Yasak bölge oldukça büyük bir yerdi. Kai çiçekli bir bahçede değil, yalnızca birkaç ağacın olduğu sessiz bir bahçede yaşıyordu. Kendine ait bir odası vardı. Yaşadığı yer yalnızca o bahçeye çıkıyordu. Çünkü bölgedeki tüm bahçeler birbirlerinden ayrıydı. Aralarındaki yüksek çitler sınırları belirliyordu.
Kai istediği zaman kralın yanına gidebiliyordu. Bu yüzden kendini asla hapiste gibi hissetmiyordu.
Kralın yetkilileri ona olanlardan sonra bölgedeki duruma bakmak için harekete geçmişti. Her biri çitlerin diğer tarafını inceliyordu. Bu kadar güvenli bir yerin böylesine tehlikeli olabileceğini kimse tahmin edememişti. Çünkü yasak bölgede düzen asla bozulmazdı.
Herkes Kai gibi sıradan birinin orada yaşamasını yanlış buluyordu. O sıradan biriydi. Aralarına yıllar sonra katılmış biri.. Bu yüzden ona güvenmiyorlardı.
Kai krala haber verdiği için pişmandı. Sessizce oradan kaçmış, az ilerideki ormana sığınmıştı. Acı içinde yerde kıvranıyor ve daha fazla tehlikeye girmemek için sesini çıkarmıyordu. Gücünün neredeyse tamamını kaybetmek üzereydi. Çaresizdi. Yapabilecek hiçbir şeyi yoktu. Kendini öylece yere bıraktı.