[SUSTURAMAZSINIZ]

17 8 0
                                    

*GERÇEKLE ALAKASI YOKTUR, HEPSİ BİR HAYAL ÜRÜNÜDÜR*

Cafer ibnesi ekibinden bir adama " çantalarından ne çıktı lan ? " " mühimmat ve bir tane bayrak çıktı komutan " " getir bakalım o bayrağı ovvv bu bayrak sizin salak Türklerin demi? " " kes lan sesini, kopartırım o dilini " " senin gel lan kopar gel bakın size birde sürprizim var ve benim kadim dostum Michael " sözünü söylediği an hepimiz donup kalmıştık Cafer ibnesi Michael'ı dönerek " bir isteğin varmı heval " " var heval var sen şu taş gibi hatunu versene " "lan şerefsiz öldürürüm, lan seni diri diri mezara gömerim. " " hıhı öyle öyle, Michael heval iyi diyosun hoş diyosun ama ben bu hatuna bir miktar para isterim " " kaç par istiyorsun? " " 125.000 yetmezde haydi dostuz diye senin için olur " " bu Zeynep için para senin köpeğin olsun " " olum siz ecelinizemi susadınız lan " " kes sesini 10 dakikalık ömrün kaldı hala vız vız bi sus heval al şu çantayı içinde 200.000 var ben işimi göriyim ve sonuna kadar benim olsun yeter " " al heval götür tepe tepe kullan " " lan bırak Zeynebimi " bağırmalarımı dinlemeyip hayallerimin kadınını götürdü elimde hiçbir şey gelmediğinde ölece durdum Zeynebi alıp götürdü. Michael gittikten sonra Cafer bana dönerek bu " sizin bayrağınızın marşıda artık bitti demi "dediği anda " suuuus laaan " diyerek

-Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancaaaaaaaaaak;

-Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocaaaaaaaaaaak. " tamam sus tamam bitti onlar "

-O benim milletimin yıldızıdırrrr, parlayacaaaak;

-O benimdiiir, o benim milletimindirrr ancaak. " tamam laaan ağlamayın. "

-Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!

-Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?

-Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl,

-Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâaal!

" lan şunun ağzını kapayın. " Dedikleri anda gelen şerefsize kafayı attığım anda yıkıldı. Ve davam ederek

-Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarımmm.

-Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarımmm! " Lan ben seni öyle bir şaşırtıcam kes yoksa öldürürüm seni "

-Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarımmmm.

-Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım. " Sen istedin lan şimdi şu bayrağını yakarım " "Hele bi dene öldürürüm lan seni şerefsiz " diyerek devam ettim

-Garb'ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar;

-Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim vaaar. " Sen beni dikkate almıyorsun heralde küçük Türk " " Sus ve izle karı kılıklı "

-Ulusun, korkmaaaaaa! Nasıl böyle bir îmânı boğaaaaaar,

-Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavaaar? Tabancayı üzerime doğrultarak koluma silah sıktı. Canım çok acımıştı ama vatan meslesiydi.

-Arkadaşşşşş! Yurduma alçakları uğratma sakın.

-Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.

-Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...

-Kim bilir, belki yarın... belki yarından da yakınnn. Sonra bir mermi havaya sıkıp " bak komutannnn sabrımı zorluyosun bu sefer diğer arkadaşına sıkarım. " " Askerime karışırsan mahvederim " seni diyerek devam ettim

-Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı!

-Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.

-Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır, atanı;

-Verme, dünyâları alsan da, bu cennet vatanı. dediğim anda Cem'in koluna silah sıktı. " Olum yalvaracaksın beni öldür diye bittin sen lan " dediğimde Cem devam etti

-Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâaaa?

-Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâaaa!

-Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hüdâaaa,

-Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâa. " Siz istediniz bu sefer askerinizin ölüsünü yakarım. " "Bi dakika beklermisin bitsin bu şanlı marşımız "

-Ruhumun senden, İlâhî, şudur ancak emeli:

-Değmesin ma'bedimin göğsüne nâ-mahreeem eli.

-Bu ezanlar-ki şehâdetleri dînin temeli-

-Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeliiiii. " Lannn susun susun öldürürüm hepinizi " dediği anda Masal " sus kahpe yiyorsa yap " diyerek

-O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım;

-Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım,

-Fışkırır rûh-i mücerred gibi yerden na'şım;

-O zaman yükselerek Arş'a değer belki başım " Sizi sadece bir şey susturur " deyip elindeki şanlı bayrağımızı tam kibriti atacakken Bileğini bir mermi geldi bayrak tam yeri düşecekken atlayıp tuttum. O gelenler Volkandı ve arkasında 15 tane asker vardı. Bu kadar kişiyle baş edemiyeceklerini anlayıp geri kaçtılar. Volkan devam ederek

-Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâaaal;

-Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâaaal.

-Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâaaal:

-Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;

Hep birlikte

-Hakkıdırrrrr, Hakk'a tapaaaaan, milletimin istiklâaaaaaaaaal!-




GERÇEKLERİ ORTAYA DÖKMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin