan hareket etmek zorundayım sedatları arkamda bırakıp sanki özgürmüşüm gibi kutay'a doğru koşup sımsıkıca sarılıp kollarımı boynuna sardım sanki ona sarılınca hiç bir şey beni incitemez gibi hissediyordum çok sıcaktı Kutay, yıllardır birine sarılmanın özlemini çekiyordum Kutay da hızla kollarını bana doladı bir süre Kutay ile sarılı kaldık istemesem bile ayrılıp kutay'a döndüm bir an içimde bir yerde saklanmış olan öfkem kendini dışarı çıkardı sert bir şekilde omzuna vurdum "öldün zannettim lan neden ses çıkarmıyorsun be adam" bu halimden keyif alıyormuş gibi sırıtıyordu ancak yan tarafına dönünce tüm sırıtması söndü yerde yatan Cüneyt'e bakıyordu sanki yerde yatan adam korkuyor gibiydi ama ona uzaktan bakılınca aslında onun ne hissettiğini asla anlamıyorduk Cüneyt hızla ayağa kalktı sinirle bize dönüp bir şey söyleyecekken sözünü kesip araya girdim "o benim babam değil sadece ona baba diyorum ama onun babam olmasını asla istemedim ondan her zaman nefret ettim biliyorum çok acı çektin ama gerçekten bu işi halledeceğim" sanki biraz daha yumuşamış gibiydi uykulu gözlerinin altı mosmor olmuştu gözünün üstüne gelen saçları dağılmıştı tamamen yıkılmış görünüyordu Kutay onun da suçunun olmadığını hissetmişdi. Tek elini yanına doğru ilerleyip Cüneyt'in omzuna koydu sesi sakince ve rahatlatırcasına çıkıyordu "anneni kaybetmiş olman hiç bir suçu olmayan barkın'ı öldürebileceğin anlamına gelmiyor ki bizi buraya kadar çok iyi araştırdıysan Barkın'ın bir suçu olmadığını da öğrenmişsindir" ben gene de Cüneyt'e üzülmeden duramıyordum sonuçta beni seven bir annem vardı babam olmasa bile beni canından çok seven bir annem vardı şu ana kadar anlattığı her şey içimde büyük bir boşluk hissi yaratmıştı ancak dikkatimi dağıtan bir şeyi atlamıştı peki Güneyt'in babası neredeydi sormak istemesem bile bu kesin sürekli aklımda kalırdı en son dayanamayıp sordum "cüneyt baban neredeydi peki" cüneyt dolu gözleri ile önce bir bana bakıp sonradan çok yüksek olmadan hafifçe kahkaha attı elini cebine atıp sigara olduğundan emin olduğum paketin içinden bir dal çıkardı kutunun içindeki çakmağı ile sigarasının ucunu yaktı hepimiz onun anlatmasını bekliyorduk ancak bir şey komiğine gitmiş olacaktı ki dişleri ile sigarasını sıkıp gülmeye başladı sonra bana dönüp "ohoo, Barkın senin hiç birşeyden haberin yok be oğlum ama eğer ki çok merak ediyorsan anlatayım ama önce geçmiş zamandan iki üç bişey anlatayım ki hepsini bir anda anlattığım için kafan karışmasın, öncelikle benim babam daha yeni 18li yaşlarına girmeden köyden buraya taşınmış annem ile bir sahilde tanışmışlar annem daha genç yaşlarında iken sahile çok gidermiş babamda sabah saatlerinde çalıştığı yere giderken orada 10 dakika kadar otururmuş bu böyle gide gide daha yakın olmuşlar ve ilerleyen zamanlarda evlenmişler annemin babası kalp krizinden ölmüş anneside artık köyde yaşadığı için benim annem ile pek görüşemiyormuş ancak babam denecek it herif o zamanlar adını bilmediğim bir maddeye bağımlıymış annem, babam olacak o it herife o kadar sırılsıklam aşıkmış ki babam ne yaparsa ne yerse ne içerse nereye giderse hep onunla birlikte olmak istemiş annem bir ara bir kaç kez uyuşturucu kullanmış ama babam annemin kullanmasını istememiş annem daha yeni bir kaç kere denediği için bırakması pek zor olmamış ben doğana kadar annem hiç bir şekilde madde kullanmamış yani umarım öyledir" bunları anlatırken bile dalıp gidiyordu veya arada bir çenesini seğiriyordu sigarasından büyük bir nefes çekip devam etti "zaman öyle Böyle geçmiş ben büyümüşüm ama bildiğim kadarıyla babam artık eve geç gelmeye başlamış annem sürekli babamın geç gelmesinden stres olup madde almış lan ben daha çocukken 2 gün hiç bir şey yememişim neyse devam edeyim babam annemin madde kullandığını öğrenmiş büyük bir tartışma yaşamışlar günler geçtikçe babamın eve geç gelmesi artık hiç gelmemeye başlamış annem bir gece babamın telefonunu karıştırmış bir kadın ile ilgili mesajları görmüş babamla kavga edip baya tartışmışlar babam annemden ayrılmış ama bu kağıt üzerinde değildi ikiside boşanmayı kabul etmemişler ama ikisi çoktan ayrılmış anlayacağınız ayrılıkları kağıt üzerinde değilmiş ben biraz olsun artık büyümüşüm 14 annem artık dayanamamış ve artık ölene kadar madde kullanmış ama bir gece babamı bir otel odasında basmak için hiç madde kullanmamış ancak gece geç saatte geri dönerken gecenin bir yarısı sokakta senin o orospu çocuğu annem'e tecavüz etmiş o karanlık sokakta ıssız tenha ve fakirlerin olduğu sokakta kim yaşardı ki zaten kimse duymamış yardım etmemiş gün geçtikçe senin o baban annemi takip edip bizim eve gelmişti o iğrenç gülümseyen suratını hala hatırlıyorum zaten gerisini biliyorsunuz annemin hamile kalması ve karnındaki bebekle birlikte intihar etmesi, işte buda benim acı geçmişimdi" duyduklarım çok ağırdı bir çocuk bunları hak etmiyordu ve Cüneyt bu yaşına kadar babamı öldürmek için yaşamıştı Cüneyt aslında tamamen bitmişti ama ayakta durmaya çalışıyordu devam etti "peki gelelim senin hiç bir şey bilmemene babamı sormuştun değil mi benim babam ile senin baban şu anda ne yapıyor biliyormusun? Yasadışı madde ticareti yapıyorlar vay amına koyayım inanabiliyor musun!!! 2 oruspu evladı birleşmiş" çıldırmış gibi gülüyordu nasıl öğrenmişti bu kadar şeyi artık ne düşüneceğimi bilemiyordum babam ile onun babası bunca şeye rağmen arkadaş olmuş ve madde ticareti yapıyorlardı bunlar insan değildi bunların sonunu ancak ölüm getirecekti ama sade güzel bir ölüm değil ölmek için yalvaracakları bir ölüm olacaktı Cüneyt yerinden kalkıp iki üç adım atıp önümde durdu "şuan onu öldürmek istiyorsun değil mi acı bir ölüm" kesinlikle içimi okumuştu beni çok iyi anlıyordu kısaca Kutay'a ve sedatlara bir bakış attığımda daha idrak edememişlerdi bile ancak Kutay gözlerini gözlerimden ayıramıyordu gözlerinin en derinlerinde çok içten bir merhamet ve acıma duygusu görüyordum bir bana bir Cüneyt'e bakıyordu ortam bir kaç dakika sessizliğe girdiğinde sessizliği bölen Berk oldu "şimdi ne yapacağız peki bir planın var değil mi çünkü bu piçlerin soyunu sopunu kurutmak gerekiyor" cüneyt tekrar bir sigara çıkarıp yaktı "ben bu günün geleceğini bildiğim için her şeyi planladım ama planımı söylemeden önce bana yardım edeceğinizi nereden bileceğim ve size nasıl güveneceğim" cüneyt'i tanımasam bile söz konusu güven değildi "bende sana güvenmiyorum ama bu bir intikam meselesi unutma benim de annem buralardan gitti" pes etmiş gibiydi ama bu kadar olaydan sonra ona neden ihanet edelim ki Cüneyt devam etti "aldıkları malları gemi ile alıp satıyorlar büyük çeteler var uyuşturucu patronları felan var işte ve bizde onların gemisini soyacağız ve onların uyuşturucuları sakladığı bir oda var orayı yakacağız" bir dakika soymak mı dedi o birde ev felan olsa bari resmen adamların gemilerini soyacaktık Berk bağırarak devam etti "lan el kol sallayarak mı gireceğiz adamların mekanına adımımızı attığımız gibi mermi yağmuruna dizerler bizi" konuşmanın başından beri tek kelime etmeden Sedat söze girdi "bir ihtimal çalışan olarak girersek odayı bulabiliriz ama önce onların ilgisini çekmeliyiz" cüneyt işte bu manasında elini şıklattı ve "sıra sıra aşamalarla gireceğiz geçmemiz gereken sadece 3 aşama var öncelikle bunların ilgisini çekmeliyiz elimde bol miktarda önemli ve kolay bulunmayan bir madde var bir paket alıp aptal rolünü oynayacağız ardından bunlar ortanca yani gerçek liderin bir alt patronuna hemen bok gibi yetiştirecekler sonra bizden daha çok bulmamızı isteyecekler tabi bizde plan kurup kendimizi orada madde alıp satan yada madde hazırlayan bir görevliye çevireceğiz" baya iyi ve zor bir plan ayarlamıştı ama fena da değildi Kutay yanıma gelip sessizce fısıldadı "kesinlikle bu konuya karışmıyorsun biz halledeceğiz sen uzak duruyorsun bu işten" benden ne istediğinin farkında mıydı şuan konuşmalarımızı duyamıyorlardı kolumu ondan çektim "Kutay benden ne istediğinin farkında mısın benim annem öldü bize neler çektiren piçlerin arasına karışma ne demek" berk ve Sedat yanımıza geldi ancak o sırada Cüneyt yanımıza geldi "baban ve benim babam bizi tanımayacak çünkü işçiler ve alım satım yapanların iş saati farklı" işte bu daha iyiydi bizi göremeyeceklerdi kutay'a döndüm "Kutay lütfen engel olma çünkü ben her türlü bu planı kabul edeceğim" kutay geçen sürede her ne kadar beni ikna etmeye çalışsa da başarısız olmuştu en son direnmeyip bana döndü Berk ve Sedat her türlü kabul etmişti zaten sorun kutaydı ki bu benim bu yaşıma kadar beni ilgilendirdiği için bir şey diyemedi Cüneyt'te dahil hepimiz toplandık Kutay sert sesiyle "peki planı uygulayacağız bu işte bende varım" sedat ve burakta onaylayınca büyük bir savaşın başlayacağı Zaman çok yakındı....
MERHABAAA YB ATMAYALI BAYA OLMUŞTU BU BÖLÜMÜ BİRAZ UZUN YAZMAYA ÇALIŞTIM UMARIM YENİ KİŞİLERDEN VEYA OKUYANLARDAN YORUM GELİR VE BU ARADA CÜNEYT'İN BABASININ İSMİ FATİH BARKIN'IN BABASININ İSMİ İSE TARIK İSİMLERİNİ YAZMAYI TAMAMEN UNUTMUSTUMM🌺🌺🥀🥀 SİZİ BU GECE BÖLÜMSÜZ BIRAKMAK İSTEMEDİM İYİ OKUMALARR YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİNNN 🙏🏻 🌸🌸💃🏻💃🏻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
safe place
Randomokulun en güçlü serseri motorcusu ,okula ailevi problemlerden dolayı nakil olan yeni motorcu sakin ama öfke problemi yaşayan çocuğu kafaya takmıştı