Atlasın AnlatımındanO beni hatırlamıyordu.Çocukken peşimden ayrılmayan ben nerdeysem oraya peşimden gelen ve bana beni hep seviceğini söyleyen Mira beni hatırlamıyordu evet biliyordum ama sanki onu görünce aslında hepsinin onun bir oyunu olduğunu ve her şeyin bittiğini söylemesini istiyordu.
O gün Batın geleceğini söylediğinde bütün gün onu bekledim belki karşılaşınca hatırlar dedim kendi kendime Batın ise bu kadar ümitlenme hatırlamıyor diyerek hevesimi kursağımda bıraktı ama doğru söylüyordu karşılaştığımızda bunu anladım.
Onun okula girdiğini gördüğüm gibi dersen çıkmış ve bu kata gelmesini bekledim batın buraya çıkacağını söylemişti. Geldi de derste olduğumuzu fark edince camın kenarındaki armut koltuklara oturdu ve etrafa bakınmaya başladı.Soradan beni fark etti ona doğru yürümeye başlayınca tekrar etrafa bakındı karşısına oturdum ve yine bir ümit bekledim .Atlas ben buradayım artık aynı okuldayız diye boynuma atlamasını bekledim çünkü benim Miram böyle yapardı. Ama böyle olmadı tam tersine mira benden çekiniyordu ve yutkunarak 'hmm şey derse girmeyecek misin ?' diye sordu.
Ondan böyle çekingen bir tepki beklemediğim için şaşırmıştım. Normalde benim tanıdığım Mira tanımadığı insanlara bile samimi bir şekilde sohbet kurardı daha altı yedi yaşlarındayken bile insanlarla kolayca iletişime girebilirdi ama şu an karşımdaki kız konuşmaya korkuyordu.
'Mirasın değil mi?' diye sordum kim olduğunu tabiki biliyordum ama o bunu bilmiyordu tam nerden bilceğimi soracakken 'ikizinle aynı sınıftayız' diyerek yalan söyledim .Anlıyorum dercesine kafasını salladı .Neden konuşmuyordu benimle onu çok özlemiştim ama onun bu halleri çok farklıydı o gibi değildi sanki geçmişte onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştığım anların cezası gibiydi bu anlar . O benim peşimden koşturudu ama ben kovardım ama eğer böyle olcağını bilsem yanımdan bir an bile ayırmazdım onu. Onun bu ürkek bakışları ,çekingen tavırları merakımı daha da körüklemişti ne olduğunu öğrenecektim ve bir şekilde ona kendimi hatırlatacaktım.
Elimi uzattım ve 'Atlas ben diyerek 'kendimi tanıttım.İlk başta emin olmasada tedirgin olarak elimi tuttu ve ' Bende Elani Mira gerçi sen zaten biliyorsun' dediğinde onunla tekrar böyle tanışmak garipti.
'Olsun senden duymak farklı' dedim.Gözlerini içine baktım belki bir şey çağırıştırı umudu ile ama hiç bir şey söylemedi. O konuşmayınca ben sordum ' Ne zaman başlıyorsun yarın mı?' diye sordum.Kafasını hayır anlamında salladı ve 'ilk başta seviye tespit sınavına gireceğim çarşamba başlarım 'diye açıkladı.
'Umarım benim sınıfıma gelirsin o zaman ' dediğimde . 'Bilmiyorum hangi sınıftasın 'diye sordu saf bir merakla.
'Sen nerdeysen ben ordayım artık' dediğimde şaşırarak gözlerini kırpıştırdı.Değişmeyen şeyler vardı en azından hala şaşırdığında gözlerini merakla kırpıştırıyordu . Merakla 'nasıl yani?' diye sordu.
Beni hatırlamasını geçtim kim olduğumu bile bilmiyordu.Okuldaki herkes beni tanırdı Galata Sarayın en genç oyuncusunu kim tanımazdı ki diye düşündüm ama Mira tanımıyordu.
'Beni gerçekten tanımıyorsun ' dediğimde o bir şey demeden 'boş ver sonrasında anlarsın' diyerek kalktım ve merdivenlerden inmeye başladım .Okul takımı için koç ile görüşmem gerekleydi ama Mira bütün dikkatimi alt üst etmişti ben aşağı inerken arkamdan 'hey derse girmedin' diye seslendi bir şey demeden aşağı indim nede olsa daha çok görüşücektik daha ona kendimi hatırlatacaktım.
Koç ile görüştükten sonra kantine geçtim dönem ortasında takımı bırakarak okula geri gelmiştim tabii bunun karşılığında takıma yüklü bir tazminat ödemiştik normalde dönmek gibi bir düşünem yoktu ama miranın bizim okula dönüşü her şeyi değiştirmişti.
YOU ARE READING
On ikiden önce
Teen FictionHayatımıza giren insanlar hep kalırlar mıydı? . . . . Ben anlatmak istemiyorum bir şey olmadı 'dediğimde bana biraz daha yaklaştı ve iyice bacaklarımın arasında yerini aldı . Öpücek miydi beni? Şu anda ,hemen heyecan titreyen ellerimi saklam için yu...