TANITIM

9K 390 76
                                    

Sonunda huzurluydum.Kendimi rüzgarın akışına bırakıp,kumlara doğru uzandım.Karşımdaki denizin sesi içimi huzurla dolduruyordu.

"Fatoş odanın duvarına deniz resmi yapıştırıp,vantilatörün önünde yatmış ne yapıyorsun ?"

"Ya anne sana kaç kere dedim şu kapıyı tıklatıp da gir diye"

"Oldu Fatoş hanım isterseniz bide gelmeden arayıp randevu alalım."

Annemin dediğini çok takmazken, içinde perdeler olan çamaşır sepeti gözüme takıldı.

Sepetle aramızda geçen gerilim dolu birkaç saniyenin ardından anneme döndüm."Hayır bunu bana yapamazsın."

"Aa yaparım" dedi herzaman ki acımasızlığıyla.

Sepeti bırakıp odadan dışarı çıktı.Oflaya puflaya sepeti alıp takmaya başladım " Ben bu perde takmak için yapılan kornişi bulan adamın babasının ,o gece başı ağrımayan annesinin..."

"Benimi çağırdın?"

Annemin salondan gelen sesi istikrarlı bir biçimde sürdürdüğüm küfrümü bölerken bu hayata daha ne katlanabileceğimi bilmiyordum.

Aynı şekilde bağırarak "Hayır."dedim.Ses tellerimin genetiği kesinlikle anneme aitti.

"Ne bağırıyon yan tarafa ses gidecek."

"Anne seni milletçe alkışlıyoruz.Ne kadar da zekisin.Sen bana söylerken de bağırmış olmuyor musun?"

"Sus anneye cevap verilmez."

Annemle laf yarışına giremeyeceğimi anlayınca mecbur kaderime razı kalıp perdeyi takmaya başladım.Evet bu doğruydu. Bir tartışmaya girdiğimizde ne olursa olsun; her zaman anneler haklı,komşu çocukları zeki ,ben ise hiçbir şeyi beceremeyen hayatım boyunca annemin laflarına maruz kalıcak masumdum.Ha ayrıca tabi hep hayalindeki yakışıklı,zeki,zengin erkek yerine facebooktaki "slm cnm nbr :* yiyişek mi ?" diyen tiplere kalıcaktım.AA pardon kalacaktım mı dedim?Zaten kalmıştım.Yaşım 28 olmuştu.Yaşıtlarımın çocukları vardı ve ben hala televizyondaki yakışıklıları kesip annemle fasülye ayıtlayıp dedikodu yapıyordum.Ben Fatoş Durdan ve bu benim hikayem.

EVDE KALMIŞ (BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin