Avşin'den
Akşam üstü konağın en üst katına çıkarak. Manzarayı izliyordum. Yanımda Selma da vardı. Sürekli yanımda, konakta beni yanlız bırakmıyordu.
Üst kata çıkmadan önce aldığım güller, beni oldukça şaşırmıştı. Mervan Ağa'nın göndereceği aklımın ucundan geçmezdi. Üstüne yazdırdığı not bir " uyarı " gibiydi.
" Son, iki gün..."
Jiyan abi'nin düğününden bu yana, üç gün geçmişti. Düğün yüzünden boşanma işi yine ertelenmişti. Mervan Ağa'nın gönderdiği beyaz güller ve eklettiği not, boşanacağımız günü işaret ediyordu.
" Ne yapacaksın " diyen sese döndüğümde, Selma birşey demem için gözlerimin içine bakıyordu. Ona kalırsa, Mervan Ağa'nın bu gülleri göndermesi'nin tek sebebi tekrar bir araya gelmemizi, istediği içindi.
"Görmüyor musun Selma? Dedim ona bakarak, Her gördüğü yerde boşanacağız diyip yüzüme vuruyor. Sanki ondan boşanmayı isteyen ben değilmişim gibi.
" Sen ne dersen de, bu adam senden boşanmak falan istemiyor. O gün de yaptığı bu yüzündendi, sana son şansımız diyor işte. Boşanmaktan vazgeçmen için sürekli sana hatırlatıp duruyor. Bana kalırsa senden bir adım bekliyor, eğer sen o adımı atarsan o sana koşarak gelecek.
" Mervan Nezirxan" bu kimse'nin peşinden koşmadı. Ahuzar'ın bile, Mervan ağayı, ağına düşüren de Ahuzardı. Mervan ağa değil.
sana" son iki günümüz " kaldı diyor. Bir araya gelmeniz için son şansınız. Sen istemediğin sürece Mervan ağa sana geri dön demeyecek.
" Anlamıyor musun Selma? Adam beni sevmiyor. Koynuna alması beni sevdiği anlamına gelmez, ben bunu istemiyorum
Ben beni seven bir adam olsun istiyorum. Onu değiştirebileceğime o kadar inanmıştım ki, nasıl isterse ona göre hareket eder, ona göre ilerlerdim. Tâki Ahuzarı konağa getirene kadar.O gün, Mervan için bir hiç olduğumu anladım. Tıpkı bir fahişeymişim gibi, beni koynuna aldığını itiraf etti. Ahuzar geldiği için benimle bir işi kalmadığını söyledi. Sen kalkmış ikinci şanstan bahsediyorsun!
" Ne dersen de haklısın. Seni bunun için zorlamayacağım. Ben sadece sen mutlu ol istiyorum. Ahuzar artık yok. Bir telefonla kapında köpek olacak Mervan var. Ona istediğini yaptıracak güçtesin, bunu anlamanı istiyorum. Sen istemesen bile deden seni evlendirecek, bu bizim gerçeklerimiz Avşin. Bundan kaçamayız.
Sevdiğin adamla ol istiyorum. Herkes ikinci şansı hak eder. Onu nasıl sevdiğini bakışlarından bile anlıyorum. Başka biriyle evlensen mutlu mu olacağını sanıyorsun? yaşı büyük, çocuklu bir adama verirlerse seni, o zaman ne yapacaksın. Peki ya kocanı başka bir kadınla tekrar görmeye katlanabilecek misin?
Bilmiyorum Selma, aklımı, irademi kaybetmiş gibi hareket ediyorum. Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu anlayamıyorum artık. " Mervan ağa dan boşanacaksın yâni, öyle mi?" Dedi Selma yalvarır gibi Avşine bakarak." Evet, aynen ölye, bu saatten sonra birbirimizle işimiz kalmadı. Geri dönülemez bir yola girdik kararım kesin, boşanacağım.
Başımı çevirip, uzunca bir nefes alıp vermiştim. Selma da öylece durmuş, manzarayı izleyeceğine, gözlerini dikmiş beni izliyordu.
Oturmaktan sıkılıp kalktığımda, Selma da bana bakıp ayaklanmıştı. Birlikte indiğimiz merdivenlerin sonuna vardığımızda, dedemin her zaman ki baskıcı ve kendinden emin sesi ben ve selmayı durdurmuştu. Az önce duyduğumuz şey olduğumuz yerde kalmamızı sağlamıştı, çünkü konu ben ve Sidar abiydi.
"Avşin ve Sidar evlenecek, o kadar!"
Dede'min sesiydi kulaklarımı çınlatan. Ben daha boşanmadım ki, nasıl olurda ben ve Sidar abiyi evlendirmeyi düşünebilirler. Sidar'ın, diyardan farkı yok.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDEL+18 (Tamamlandı - Düzenleniyor)
General FictionMervan ağa vakit kaybetmeden yatakta uzanan Avşin'in karşısına geçti. "Bacaklarını aç."Avşin, zorda olsa kendini sakinleştirerek, ağlama duygusunu bastırıp bacaklarını araladı. "Mervan ağa eline aldığı erkekliğini okşayarak, sertleşmeye çalışıyordu...