Bölüm 7: Seks Listesi

3K 39 9
                                    

"Pekâlâ, buldum!" dedim pis pis sırıtırken. "Striptiz kulübünde." Fikri beğenerek sırıttı. "Ama herkesin önünde."

Bu kez başını iki yana salladı. "Olmaz, Genia. Medyadaki itibarımızı bu şekilde riske atamayız. Sen neredeyse her gece başka biriyle olarak bunu yeterince yapıyorsun zaten."

"Eh, adamları kiminle olduklarını hatırlamayacak kadar sarhoş ediyorum." dedim omuz silkerek. Sonra yaramaz bir şekilde gülümsedim. "Ve çoğunlukla bu onların en iyi sekslerini görmemi sağlıyor."

Göz devirdi. "Evet. Her neyse... Kiminle ne yaptığını öğrenmek istemiyorum."

"O halde, striptiz kulübünde özel oda listeye giriyor." diyerek dikkatimizi yeniden listeye çektim. Başını salladı. Akşam yemeğinden sonra oturup sabah konuştuğumuz listeyi ele almaya karar vermiştik. Yaklaşık otuz yer yazmıştık ve bunların yalnızca onunda işi becermiş olmamız şaşırtıcıydı doğrusu. Sanki her boşluğu sekse ayırıyoruz gibi geliyordu.

"İçki mahzenine ne dersin?" diye sordu.

"Çok soğuk olmaz mı?"

Yamuk ağız güldü. "Olay o zaten."

Alayla kaşlarımı çatıp omuz silktim. "Neredeki içki mahzeninde yapacağız?"

Düşünceyle dudağını sarkıttı. "Hım, Azure'un barındaki mahzen olmaz mı?" Başımla onayladım ve listeye onu da ekledim. "Bitirelim mi şimdilik?" diye sordu. "Ben bulmaya çalışmaktan sıkıldım. Aklımıza geldikçe eklemeye devam ederiz."

"Aslında, listeden bir taneyi daha silmeyi tercih ederim." diyerek teklifte bulundum. Başını iki yana salladı. "Ah, hadi ama! Bu anlaşma giderek tek taraflı olmaya başladı. Ben Pamela'yla zorla aynı ortamda bulunuyorum."

"Bu da nereden çıktı şimdi? Aynı şey değil."

Göz devirip ayağa kalktım. "Aynı şey, Jensen. Bir dahaki sefere aile toplantılarına tek başına gidersin."

"Yapma yani, Genia. Çok yorgun hissediyorum."

Mazereti neredeyse kahkaha atmama sebep olacaktı. "Evet, Jensen. Ben hiç yorgun olmuyorum. Ya da gergin. Ya da keyifsiz. Her zaman içinde bulunduğum durumu ustaca kontrol etmek zorundayım."

Jensen bitkince nefes verip gözlerini yumdu. Açıklama yapmak üzere ağzını açtı ama kelimeler dudaklarından dökülemedi. "Pekâlâ... Nerede yapmak istiyorsun?" diye sordu.

Bu sefer gerçekten kahkaha attım. "Seni piç kurusu, bana lütufta mı bulunuyorsun şimdi de?"

Jensen yeniden sinirlenmeme şaşırarak kollarını iki yana açtı. "Sinirlendiğin için durumu kurtarmaya çalışıyorum, Genia. Bugün neden böylesin?"

Cevap vermek istemeyerek odadan çıkmak üzere kapıya yöneldim. Jensen'ın adımları beni takip etti. Kapıdan çıktığım sırada beni tuttu, etrafımda çevirdi ve beni duvara mıhladı. Sinirime yenik düşerek onu hınçla itekledim. Aynı şekilde o da hınçla üzerime yeniden atıldı ve bu sefer boşa kürek çekerek çırpınmama sebep olacak şekilde beni tekrar duvara mıhladı. Sinir dolu bakışlarımız ardından dudaklarımız birbirini buldu.

Romantik bir olay değildi. Romantizmle uzaktan yakından alakası yoktu. Hareketlerimiz öfkeli ve hırçın, öpücüklerimiz ise sert ve ateşliydi. İkimiz de gerçekten evli çiftler gibi kavga etmiş olmamıza sinirlenmiştik ve istediğimiz tek şey bedenlerimizin buluşmasıydı.

Jensen öfkeliyken onunla birlikte olmak...gün batımında denizi seyretmekti. Mavinin en güzel tonlarına turuncu, pembe ve mor tonlarının eklenmesiyle oluşan renk cümbüşüydü. Nefes kesiciydi.

Mantık EvliliğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin