15. 사랑해요♡

42 2 38
                                    

3. Ağız anlatım)

Minho sigarasının dumanını içine çekerken Jisung'a bakmaya devam ediyordu.
Hafif esinti saç tutamlarını savuruyordu, sigarasının dumanını dışarı sandığında rüzgarın etkisiyle savrulup gidiyordu.
5. Katta pencerede oturmuş ayaklarını aşağı doğru sarkıtmış olan sevdiğinden gözlerini bir saniye bile ayıramıyordu,  suçluluk duygusu içini kemirip duruyordu.

Jisung tütünün son dumanını da çekip aşağı attı izmaritini. Minho'nun delinin teki olduğunu biliyordu elbette ama gecenin bu saati üstelik bu kadar soğuk bir havada gelip yetimhane kapısının önünde Jisung'un penceresini izleyecek kadar çıldırmış olduğunu tahmin etmiyordu Aşk ne güzel bir kelime değil mi?
Bu üç harften oluşan kelime insanların hayatını nasıl değiştirebilirdi ki?
Üç harften oluşan küçük, basit bir kelime...

Hayır aşk sandığınız kadar basit ve masum değildir.
Aşk uğruna ölen ve öldüren çok fazla insan vardır,
Günlerce göz yaşı dökenler, günlerce kan döken insanlar, canlarına kıyan insanlar vardır.

Sevdiği kadın başkasını seviyor diye kadın katledenler de vardır ama yanlış anlaşılmasın seviyorum deyipte birini katletmek aşk değil takıntıdır.

Peki düşünelim Aşk olmasaydı nasıl bir hayatımız olurdu?

Sevmek, sevilmek?
Kimi insanlar vardır sevmez ama çok sevilen.
Kimileri ise tam tersidir çok sever ama sevilmez.

Minho da onlardan biri sayılırdı; sevip de sevilmeyenlerdendi.
Hayat onu hep sevdiklerinden vurmuştu. Hayat ondan önce annesini sonra kardeşini almıştı. Şimdi ise sevdiği çocuk Jisung'u almak istiyordu. Vermek istemiyordu Lee bu kez pes etmek istemiyordu hayata karşı boyun eğmek istemiyordu.
Onu seven tek insandı Jisung, ona aşık olan tek kişiydi.
İyi hissediyordu Minho, Jisung ona iyi hissettiriyordu. Acılarını unutturuyordu gözlerine baktığında herşeyi unutuyordu
En önemlisi ise Minho her Jisung'a sarıldığında annesinin kokusunu alıyordu.

Hayat ne kadarda acımasız değil mi?
Hayatın cilvesi içinde ölüp giden insanlar vardı.
Kimileri yiyecek birşey bile bulamazken kimileri varlığın içinde yiyecekleri israf edip savuruyordu.

Kimileri keşke bir ailem olsa diye ağlarken, kimileri keşke ailem olmasaydı diye ağlar.

Hayatın adaletsizliği ve acımasızlığı Minho ve Jisung içinde aynıydı.
Hep bir babası olsun isterdi Jisung, sırtını yaslayabileceği, övünerek anlatacağı ve başını okşayan bir babası olsun isterdi.
Veli toplantılarında ki babalara bakardı hep ne kadarda özenirdi çocuklarına değer veren, ders notlarını kontrol eden, çocuklarına harçlık veren babalara özenirdi Jisung. Evde sıcak çorba yapan bir anne olsun isterdi, bir derdi olduğunda anlatıp fikir danışabileceği bir anne.
Herkes için çok normal olan şeyler Jisung'un hayaliydi hep birine anne demek.

Minho ise tam tersiydi, babasından nefret ediyordu. Eline geçen ilk fırsatta canını almayı istiyordu.

Bazı insanlar sandığımız kadar hayat dolu değildir ve bazı insanlarda sandığımız kadar masum değildir.

•••


Sabah olmuştu, Felix uyandığında Jisung'un hala uyuduğunu gördü.
Onu uyandırmamak için yavaşça kalktı yatağından.
Bugün Jisung için yeni bir hayatın başlangıcıydı Minho yok, aşk yok, sevgi yok, özlem veya aşk acısı yok
Jisung kendini bu şekilde motive etmiş yeni hayatına hazırlamıştı bunu her ne kadar yapamayacak olsa da kendini bu şekilde kandırmıştı.
Gerçek şu ki; Minho, Jisung var olduğu sürece hep hayatının bir köşelerinde yaşayacaktı
Bazen bir aşk kırıntısı bazen bir özlem belirtisi bazen ise bir kalp kırıklığı acısı olarak hep Jisung'un derinliklerinde yaşayacaktı.
Jisung her ne kadar bunu inkâr etse de Minho'nun eksikliğini hep hissedecekti. Onu hep çok özleyecekti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 03 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kırılmaz Bağ    ~MİNSUNG~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin