Herkes bize bakıyordu. Kalbim sanki yerinden fırlayacak gibiydi. Resmen ağzımda atıyordu. "O. Elini. Çek. Belimden. ". Yavaşça çekti ve sıraya koydu. Beklemediği bir anda saçlarından tutup kafasını sıraya yapıştırdım ve "Eğer Bi daha bana dokunursan hiç tahmin edemeyeceğin şeyler olur. "
Yavaşça başka bir sıraya oturdu. Biraz fazla tepki verdiğimi düşünüyor olabilirsiniz ancak bu tür erkekleri bilirdim. Herkesi elde etmeye çalışırlardı. Eğer başta yumruğu koymazsanız yapışır istediğini alır ve yüzüstü bırakıp giderlerdi.
Öğle arası kantinden bir tost alıp her zamanki yerime geçtim. Arka bahçenin en ücra köşesinde kimsenin bilmediği bir bank vardı. Orası bu okula geldiğimden beri teneffüslerde yanlız kalabildiğim tek yerdi. Oraya oturup müziğimi açıp tostumu yemeye başladım.
"Bu kadar yalnızlık depresyona sokar. " Yine mi?
"Burayı nerden buldun? "
"Bilmem, tahmin etmek zor olmadı. "
Ona aldırış etmedim ve tostumu yemeye devam ettim.
"Ne dinliyorsun? " diyerek kulağımdan kulakliğimi çıkarmaya çalışırken bileğini tutup
"Sen ne cürretle benim kulaklığımı çekersin göt? "
Diyip kulaklığı aldım.
"Sadece ne dinlediğini merak ettim" diyerek yeniden kulaklığı aldı. Bu sefer izin verdim çünkü uğraşmak istemiyordum.
"The Pretty Reckless. Kaliteliymiş. "
"Seni ilgilendirmez. "
Zil çaldı.
"Çok şükür ."
"Derste görüşürüz asosyal güzel. "
"Bu sefer başka bir yerlerine vurmamı istemiyorsan ikile. "
Multi Emre
