"Anne! Kırmızı elbiseni giyebilir miyim?"
"Almina henüz 6 yaşındasın birtanem o elbise senin için büyük değil mi?"
"Ama anne- "
"Büyüyünce sana söz veriyorum ki giymene izin vereceğim."
"Peki anne."
İstediğim elbiseyi giyemesemde mutluluktan ordan oraya koşup zıplıyordum.Nasıl mutlu olmazdım? Yazlığımıza gidiyorduk.Annem kolluksuz yüzmeme izin vereceğine söz vermişti.
"Almina!"
"Baba!"
Koşup babamın kucağına atlayıp sarıldım.
"Bavulun hazır mı fıstığım?"
Başımı sallayıp zorla taşıdığım bavulumu babama uzattım.
Şarkı söyleyerek devam ettiğimiz yolda kaza yapmıştık.İşte hayatımın karardığı gündü o gün.6 yaşında küçük bir kıza herkes acıyarak bakıyordu.O bakışlardan ne kadar çok nefret ettiğimi hatırlıyorum.Çocuk Yetiştirme Yurdunda 3 yıl kaldıktan sonra bir aile beni evlat edindi.O aileninde bir kızı vardı.Benim yaşımda ama kız kanserdi.Onunla gerçek kardeş olmuştuk neredeyse.Sonra biz 16 yaşındayken o da beni yalnız bıraktı.Kendimi sokağa atıp ergen triplerimle hayata küstüm.
Şimdi 19 yaşındayım.Sahilin bankında oturmuş sigaramı içiyorum.Ailemin bana gönderdiği para ile bir orda bir burda takılıp duruyorum.
Kötü biri olmayı ben seçtim.Kimse beni zorlamadı.O kazayı yapmamıza yol açan arabayı bile takmıyorum artık.Evlat edinen ailenin kızları öldükten sonra beni evde istememelerini de anlıyordum.Kızlarını hatırlatıyordum onlara.Çünkü iki kardeş olabilecek kadar çok benziyorruk birbirimize.Herkes gittiğinde birtek o vardı yanımda.Şimdi müziğim, sigaram ve kendimle baş başayım.
Ben hala otururken bir çocuk gelip bir anda bana sarıldı.İlk önce ne olduğunu anlamamıştım ama sonra onu ittirdim.
~ DENİZ ~
Annem yanaklarımı sıkıp ağzıma öğle yemeği için yapılan dolmadan tıkıştırdı.
"Hadi oğlum bunu da ye!" diyerek ikinci dolmayı ağzıma getirirken ondan kurtulup ağzımdakini çabucak yuttum.
"Anne ne yapıyorsun ya? Çocuk muyum ben? Yapma şunları artık!" sesim biraz fazla yüksek çıkmıştı annemin yüzü düştü.
Yanına gidip kollarımı ona sardım.Yanağını öptükten sonra deri ceketimi aldım.
"Anne ben çıkıyorum."
"Aman oğlum dikkat et!"
Başımı sallayıp kaskı kafama geçirdim.Motora binip sahile doğru sürdüm.
Göksu ile olan anılarımızı hatırlamak için bu sahile gelirdim hep.
Göksu kanser ile savaş vermişti ama ne yazık ki kurtulamamıştı ve bu dünyada beni yalnız bırakmıştı.Onunla anlaşamasakta birbirimizi seviyorduk.Gözlerimin dolmasına aldırmadan motorumu durdurdum ve kaskı çıkarıp motordan indim.
Banklara göz gezdirdim.Gördüğüm kişiyle ona doğru koşmaya başladım.Şaşkındım.Gidip ona sarıldım.O ise beni ittirip suratıma baktı.
"Ne yaptığını sanıyorsun?"
Kaşlarını çatmış, gözlerini kısmış, dudağını birbirine bastırıyordu."Göksu?"
Gözlerindeki öfke bir anlığına dağılmıştı.
"Onu tanıyor muydun?"
Gülmeye başladım.Ona baktığımda ciddiydi.
"Sen Göksu'sun? Hem saçına ne yaptın?"
Gözlerini devirdi.O güzel mavi gözlerini...
"Ben Göksu değilim.Kardeşiyle konuşuyorsun şu an."
"Ah.Bana hiç bahsetmedi."
"Bana da senden bahsetmedi.Tam olarak Göksu'nun neyisin?"
"Eski erkek arkadaşı."
"Tabi."
"Nasıl bu kadar çok benziyorsunuz?"
"Aslında üvey kardeşiyim.Ama tesadüf işte."
"Anladım."
Sürekli somurtuyordu.Göksu gibi gülüp gülmediğini merak ediyordum.
"Güle güle." dedikten sonra kalkıp gitti.
Eve döndüğümde Göksu ile fotoğraflarımızın olduğu kutuyu açmamla daha önce orda olmayan bir notu fark ettim.Alıp okumaya başladım.
Deniz
Bunu okuduğunda yanında olmadığım için özür dilerim.Eğer daha fazla zamanım olsaydı yanında olmayı isterdim.Yine de vazgeçmedim ben senden.Hala seviyorum seni.Şimdi bilmiyorum.Belki sen bunu okurken seni yukardan izliyorumdur.Bunu ağlaman ya da üzülmen için yazmıyorum.Tam tersine büyüyüp olgunlaşma zamanın geldiğini düşünüyorum.Bana olan aşkının bitmesini istiyorum.Hayatına devam etmeni, yeniden sevmeni.
Biliyorum şimdi 'senden başkasını sevmeyi bilmiyorum' diyorsun.Ama bunu öğretecek birini biliyorum.
Artık önüne bakma vaktin Deniz.Büyüme vaktin.Ben senin için hep kalbinde olacağım istediğin zaman seni buradan seviyor olacağım.Yeter ki hayatına devam et.Huzur Kitapçısını birilerine sorarak bul ve oradaki 'Senden Acı' isimli kitabı al.Bana güven daha mutlu olacaksın.Aradığın şey orada.Sevgiler Göksu
Notu tekrar yerine koyduktan sonra şaşkınlığım devam etti.Ne kadar farklıydı yaşadıklarım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyaz - Siyah ve Gri'nin Hikâyesi
ChickLitAlmina için simsiyah olan bu hayata Deniz adımını attığında beyazlaşacak olan herşeyin bir bedeli var.Almina bu bedeli ödemeye hazır mı?