Bölüm 1

172 92 221
                                    

Merabaaa ilk kurgum ve ilk bölümüm çok heyacanlıyım biraz hatta bazılarınıza göre baya amatörce yazılmış texting sana bilirsiniz ama ben texting olmadığını belirtmek isterim. Çoğu insan buraları geçiyor bende yapıyorum açıkcası hdjsvdjsvdjs her neyse hikayeyi okumadan önce açıklamayı okuyun rica ediyorum çok fazla uzatmayacağım bölüme geçelimmm

Not : fotoğraf temsilen küçük melek


***



yazardan:

2005/Ocak


Daha yeni taşındıkları eve tam alışamamıştı küçük Melek. Lojmana yeni taşınmıştılar. Burada çok çocuk olmasına rağmen eski arkadaşlarını ve öğretmenini özlüyordu içten-içe. Yaşına rağmen başkalarının yanında çok olgun davranan Melek kendini buna mecbur hiss ediyordu. O bir ASKER kızıydı soğukkanlı olmalıydı öyle değil mi?

Televizyona bakarak, kekini kemirirken arada balkona çıkıp çocukların dışarı çıkıp çıkmadığına bakıyordu. Hava soğuk olduğu için aileleri izin vermiyordur büyük ihtimal diye düşündü. Kös-kös oturup kekini kemirmeye devam ederken, aynı zamanda da ne berektli nimetmiş bitmek bilmiyor mübarek diye düşünüyordu. Ta ki, zil çalana kadar. Arkadaşlarının olduğunu düşünüp koştu. Annesinin arkadan öyle koşma diye demesi yere amele sümüğü gibi yapışırsan terliklerden terlik beğen demek istediğini anlamıştı ama umursamamıştı.

Karşısında bir-iki defa gördüğü abisinin arkadaşı ve kardeşi vardı. Tam hayal kırıklığına uğrayacaktı ki karşısında sarışın bombayı görene kadar...

Aklında Mustafa sandal isyankar çalması normal miydi? Evet olgun derken gerçekten aşk işinde de olgundu ama bunu birilerinin bilmesine gerek yoktu. Abisinin arkadaşının abini çağıra bilirmisin dediğini duydu. Evet diye cevaplayıp abisinin yanına gitti ve arkadaşlarının onu dışarı çağırdığını söyledi.

Abisi annesinden izin isterken bende gele bilirmiyim diye sordu abisinin insaflı haline denk gelmiş olacak ki izin verdi. O da beyaz beresini koyu mavi montunu giyip onlarla beraber çıktı. Aynı zamanda kendisi ile yaşıt olan komşuları da çıktı.

Abisiyle arkadaşı kendi halinde konuşurken, onlarsa yerden buldukları poşet ile küçükler için yapılan kaydırakdan kayıyordular.O çok hızlı gittiği için sarışın bomba onu hep uyarıyordu. Onlar didişe-didişe de olsa kayıyordular.Ta ki, balkon komşuları olan Ayten cadısı onlara bağırana kadar. Eğer yanlarında olan komutanın oğlu olmasaydı daha çok bağıracağına emindi ondan korkmuyordu ama çok fazla sesleri geliyordu sarışın yelloza gittikçe nefreti artıyordu.

Onlar mecbur eve döndüler. Keşke biraz daha çok vakit geçirselerdi...


★★★


Melek'ten

Günümüz/ Haziran

Kulağımın dibinde çalan Emanemaneman ile ben neden benim diye başladım. Tam uykuma geri dönüp o rizeli dehşet-ül vahşet adamı görmeye çalışacaktım ki aklıma asıl dehşet-ül vahşetleri göreceğim geldi. Hemen yüzüme su bile vurmadan ayıldım.

~yakışıklı birini düşününce nasıl uyanılır oynat bakalım

Sus iç ses burada kaslı sarışın aman esmere bile razıyım ASKER düşünüyorum.O şimdi asker canı neler ister diye mırıldanarak tipimi düzeltip her sabah ki rutinlerimi yapıyordum ama ağzımdan düşmüyordu şarkı.

Eğer ASKER koca bulana kadar var mısın her gün bu şarkıyı bir kezde olsa okuyacaksın var mısın lan?

Babamın karşısına koca diye ASKER getirmezsem bende melek değilim.

Bu arada ben Melek Deniz,boyum 1,86 youtube kanalım yok.

İbrahim yılmaz mısın be mübarek?

Sanane toprağğım. Ve ben şizofren değilim. Her insan iç sesiyle konuşup, iç seslerine isim veriyor değil mi? Şöyle bir düşündüm de ben gerçekten şizofren ola bilirmiyim lan? Aman boş verrrr.

Aşağı halay çeke-çeke gitmek isterdim de anamların bu ne sevinç bizden kurtulmaya gün mü sayıyordun ve s. triplerini çekmek istemediğim için normal merdivenlerden inişim olan adımın hakkını vermek için sanki kanatlarım varmışcasına ellerimi oynatıp bi kuş misali gerçekten havada süzüldüm. Nasıl mı? Yeni Nike markalı çoraplarım yeni olduğu için kaydım. Emaneti koruyayım derken daha da bokunu çıkarttım ve iki kasayı da çizdirdim.

Ve telefonum tam zamanında çalmıştı. Şu an gerçekten emanemaneman moodundaydım benim yüzüm çarpılmış gibi gülme ile sanki acımıyormuş gibi güle güle telefonu açtım arayan Ceren idi.

Ben manyak gibi gülerken o ' çarpıldın mı lan en sonunda?' diye birşeyler zırvalıyordu. Bende "Neden aradın lan gene bi bok mu yedin dinliyorum bacım anlat" dedim

O da " Yok ebesinin nikahı ben her gün bok mu yiyorum lan" diye karşılık verdi. " Eee sen anca bok yiyince uzun konuşmalı birşey olunca ararsın?" diye cevap verdim."Yazmaya üşendim hem de kalkmadıysan kalk diye."

"Uzatma lan daha yemek yiyeceğim. Bu arada hiç bir şey beni uykumdan kaldıramaz nokta." dedim. O ise "Ay tamam be nah söylerim o zaman bir daha."dedi." Tamam yani no problem. Hadi o zaman görüşürüz Kocayı bensiz bulursan, ki evlenemeden öbür tarafa gidersin zaten haberin olsun" diye bilgilendirme yapıp kapattım. Alışmışlardı artık dışarıdan bir buz kütlesi, içeride ise bütün duygu karmaşalarını gördükleri için.

Aşağı inip ailem benimle sanki evleniyormuşum gibi kahvaltı yaparken hasret giderdiler. Abim bile bana ilişmedi.

Omentonremm süreyya hanımın muhteşem değişimiiii

Bu defa katılıyorum iç ses. Sonra dışarı çıktım valizimle ailemle bahçede de vedalaştık. Evimin direği, gözümün çiçeği olan BMW- min yanına geldim. En zorlarından biriydi. Sarılmaya çalıştım sarıla bildiğim kadarıyla. Hatta öptüm.

Sonra babam beni uçağa binene kadar izledi. Uçağa bindim. Şarkı dinledim, uyumaya çalıştım sıcaktan yatamadım. Kasa daha da yamuldu. Yolu öyle-böyle geçirmeye çalışıyordum. Ben nereye mi gidiyordum? Izmirden Şırnak' a...


★★★

Sonunda Şırnağa gelmiştim. Terden tenime yapışan beyaz tişortümü tenimden ayırmağa çalışıyordum. Altta iyiki beyaz crop giyinmiştim. Yoksa beyaz mavi yıldızlı iç çamaşırım ile ortada kalacaktım. Dizimin üzerinde biten bol siyah şortum çok güzel efil-efil esiyordu.Buraya tek iş için gelmemiştim açıkcası. Cerenden canım arkadaşımdan ayrılmak istemediğim ve asker, çocuklarımın babasını bulmaya gelmiştim.Bavulum ile giderken birden kulp nanay oldu en az neredeyse 10 kilo hiss edilen 20 . Bunu şimdi nasıl taşıyacağımı düşünüp, bordo bereli mavi bereli de olur no problem bir beyefendi bekliyordum.

Yanımda bir şeyin havalanması ile gerçekten dileklerimin bu kadar çabuk kabul olduğunu bilmiyordum. Şu an karşımda Rizeli dehşet-ül vahşetlere benzeyen bi adam gördüm elbette tanıdım. Toprak...

★★★

Ilk bölüm sizlerlee

Not: düzenlenmiştir.

Toprağa karışmış denizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin