YENİ BAŞLANGIÇLAR

11 1 0
                                    

Bazen düşünüyorum ama düşünüyorum dediysem öyle basit bir şekilde değil .Transa giriyorum ve kendimi dünyadan soyutluyorum.Etrafımda olup bitenleri göremiyorum düşünürken fark ediyorum aslında amaçları buymuş diyorum.Aslında kimsenin beni önemsemediğini bu sayede fark ediyorum sonra kendime kızıyorum.Neden böyle diyorsun ki seni düşünmeseler sevmeseler hayatında olmazlardı diye
kendime hatırlatıyorum yada kandırıyorum.

Geçmişten asla çıkamıyorum yapmadıklarım ,söylemediklerim ve keşkelerim.En büyük lanetim hani derer ya keşkeleriniz değil iyikileriniz çok olsun sanırım ben onu beceremiyorum. Başaladığım her işi elime yüzüme bulaştırıyorum oysaki hep örnek gösterilirim başkalarının çocuklarına .Bak ne kadar aklı başımda yada ne kadar akıllı daha sayabileceğim çok şey bu yüzden çoğu arkadaşım benden nefret edip uzaklaşır , uzaklaşıyor. Bazen batın ile bile en büyük problemimiz bu oluyor ona göre kendim gibi davranmıyormuşum bir robota dönmüşüm .Bunları hiç acımadan gözlerimin içine bakarak bana söylüyor ama ne kadar kalbimi kırdığını bimiyor bilmesinede gerek yok zaten.

Hep böyle değildim aslında yada ben böyle düşünüyorum .Bilmiyorum? kendim hakkında pek bir şey bildiğim yok zaten daha hangi ismimimi tercih ediceğimi bile seçemiyorum kendime ait bir şeyim yok bu evde ne karalarım ne de fikirlerim hiç biri bana ait değil ve bu beni günden güne öldürüyor, bitiriyor .En kötüsüde yine beni kimse fark etmiyor yalnızlığımda boğuluyorum.Her geçen gün artıyor etrafımda insan kalmıyor herkes benden uzaklaşıyor bazen batın bile anlamıyor . Bir derdim olduğumda yada içimi sıkıntı kaplayınca gidebileceğim birim yok benim olmadı hiç bir şey nasıl anlatılır bilmiyorum o yüzden bu konuda hep eksik kalcağım sanırım.

İnsanlar telefonlarına bildirim gelince merak eder direk bakar ama bende öyle bir şey yok çünkü mesaj atan kimsem yok ,sanırım Atlas mesaj atınca o yüzden biraz şaşırdım birazda mutlu oldum...

O günden sonra bir daha yazmadı ertesi günü sınava gittim sınıfım belli oldu . 12/A aydı aslında ama batından ayrılmak istemediğimi belirttim onun için onunla aynı sınıfa gidicektim 12/B. Sabah erkenden kalkmıştım çünkü gece uyku tutmamıştı stresten dönüp durmuştum.Duş alıp saçlarımı kuruttum hafif bir makyaj yaptım ve saçlarımı şekillendirdim giyinip aşağı indim herkes sofradaydı.

'Dobroye utro' diyerek sandalyeme oturdum batın ise 'bunun hatlar yine karışmış ne zaman ne diyeceği belli olmuyor' diyerek sabah uğraşma dozuna başladı her sabah istisnasız yapıyordu bunu sanırım sabahaları ekstra keyfim olmadığı için yerine getirmeye çalışıyordu kendinde.

*Günaydın*

Annemde aynı şekilde karşılık verdi ev içinde bazen rusça konuşmamızı isterdi unutmamız için . Nasıl unutabilirdim ki her şeyi kafama vurarak öğrettiği gibi bunu unutturamazdı bana.

Babamsa annemin gözlerinin içine bakarak 'günaydın canım' dedi.Annemi sinir etmeye bayılırdı garip bir ilişkileri vardı ama birbirlerini sevdiklerinde belliydi.İlişkileri her zaman dengeli ve dinamikti en önemlisi saygı çerçevesi içindeydi.Uzun ilişkilerinin sırrı bu olabilirdi çünkü ikiside bazen çekilmez insanlar oluyorlar .

Tabağıma bir şeyler alırken sanırım biraz fazla kaçırmıştım annemin hafif öksürüğünü duydum ve aldığım bazı şeyleri geri bıraktım durumu fark eden batın 'karışma kıza zaten kuş kadar yiyor ' diyerek geri tabağıma bir şeyler doldurdu.Her sabah gerginlik çıkartmaya bayılıyordu bu çocuk.

'Çok aç değilim zaten' dediğimde bayık gözlerle bana baktı babam ise her zamanki mooduna geçti annen diyorsa haklıdır beni karıştırma.Gözlerimin içine içine bakan annem zaten olmayan iştahımı kaçırmış ve daha da beni sterslendirdi.

On ikiden önceWhere stories live. Discover now