Bugün timin görüş günüydü. Ailelerini bende merak ediyordum doğrusu . Ama yanlarına gitmek gibi bir niyetim yoktu.timin tüm üyeleri çok mutluydu
Bir yandanda acaba benimde ailem olsa ben düzelirmiyim? İçime kapanık olmazdım belkide. Hayat beni o kadar savurdu ki heryere artık ben bile bazen dayanamıyorum.
Ayda,yılda bir kere içtim sigaramı alarak askeriyedeki odamın balkonuna oturdum. Saat 5'ti ve ben formamı giymiş saçımı taramış birşekilde içime bir duman çektim.
Geçen gün olan olaydan sonra bir süre hiç evime gitmedim. Bunu kaç gün daha böyle devam etireceğimi bilmiyordum .
Bir aile beni kurtaran bilirmiydi? Ben artık her normal insan gibi mutlu olmak istiyordum . Yaşadığım bunca şeyden sonra bir aileye sahip olsam bile o aile bana ne kadar iyi gelecekti ki? Bu zamana kafar en iyi arkadaşım dediğim toplasam 2 bilmedin 3 taneydi. Şuan sadece beni gerçekten seven bir kız arkadaşım dışında kimsem yoktu. Aslında bunu seviyorum. Eğer bir gün şehit olursam arkamdan ağlayacak kimse olmayacaktı .
Ben düşüncelerimle boğulurken kapı çaldı. Ben "gel" dedim. İçeriye Aslan geldi. Bana şaşkınca bakınca "ne oldu Aslan?" Dedim. Aslan "sigara içtiğinizi bilmiyordum komutanım şaşırdım sadece" dedi. Ben " aslında içmem yılda 2 kere falan." Dedim.
Aslanın hala bana baktığını görünce "söyle artık" dedim. Aslan irkilerek "kusura bakmayın dalmışım " dedi. Sonra "aileler geldiğinde nereye alalım bahçede mi ağırlayalım " dedi. Ben "görüşlerin sağlandığı yere al gelenleri " dedim. "Emradersiniz komutanım " dedi ve çıktı .
Telefonumu çalışma masasından alarak saate baktım saat 7:45 geçiyordu. Zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım bile. Hemen sigaramı küllük ile söndürerek odamdan çıktım.
Etrafta bir kargaşa vardı daha doğrusu herkes aileler gelecek diye .
Benim timim söylediğim görüş alanında biri yer siliyor biri masaları siliyor ve hepsi birlik halinde görüşalanını temizliyordu.
Beni gördüklerinde ayakta hazırola geçtiler . Ben "rahat asker devam edin " dedim . Hepsi dediğimle işlerine döndüler.
Maslardan birine oturdum. Onlara "işiniz bitince oturun" dedim ve önüme döndüm telefonumu elime alarak gelen mesajlara geri döndüm. Ve biraz telefonda oyalandım. Yaklaşık 15 dakika sonra hepsi teker teker birer sandalye çekerek oturdular .
Ben hepsine kısaca bakarak "operasyona gittiğinizi ailenize bildirmeyecksiniz en azından kimsenin olmadığı bir ortamda söyleyebilirsiniz. " Dedim.
Devran "komutanım bir sorun mu var" dedi. Ben başımı olumsuz anlamda sallayarak "hayır sadece tedbir önlem almak amacıyla " dedim . Hiçbiri sesini çıkarmadı.
Ben "poyraz sen rizeliydin değilmi " dedim poyraza bakarak. Poyraz anında " evet gomutanım rizeliyuk" dedi şive yaparak. Ben bu haline kıkırdadım .
Hepsi bana bakınca "ne oldu " dedim. Aslan "güldü lan gerçekten güldü " dedi . Girdap "bizim komutanımız da gülebiliyormuş" dedi. Devran "lan çok tatlı " dedi. Ben " Devran tatlıyı görmek istermisin " dedim. Devran utanarak başka yöne baktı. Hepsi kendi hallerinde gülerken yiğit donuk birşekilde kalmıştı ben "ne oldu çok mu şaşırdın " dedim. yiğit gözlerini kacırarak başını olumlu anlamda saladı.
Ben ayağa kalkarak "hadi aileleri kapıda karşılayın" dedim. Sonra "ben odama çıkıyorum birşey olursa gelin" dedim. Onlar ağzını açmadan odama çıktım.
Yarım saat boyunca birikmiş olan belgeleri okuyup imzaladım . Kulağıma kulaklığımı takarak kitabımı okumaya başladım.
Arkamda ufak bir hareketlenme hissettim. Çekmecede yedek olarak tuttuğum silahı alarak tetiği çektim. Arkama dönmeden sanki herşey normalmiş gibi kitabımı okumaya devam etim . Birinin eli bana değince silahı tam anlamıyla çekmeceden çıkararak arkadaki kişiye doğrultum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ENKAZ ÇİÇEĞİ
Mystery / ThrillerBu hikaye bir askerin gizli görevde olduğu kıza aşık olmasıyla başlamıştı