(Bu ülkede bir şeyler yapılıyor)
Bir Pazar sabahı erkenden yatağımdan çıktım. Daha çok erkendi. Niçin erken kalktığımı da gerçekten bilmiyorum. Uykum kaçtı. Amaçsızca televizyonun karşısına geçtim. Kanalları gezinmeye başladım. Bazı kanallarda birkaç dakika durduktan sonra bir başka kanala geçmeye devam ederken; TRT Kanallarının biriydi.
Ama hangisi olduğunu da inanın fazla da önemsemedim. Kanalda yayınlanan program dikkatimi çekti. Yaşını almış. Her haliyle kendini büyük fadakarlıklarla işine, mesleğine adamış. Hatta tabiri caizse işinde uzman, fedakar, ailesini çocuklarını bile işi uğruna, amacı uğruna, daha ileri gideyim memlekete hizmet uğruna feda edecek kadar da sadık, çalışkan ve üretken bir kişilik sergilemekteydi.
Küçücük bir atölye diyebileceğim nitelikte bir işyeri var. Çocukları ve kendine saygı duyan insanlarla çalışmaktadır. Hani tipik usta çırak ilişkisi, hatta Zenaatini ustadan ölümü halinde çırağına geçecek bir yapı anlayışı var. Zaten böyle de olmasa dikkatimi çekmezdi. Merakla anlatılanları izlemeye ve yapılan, üretilmeye çalışılan motoru dikkatle izlemeye başladım. Çok uğraştılar ve benzinle çalışan motor ile mazotla çalışan motor arasındaki çalışma farkını keşfettiler. Kendileri Motorun pistonlarının çalışma ve sürtünmelerini de gidererek daha az yakıt yakan bir motor yaptılar. Bu motor anlatılanlara bakıldığında yeni baştan üretilen her parçası tek tek elle üretilen ve üretim aşaması tek tek kayıt altına alınan, teknik çizimlerinin yapıldığını, kayıtlarının tutulduğu açık açık çekilmiş, kurgulanmıştı. Her yeni parça ve sorun tek tek itina ile kayıt altına alınmıştı. Çözümleri de üretilmişti. Uzun uğraşılar sonunda istenilen motor üretimi gerçekleşmişti. Artık motor çalışmaya ve kullanıma hazırdı. Motoru yapan kişi motorun özelliklerini anlatmaya başladı.
Gerçekten hayretler içinde dinledim. Bakınız bir kere motor, diğer ülkelerde yok. Farklı..! Bu güne kadar üretilmiş motorların dışında, tamamen farklı bir motor olduğu, evet kendi ürettiği için bir benzeri daha yok. Sistemi de kendine göreydi. Yakıtı tamamen tasarruf eden yaklaşık yüzde otuz beş, yüzde kırk oranındaydı. Yanlış hatırlamıyorsam. Üretici Beyefendi bunun bir devrim niteliğinde olduğunu ifade ediyordu. Diğer motor üreten firmalar yüzde bir daha az yakıt sarf eden motor üretebilmek için çok araştırma yaptıklarını söylediler. Bu tasarruflu motor için ARGE' lere( çalışmalarına) çok para yatırdıkları da bir gerçek. Mutlaka doğrudur. Yakıt tasarrufu sağlayan, az yakan otomobil tabii ki herkesin düşü. Benimde düşüm. Ben de çok yakıt yakan bir arabaya sahiptim. Evet ben de programı izlerken, kendi kendime bu ülkede gerçekten iyi şeyler de yapılıyor diye içimden bir şeyler geçirirken, bazı anlatı ve sunuların bir kurgu olduğunu hissetmeye başladım. Sanki yeniden birileri, tarihten bir sayfayı yeniden kurgulamaya çalışıyor, birilerinden de teknik destekler alarak, sanki gözlerimizi boyamaya çalışıyorlardı.
Şöyle ki; Kurgulama tamamen 1957' li, belki de 1960 yıllarda Menderes Hükümeti zamanında gerçekleşen, gerçekleştiği söylenen Menderes' i göklere çıkaran, hizmet erbabı bir insan olarak propogandası ve reklamının yapıldığı; bir göz boyama aracı olarak ortaya çıkan, Devrim Otomobillerinin basit bir kopyası, yeniden kurgulanmasıydı. Sanki bazı kişiler bunu bir efsane gibi görsellerle zenginleştirerek el altından vatandaşa görsel medya aracılığı ile empoze etmeye dayatmaya çalışıyordu.
Oysa ortada bir motor var, bir vatandaşımız uzun uğraşılar sonunda, araştırmalar, sonunda az yakıt tüketen bir motor yapmayı becermiş. Kendi de bu güne kadar var olan motorlardan yola çıktığım için başarısızdım, diyor ve devam ediyor. Ne zaman kendim oldum, başardım diyor. Haklıda. Anlatılanlara gelince; Olay söyle devam ediyor. Motor tamamlandıktan sonra nüfuzlu bir vatandaş devreye giriyor. Vatandaşın eli, kolu uzundur. Devletin üst kademe yöneticilerini yakınen tanıdığı imajı verilmiş, bu kurgulamada. Devletin üst kademelerine kadar ulaşabiliyor. Görüşme ve randevular Sayın Cumhurbaşkanından alınıyor. Sayın Cumhurbaşkanı bilim kurullarını davet ediyor. Yanlış hatırlamıyorsam, TÜBİTAK ve ODTÜ' nin bilim kurulu onayından geçiriliyor. Artık motor Türkiye' de yapılan bir icattır. Bir buluştur. Buraya kadar her şey gayet güzel görünüyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖYKÜ BAHÇESİ#WATTYS2015
HumorÖykülerle anlatabiliriz hayatı. Duygularımızın çeşitliliği yansımalı yüreğimizden geçenlerle dilimizden dökülenlere. Güzel öyküler anlatmalıyız genç yüreklere. Biraz gülümseme biraz umut, biraz hayret kalmalı taze yüzlerde. Bu bahçe öykü bahçesi, ne...