BERDEL+18

Bölüm 40

Avşin'den

Bugün, üniversiteye başlayacağım ilk günümdü, rojdayla haberleşip birlikte gitmeye karar verdik. Dedem ve rahmet amcam bu durumdan hoşlanmasalarda
Ses etmemişlerdi. Netice hâlâ Mervan Ağa'nın karısyıdım," üstelik hamileydim."

Bu benim için iyi olmuştu. Aşağıya indiğimd, rozerin ve Annesi oturmuş, birşeyler fısıldıyordu.

Tam olarak ne dediklerini anlamasamda, Sidar'ın, Hatay'da ki işleri için oraya gittiğini duydum. Normalde asla böyle birşey için Mardini terk etmezdi, ama umurumda değildi. En azından onun gibi bir pislikten kurtulmuştum.

Utanmıyorsun değil mi? Bu hâlinle bir de üniversiteye başlayacaksın," bunu diyen Rukiye yengemden başkası değildi. Beni her gördüğü yerde illa laf sokacak.

Ne varmış hâlimde yenge, söylede bileyim," daha ne olsun, karnında bebeğinle okula gitmek ne kadar uygundur," ne var yâni bunda, Anası belli babası belli, niye utanacakmışım.

Kızım, sen daha yirmi yaşındasın, seninle orada dalga geçerler, alay ederler, sen en iyisi okumaktan vazgeç.
" Demişti, rozerin," İlla damarıma basacaktı," en azından senin gibi evli adamlara aşık değilim." Diyerek cevap vermiştim.

Bence en alay konusu olacak olan sensin. Benim kocama aşık olduğun gerçeğiyle yaşamak zor olsa gerek, rozerin. Senin varlığından bile bir haber olmayan bir adama.

Sen olmasaydın benimle evlenecekti. "ölye mi? Peki bundan mervan'ın haberi var mı? Bildiğim kadarıyla seni o gece reddeden oydu (!)

Ben şimdi seni vary-

"Ne oluyor burada?" Diye bir ses yükselmişti. Avluda, bağıran dedemdi. Bir elinde bastonuyla yanımıza gelerek, bizi azarlamaya başladı. Başta sadece beni azarlayacağını düşünsemde, en çok azarı yiyen rozerin'di.

Sen ne yaptığını sanıyorsun, rozerin," dedi, dedem ciddi bir ses tonuyla." Ne yapmışım dede, rahat durmayan Avşindi." Beni salak yerine koyma, rozerin. Ne hakla Mervan ağa'dan bahsedersin. Bir daha ağzından duyarsam seni affetmem torunum ona göre.

"ama dede," aması yok. Rozerin, Adam evli üsletik Avşin'in kocası, konağımda bir metres eksikti.

"Bence de dede, sen bunu hemen evlendir. Başınıza bela olur sonra, evli adamlara bakacak kadar gözü dönmüş.
Dedim, dedeme bakarak, sonra da Rukiye yengem araya girecekken, ona fırsat vermeden konağın kapısına doğru ilerledim.

Dede'min, arkamdan dediği tek şey, "konağa geç kalma "demesiydi. duruma bakılırsa, evli olmak o kadar da kötü değildi. En azından kafama estiğimi yapabiliyordum. Okumama da karışan yoktu. En önemlisi Sidar da yoktu.

Kapıya vardığımda, Rojda'nın gelip gelmediğine baktım. Ama gördüğüm araba mervan'ın arabasıydı. Rojda kendi arabamla gideceğiz demişti. Anlaşılan Mervan buna karşı çıkmış olmalıydı.

Arabaya taraf yöneldiğimde, kazım abi benim yerime kapımı çoktan açmıştı. Beklemden geçip arabaya yerleştim, Rojda beni görünce gülümseyerek
" Günaydın " dedi. Bende ona karşılık olarak" günaydın "demiştim.

"Sana da günaydın Avşin," dedi, Mervan ağa, ona demediğim için bozulmuştu.

Yüzüne bakarak,"umurumda değilsin" dêr, gibi bakmıştım. Başını çevirerek yola döndü, Rojda da abisine söylenip dururken, Mervan ağa ise hiç oralı değildi. Gözleri giydiğim elbisede kalmıştı. Özellikle göğüs çatalımdan başlayan yakasında, bir müddet oyalandı.

Giyecek başka birşey bulamadın mı, "dedi, bana bakarak," ne gibi Mervan ağa, giydiğim elbise'nin nesi varmış.

"Daha nesi olacak, göğüslerin görünüyor, üsletik çok dar, bu elbiseyi özellikle mi  giydin? Daha önce giydiklerini saymıyorum bile!