9'

51 19 35
                                    



"out of my mind, dont get too close"

"out of my mind, dont get too close"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


💸




Arkamda kocaman bir gürültüyle ses yapan koca adama döndüğümde bana attığı bakış yüzünden gülmemek için kendimi zor tutarken "Sessiz olsana San. Pftt San annen uyanacak. " diye homurdanmış heyecanla ilerlediği yere ilerlemiştim. Sessiz olmaya özen gösterirken San'ın odasına girdiğimizde tamamen o gibi kokması tüylerimi diken diken etmiş birkaç saniye vücudumun kasılmasına sebep olmuştu.

Odayı incelemeye başladığımda bembeyaz olması beni oldukça şaşırtsa da yorgun olduğumdan pek bir yorum yapmamış kendimi yatağın yanındaki koltuğa atmıştım. "Bana üst verebilir misin? Çok uykum geldi artık uyumak istiyorum." Bu söylediğimle hemen bana kırmızı bir kapüşonlu çıkarmış daha sonra dolabını inceleyerek "Sana uyacak bir eşofmanım yok yine de istiyorsan verebilirim?"diye mırıldanmıştı.

Kafamı gerek yok anlamında salladıktan hemen sonra ayaklanarak üstümü hemen önünde çıkarttığımda gözleri benim üzerimde biraz dolanmış duraksamıştı. Kafasını iki yana sallayarak sırıttığında ve o da üzerini çıkardığında bende gülümsemiştim.

Biz tam anlamıyla çok yakışıyorduk. Dış görünüşümüzden tutun ten uyumumuza dek. Hareketlerimizden tutun benzerliklerimize dek. Her şeyiyle benim için yapılmış yaratılmış gibiydi. Pantolonumu da çıkardığımda artık karşısında sadece onun dizlerimin baya yukarısında biten hırkasıyla duruyordum fakat sanki bu her zamanki halimizmiş gibi hissettiriyordu. Hep böyleymişiz gibi.

Lavabonun yerini öğrenip işimi hallettikten sonra birkaç dakikalığına kapının önünde durduğumda neden bu kadar heyecanlandığımı sorgulamıştım. Tamam San'a söylediklerimin aksine ona karşı bir ilgim vardı fakat yoğun değildi. Bu zamana kadar oldukça zor ve ulaşılmaz olduğu için üstelik başta bana gösterdiği ilgiyi bir anda üzerimden çektiği için ona kafayı bu kadar takmıştım. İstediğimi almakta üzereydim fakat neden hala sıkılmamıştım bilmiyorum.

Ama..Sıkılacakmış gibi de hissetmiyordum zaten.

Derin bir nefes alarak odaya girdiğimde "Hey" diye mırıldandım. Bu söylediğim kulağıma oldukça saçma gelirken geçen gün böyle söylediğimde San'ın gülümsemesi geldi aklıma. Yine gülümsüyordu. Yatağında beyaz çarşafların arasında sırt üstü yatmış beni uzunca incelerken gülümsüyordu. İstemsizce bacaklarımı birbirine bastırdığımda o da yatakta yan bir şekilde dönmüş yorganı havaya kaldırarak " Gel buraya küçük." fısıldamıştı.

Kaşlarım şaşkınlıkla havalanırken bugün neden bana karşı böyle olduğunu sorgulamadım. İstemiyordum durumumuzun açıklanabilirtesi yoktu. Salmıştım. Yatağa yattığımda üzerimdeki hırka karnıma doğru sıyrılmıştı fakat yorgan üzerimde olduğu için sıkıntı etmemiştim. San "Ne o? Yatağın ucunda mı yatacaksın? Utandın mı yoksa?" diye sorduğunda "Sevgilisi olan dallamalara bu kadar yaklaşabiliyorum maalesef." diye mırıldanmıştım.

jealou$yHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin