Ellerini ellerime kitledi yani parmaklarını parmak aralarıma geçirdi. Boşta kalan eliyle de belimi tuttu ve yüzünü iyice yakınlaştırdı. Havada kalan kolumu kurtarmaya çalışırken bi' anda dudaklarıma yapıştı ve geri geri yürütmeye başladı.
Allah'ım bunu yapmış olamaz...
Belim öğretmenler masasına deyince durdu. Ama dudakları durmadı. Belimdeki eli omuzlarıma daha sonra da boynuma geldi. Tek eliyle boynumu kaplayabiliyordu. Kafamı iyice gömmeye çalışırken boynundaki eliyle kafamı kaldırdı ve havadaki kolumu kendi omzuna koydu. Diğer boşta kalan elini de masaya koydu.
Ahh... Çek şu dudaklarını...
Omzundaki elimi Beşiktaş'ın alnına düşen saçlarını geriye atmak için kullandım. Biraz sonra göğsünün hızlıca kalkıp indiğini fark ettim. Nefessiz kalmış. Dudaklarını yavaşça dudaklarımdan ayırdı ve terlemiş yüzüme bakarak sırıttı. Masadaki elini ve boynumdaki elini çekti. Çeker çekmez karnına yumruk attım ve koşarak labaratuvardan çıktım.
Arkamdan "Kolyen kaldıı" diye bağırdı. Durdum. Boynumu yokladım. KOLYEMİ ALMIŞ PİÇ!