Pazartesi Klasiği

56 3 0
                                    

*** Medyada Esra var***
Dışarıdan gelen sesle irkildim yetimhane müdürünün sesiydi uyku sersemi olduğum için fazla bir şey anlamadım ve tekrar uyumak için kafamı yastığa gömdüm bu seferde Cansu'nun sesini duydum uyuyamayacağımı anladım ve okulun olduğunu hatırladım kalkıp hazırlanmaya başladım okul kıyafetlerimi üzerime geçirdim, saçımı salaş bir örgü yaptım,  çantamın içine birkaç kitap ve bir defter sıkıştırıp Cansu'nun yanına gittim oda çantasına bir şeyler sıkıştırdı ve "Hazırım gidelim" dedi. Tam kapıdan çıkarken Bora bize seslendi "Beni unuttunuz sanırım" ve adımlarını hızlandırıp yanımıza geldi bir pazartesi klasiği olan yolda uykusuzluktan ölü gibiydik. Sınıfa girip en arkada yerimize yerleştik ve hoca sınıfa girdi ders boyunca tüm sınıf yazı yazacaktı sanırım. Bora uyudu Cansu telefonla uğraştı bende hocanın mide bulandırıcı sesini duymamak için kulaklığımı takıp kafamı sıraya gömdüm uyuya kalmış olacağım ki zil sesiyle irkildim kulaklıktan sesi gelen şarkı durmuştu. Her teneffüs olduğu gibi cam kenarındaki sıralardan birine oturduk dışarıyı izledik bir süre sessizdik sonra Bora " Bugünkü derslerde tam uyumalık ha , bence kaçalım'' dedi Cansu  ''Devamsızlık göte dayadı ne de olsa ders boyunca uyuyorsun ne kaçması?" diye yanıt verdi.

***

Bütün dersler boyunca uyuduğuma inanamıyorum matematikçi olmasa uyanamazdık herhalde. Sınıftan atılmada alışkanlık oldu iyice matematikçi bize bulaşmasa rahat edemiyor uyuyamıyor vicdan azabı çekiyor kendine gelmesi için bizi sınıfın ortasında rezil edip kovması lazım galiba. "Ulan burada uyuma bari sen ne uykucu bir çocuk oldun."
"Tuğçe çok konuşma ve uyu."
"Hay senin uykuna be ben gidiyorum."
"Lan dur bende gelicem zile daha çok varmış."
Borayla sınıfın kapısının önünden doğrulduk ve aşağıya inip bir banka oturduk birkaç dakika sonra okulun kapısının önünden birinin bağırdığını fark ettim bu Esra'ydı beş yıldır Bora ve Cansu'dan başka konuştuğum samimi olduğum tek insan. Dövüşte tanışmıştık ve Cansu ve Bora'nın bilmediği her şeyi bilen tek insandı. Kızıl saçlarını savurarak bize doğru geldi. Bora daha önce Esra'yı görmüştü tanışıyorlardı ama fazla samimi değillerdi. Esra yanımıza geldi Bora'ya selam verdi ve beni çekiştirerek götürdü Bora'dan uzak bir yerde durduk. Bana kocaman sarıldı "Seni çok özlemişim be" dedi bende "Bir aydır yoktun nerelere kayboldun sen?" diye devam ettim, "Başıma bir sürü şeyler geldi bende geri buraya kaçtım" dedi "Bırakıp gidecektin yani" dedim soru sorar gibi bakarak "Tabiki de hayır belkide seni alıp kaçardım" dedi gülerek. Sonra ileriden gelen Cansu'yu fark ettik ve sustuk, Cansu yanımıza geldi Esra'ya daha konuşacaklarımız bitmedi bakışı atıp Bora'nın yanına doğru ilerledik

DUYGUSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin