Toplantı odası

6.5K 39 13
                                    

Emre'nin dün gece çektiği tüm video ve fotoğrafları patronuma göndererek hazırlanmaya başlamıştım. Dediği gibi altıma iç çamaşırı giymeden yalnızca elbise giymiş, kalçalarımın yarısı açıkta kalsa bile umursamadan makyajımı yapmıştım. Evden çıktığımda kimseyle karşılaşmadan arabama bindim ve doğruca iş yerime sürdüm.

İş yerine geldiğimde etrafta bir koşuşturmaca olduğunu fark edince hemen ortalarda dolunan çocuklardan birinin yanına giderek sordum. Çocuk beni görür görmez sanki beni arıyormuş gibi rahat bir nefes verdi.

"Nil nerdesin sen ya! Patron sabahtan beridir seni soruyor. Bugün toplantı olacağı için yurt dışından misafirler gelecek. Rasim Bey bizzat senin ilgilenmeni istiyor. Hadi git git. Yanına Canan'ı da al. Beraber hizmet edin adamlara." Sözlerini bitirir bitirmez yanımdan tüydüğünde bende üst kata çıkarak ortalıkta terör estiren Rasim'in odasına girdim.

"Nerdesin lan sen? Mesai saatlerinde sikiş diye mi para veriyorum sana?" Sinirli olduğunu görünce cidden gelenlerin önemli misafirler olduğunu anladım. Hemen yanında biterek gömleğinin yakasından tuttum ve yanaşarak sinirini bir nebze hafifletmek için cilveli cilveli dudağından öptüm.

"Kim sinirlendirdi benim erkeğimi? Çok gerginsin aşkım. Otur rahatlatayım biraz seni." Bir elim boynunu sararken diğer elim çoktan pantolonun fermuarına doğru inmişti. Dudaklarımız arasında santimler varken küçük küçük öperek geri çekiliyordum. O ise bana dokunmuyordu bile.

"Vaktimiz yok. Birazdan burada olurlar. Yanına birini daha al. Toplantı zamanı gelin ikramlara başlayın."

Onu onaylayarak Canan'ı bulmak için odadan çıktım. Az sonra Canan ile birbirimizi bulmuştuk ve tuvalete girdik.

Canan sarı saçlarını toplamış, üstüne siyah uzun bir elbise giymişti. Önü kapalı elbise boğazını sararken dizlerine dek her yeri kapalıydı. Çok güzel bir kızdı ve bunu kullanması gerekiyordu.

"Çok heyecanlıyım Nil. Bu işi mahvedersem patron beni kovar." Onun bu endişesine güldüm.

"Mahvetmeyeceksin hayatım. Ama şu elbisene bir bakalım. Makas var mı?" Tuvaletteki dolaplardan birinden makas çıkardı ve bana verdi. Sorgusuz sualsiz dediğimi yapması beni güldürdü.

"Çok güzelsin Canan. Yürüdükçe ayran gibi çalkalanıyor şu büyük kalçaların. Ama elbisen biraz kapalı değil mi sencede? İzin verirsen biraz el atayım." Kafasıyla onayladı ve ben bu güzel kızın sarı saçlarını geri atarak önce ön tarafını kesmeye başladım.

Ben kestikçe kendini belli eden memeleri içimde bir şeyleri oynattı. Yavaştan alt taraflarım sulanmaya başlarken daha fazlasını görmek adına büyük bir arzu duydum. Yakasının büyük bir kısmını kestim ve sütyeninden taşan memelerinin büyük bir kısmı ortaya serilmişti böylelikle.

"Şu sütyenini çıkaralım."

"Fazla olmadı mı Nil? Biraz açık oldu sanki." Olacaklardan haberi olmamasına güldüm.

"Bana bakmıyor musun Canan? Götüm başım ortada. Sende şu güzel memelerini ortaya çıkar azıcık. Etkilemek istemez misin herkesi? Sen servis yaparken herkesin gözü memelerinde olsa tahrik olmaz mısın?" Ellerim benden bağımsız genç kızın sütyenine giderken elimi elbisesinin altından sırtına koydum ve kopçayı açtım. Öne düşen sütyeni çıkarırken meme uçlarını gördüğümde onları ağzıma almaya dair büyük bir istek duydum. Yine de korkutmamak için bu isteğimi bastırarak neredeyse tüm göğüsleri ortaya serilen ve bundan utanç duyan kızın elinden tuttum.

"Utanma. Herkes sende ne olduğunu biliyor. Ve böylelikle herkesin aklını başından alacaksın. Beni bile etkiledin. Çok güzelsin Canan. Şu memelerine baksana. Uçları dikleşmiş nasıl belli ediyor kendini? Hadi biraz da alt tarafını keselim."

Haz +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin